Dünyanın birçok yerinde İslam’a, Müslümanlara ve kutsallarına yönelik düşmanca tutumlar ve saldırıların karşısında Müslüman devletler düzeyinde arzulanan düzeyde bir itiraz veya tepkinin olmaması bu tür saldırıları hiç kuşkusuz daha fazla cesaretlendiriyor.
Oysa 2 milyara yaklaşan nüfuslarıyla Müslüman halkları temsil eden devletler kendi aralarında birlik olsa, Müslümanların insanlık onurunu, değerlerini, inançlarını korumayı hassasiyetleri ve öncelikleri arasına koysa bütün dünyada Müslüman sembol ve değerlerin aşağılanmasına, Müslümanların azınlık oldukları yerlerde hak ihlallerine maruz kalmasına karşı ciddi bir caydırıcılık ortaya koymaları mümkün.
Ne yazık ki, Müslüman dünyanın hassasiyetlerini temsil eden siyasi bir mekanizmanın olmaması sorunun özünü oluşturuyor.
Bu eksenin muhtemel hayırlı ufuklarını izlemek istiyorlarsa Dünya Müslüman Alimler Birliğinin İstanbul’da 1. Uluslararası Doğu Türkistan Sempozyumu’nda yükselttikleri sese kulak versinler.