|
Her duyarsızlıkla bir parça kopar içimizden

Öfkelerimiz, haykırmamız, haksızlıklara karşı isyanımız, yaz yağmurlarında o bizi korkutan şimşek ve yıldırımlar gibi anlık.

E ne olacak şimdi.

Bitti mi savaş!

İsrail vurdu, yıktı, yaktı, öldürdü, yaraladı.

Gazze’nin
ekonomi damarlarını
tahrip etti, elektriğini, suyunu, doğalgazını kullanamaz hâle getirdi.

Her taraf enkaza döndü.

Filistin’in ekonomisi
abluka ve tecritle
zaten çökmüştü şimdi daha da çöktü.
Abisi ve ablaları
bu kadar yeter
Netanyahu
, “ateşkes” dedi.

O da bıraktı.

Kendisine sahip çıkan, arkasında duran abi ve ablalarını dinledi.

Peki, vurulanların, evleri yıkılanların, vatanları gasp edilenlerin, ölenlerin abileri ve ablaları nerede?

Onlar ne yapıyorlar?

Öksüz ve yetim mi bu mağdurlar?

Evet, yeryüzündeki bütün mazlumlar, mağdurlar öksüz ve yetimdir.
Öksüz ve yetimliğin yol güzergahında hiçbir
dinlenme tesisi
de yoktur.

**

“Öksüzü yetimi koruyun, haklarını gözetin”
ilahi uyarısı boşuna değildir.

O uyarılarda hem emir vardır hem tehdit.

**

Şimdi herkes kaldığı yerden hayata devam edecek ama onlar
eksik
başlayacaklar hayatlarına;
Vatanları
işgal edilenler, evleri yıkılanlar, bombayla kolu bacağı kopanlar, sevdiklerini kaybedenler.
Ve biz her
zulümden her haksızlıktan
sonra alışkanlığa dönüştüğü gibi,
“Nerde kalmıştık”
diyeceğiz.
İçimizdeki b
oykot ateşi
sönecek, haksızlıklara baş eğmeyen, direnen ve zafer elde eden
kahraman
gibi eski markalarımıza geri döneceğiz.
Yanında olmamız gereken birileri çevremizden sürekli eksilirken, farkında olmadan
insanlıktan
biraz daha uzaklaşacağız.

**

Her
duyarsızlık
insan parçamızdan bir şeyler götürecek.
Sonra bir gün
eksilme
sırası bize gelecek.
Ama felaketler, haksızlıklar bize gelene kadar
boş vermeye
devam edeceğiz.
Duyarsızlık
” ya da anlık çılgın ve aşırı doz tepkiler, küresel dünyanın hep olagelen çılgın modası.

**

İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne 11 gün süren saldırılarında
65’i çocuk,
39’u kadın 232 kişi hayatını kaybederken, en az
75 bin kişi
yerinden oldu ve
1800 konut
tamamen yıkıldı, 6 bin 800 konut ise hasar aldı.
Yüksek katlı 5 büyük konut binası (kule) tamamen yıkıldı, kamuya ve devlete ait
74 yapı
zarar gördü.
Associated Press ve Al Jazeera
gibi medya kurumlarının
ofislerinin
bulunduğu bina da yıkıldı.
Bakanlık verilerine göre son İsrail saldırıları ve öncekiler de dahil olmak üzere bölgede ağır hasara ve kayba uğrayan
konut
sektörünü iyileştirmek için
350 milyon dolarlık bütçeye
ihtiyaç doğdu.
İsrail uçakları,
300’den
fazla ekonomik,
endüstriyel ve ticari tesisi
bombaladı. 7 fabrikayı tamamen yıktı ve 60’tan fazla
turistik tesise
zarar verdi.
Gazze’deki
31 elektrik trafosu
İsrail saldırılarında hasar gördü ve 9 ana hat kesildi.
İsrail ordusu, 11 gün süren saldırılarda caddeleri ve alt yapıyı hedef aldı. Saldırılar nedeniyle
kanalizasyon şebekeleri ve yer altı su kaynakları
büyük ölçüde tahrip edildi.
Filistin Eğitim ve Öğretim Bakanlığı Gazze Şeridi’nde
46 devlet okulunun
zarar gördüğünü belirtti.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre İsrail’in saldırılarında Gazze’de
18 hastane
ve klinik yıkıldı.
Saldırılar nedeniyle
454 binek araç
tamamen kullanılamaz hâle geldi ya da büyük ölçüde zarara uğradı.
Telekomünikasyon sektöründe de
16 telekomünikasyon ve internet şirketi
nin ağları İsrail bombardımanından etkilendi.
Filistin Tarım Bakanlığı İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki tarım sektörüne verdiği zararın bilançosunun
27 milyon dolar
olduğunu açıklamıştı.
Büyükbaş hayvan yetiştiricilerinin, süt ürünlerini üretmedikleri ve pazarlayamadıkları için yaklaşık
30 bin litre sütün
heba olduğu kaydedilmişti.

**

Yani o
öksüz ve yetimler
kaldıkları yerden başlayamayacaklar hayata.

**

Kudüs’ü
fethettiğinde kimsenin burnunun kanamadığı o büyük komutan
Selahaddin’in
ismiyle aranan kurtarıcılar dışarıda boşuna aranmasın.

Onların öfkeleri ve tepkileri anlıktı, kızgınlık bitti ve eski hayatlarına döndüler.

İsrail’i
1.5 milyarlık uyuyan İslam dünyası değil,
Kudüs’te Gazze’de
gördüğümüz o 10 ile 20 yaş aralığındaki askerlerin karşısına sopayla taşla dikilen kız erkek her biri bir “
Selahaddin
” olan o çocuklar durduracak.

**

Biz zulme olan
öfkemizi, haksızlıklara karşı direncimizi
sürdürmediğimiz,
sıcak ve diri
tutmadığımız, aklımızı, gönlümüzü ve gücümüzü birlikte kullanmadığımız sürece
insanlık sınavını
hep kaybedeceğiz.
Ama mazlumun ahı
öyle güçlüdür ki güneşi bile batıdan doğdurur, dağları bile dümdüz eder.
#İsrail
#Gazze
#Filistin
#Netanyahu
#Dünya Sağlık Örgütü
3 yıl önce
default-profile-img
Her duyarsızlıkla bir parça kopar içimizden
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti