|
Şimdi’yi ve burada’yı aşmak

Şimdinin içindeyim ve buradayım…

Kimilerine göre, bu zaten böyle…

Bunun başka almaşığı düşünülebilir mi?

Ancak…

Kimi basit görünen düşüncelerin bir dizgeye kavuşturulması, bu demektir ki bilinç düzleminde belirginleştirilmesi yüzyılların geçmesini gerektirmiştir…

Bugün bir şeyin kendi olduğu, başka bir şey olmadığı önermesi herkese doğal bir kabul gibi görünüyor. Oysa A=A önermesinin bu hâliyle ifade edilebilmesi için yüzyılların geçmesi ve Aristo’nun gelmesi beklenmiştir. Ve bu “basit” olgu üzerine Aristo özdeşlik mantığının ilkelerini geliştirmiştir.

“Şimdi ve burada” terimi de bu basit gerçekliklerden biridir…

Şimdinin içinde yaşıyorum, bu demektir ki, içinde bulunduğum o bir tek andır içinde yaşadığım zaman… Ama her nefes alışımda o an eskide kalıyor ve ben yeni bir ana yelken açıyorum… Ne var ki bu anlar birbirini kesik kesik izlemiyor… Birbirine demiryolu tertibinde olduğu gibi eklemlenerek de sürmüyor. Demiryolu her ne kadar uzaktan bakıldığında tek ve yekpare bir bütünmüş gibi görünse de…

İçinde yaşadığımız an kesiksiz ve kesintisiz olarak birbirine ulanan anların toplamıdır ve kesintisiz olarak devam edip gider…

Bunları söylemek nereden aklıma geldi?

Mustarip filozof Arthur Schopenhauer’ın bir öğüdüne rastladım

“Mutluluğumuzu ve esenliğimizi ilgilendiren her konuda hayal gücümüzü dizginlemeliyiz. Yani öncelikle hayaller kurmamalıyız. Çünkü hemen ardından iç geçirerek tekrar yıkılacağımızdan, fazla pahalıya mal olurlar” (https://eksisozluk.com/arthur-schopenhauer-228135).

Düşünürün bu kurgusuna itirazım yok. Kurduğunuz hayal sizi sukutuhayale uğratabilir, demek istiyor. Bu nedenle de pahalıya mal olur…

Ama biliyoruz ki başlangıçta imkânsız gibi görünen kimi büyük işler aynı zamanda büyük hayallerin mahsulü ve onun başarısıdır. Örnekse Cebeli Tarık Boğazı’nı geçerek İspanya’yı fetheden Tarık bin Ziyad, Kudüs Fatihi Selahattin Eyyubi, gemileri karadan yürüten Fatih: bu fetihler büyük hayallerin hasılasıdır.

Hayal denince malayani bir malihulya akla gelmesin! Bu hayal, ciddi bir hedefi gerçekleştirmeye matuf tasarıdır… Bu hayal, halihazırda mevcut olmayan, ancak gerçekleşmesi tasarlanan ve gerçekleşmesi bir layiha üzerinden hazırlanan hedefi işaret ediyor.

Böyle bir hayal kurmak boş bir hevesle gerçekleşmez. Şimdi ve burada olanı aşmayı gerektirir. İçinde yaşanılan anın ötesinde durana ulaşmak, hedef budur…

Rodin, görkemli heykellerini nasıl yaptığı sorulduğunda şu cevabı veriyordu: “Heykel, önümdeki mermer blokun içinde duruyor; ben, mermeri yontarak onu açığa çıkarıyorum!”

Ne kadar kolay değil mi?

Her türlü imkân, içinde yaşadığımız anda içkin… İnsana düşen, o anı aşarak hayalimizde olan tasarıyı somut hâle getirmek… O hayal olmadan o gerçeklik dışa vurmaz.

Büyük iş gerçekleştirmek isteyen, onun büyük hayaline talip olur.

#Şimdi
#burada
٪d سنوات قبل
Şimdi’yi ve burada’yı aşmak
Herkesin bir tesellisi oldu
İçimizdeki İranlılar ya da Türkiye’de Türkiye’yi savunamamak!
Yemen’de çözümün yolu
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru