Kendimi bildim bileli kendisini de bildiğim, bildiğim zamandan beri istikametinde şaşırtacak, görmesem de görüşmesem de fikirleriyle, duruşuyla, samimiyetiyle yakınlık duyduğum bu âlimle vicahen de ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum bile. Muhtemelen ilk katıldığım konferanslarında, toplantılarında.
Sanırım kendisini bu kadar geniş çevrelerde bu kadar güçlü bir biçimde kabul ettiren Kardavi farkı nedir diye sorulacak olursa ilk işaret edilmesi gereken şey bu olsa gerek. İlim, fıkıh, siyaset, mücadele, edebiyat, şiir ve hepsinden önemlisi erdemler bazında hakkını çok iyi verdiği dostluğu.
Zaten bu ayrımı yapmadan o âleme destursuz dalanların farkı da hemen sırıtıyor. O âleme girmenin desturunu da bilmek lazım, biraz da ona bakalım.