Yeni ekonomik modelde taşlar yerine oturuyor

Merkez Bankası’nın büyümeyi desteklemek için faizi düşürmesi, hemen ardından bankaların uyguladığı ticari kredi faizlerine sınırlama getirmesi ilk meyvelerini verdi. Tahvil faizleri 3 puan azalarak yüzde 14’e düştü. Devletin borçlanma maliyeti ise son 2 ayda yüzde 50 azalmış oldu.

Ekonomi Servisi Yeni Şafak
Merkez Bankası

Merkez Bankası (MB)’nın geçen hafta yaptığı faiz indiriminin ardından, bankaların uyguladığı ticari kredi faizlerine sınırlama getirmesi, devletin borçlanma maliyetini ciddi şekilde aşağı çekti. Merkez Bankası’nın büyümeyi desteklemek için aldığı kararların etkisiyle; Hazine’nin borçlanma aracı olarak çıkardığı hisse senetlerinin faizi yüzde 14’e kadar düştü.

Haziran ayında yüzde 28,28 ile gördüğü yılın en yüksek seviyesinden düşüşe geçen devletin borçlanma faizi dün yüzde 14’lü oranlara kadar geriledi. Geçen hafta perşembe günü uzun vadeli gösterge tahvilin faizi yüzde 16,93 ve kısa vadeli gösterge tahvilin faizi yüzde 19,06 düzeyinde bulunuyordu.

KASIM 2020’DEN BUGÜNE EN DÜŞÜK SEVİYE

10 yıllık tahvil getirisi 258 baz puan düşüşle yüzde 14,07 seviyesine geriledi. 2 yıllık tahvil getirisi ise 340 baz puan düşüşle yüzde 14,22 düzeyine geriledi. Bu oran, Kasım 2020'den bu yana görülen en düşük seviye oldu. Bir günde yaşanan yüzde 18,45’lik gerileme son 12 yılın en sert düşüşü olarak kayıtlara geçti. Yeni oranlar, Hazine’nin borçlanma maliyetinin son iki ayda yüzde 50 azaldığını gösteriyor.

SÜREÇ HEM UCUZLADI HEM DAHA RAHAT

MB’nin uyguladığı düşük faiz politikası, ‘Türkiye Ekonomi Modeli’nde taşları büyük oranda yerine oturttu. Merkez Bankası’nın hafta sonu aldığı kararların, bankaların uyguladığı yüksek ticari kredi faizlerini de aşağıya çekmesi bekleniyor. Bankalardaki mevduatın verilen kredilerden daha yüksek olması da, Hazine’nin yurt içinden borçlanmasını hem ucuz hale getirdi hem kolaylaştırdı.

DÜZENLEMENİN AMACINA UYGUN

Merkez Bankası geçtiğimiz hafta faizlerde yaptığı 100 baz puanlık indiriminin ardından makro ihtiyati tedbirler kapsamında bankaların ticari kredi faizlerinde sınırlama getirecek önemli bir karar aldı. MB’nin yatırım, istihdam ve büyümeyi desteklemek amacıyla aldığı zorunlu karşılık ve menkul kıymet tesisi uygulaması kararlarının, Hazine’nin borçlanma maliyetini azaltmanın yanı sıra bir yandan da yüzde 45’lere kadar çıkan ticari kredi faizlerini aşağı çekmeyi hedefliyor.

ZORUNLU KARŞILIKLAR DEVLET İÇ BORÇLANMA SENEDİ İLE

Merkez Bankası’nın cumartesi günkü Resmi Gazete’de yayımlanan düzenlemesine göre bankalar; yeni ticari kredilerden yüzde 22,85 ile yüzde 29,4 arasında faiz uygulamaları durumunda kredi tutarının yüzde 20’si kadar devlet tahvilini karşılık olarak tesis edecek. Ticari kredi faizinin yüzde 29,4’ten fazla uygulanması durumunda ise Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) tesis zorunluluğu kredi miktarının yüzde 90’ına çıkacak.

Piyasada özel şirketlere ait tahvil miktarının sınırlı olması nedeniyle bankalar, zorunlu karşılık yükümlülüklerini yerine getirmek için daha fazla Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) almak zorunda kalacak. Oluşan bu talep, Hazine’nin daha düşük maliyetle borçlanmasını beraberinde getirecek, bu sayede piyasa rahatlayacak.

Büyüme hızı düşmesin

  • Merkez Bankası; 100 baz puanlık faiz indirimi yaptığı Para Politikası Kurulu (PPK) kararının duyuru metninde, küresel risklere ve durgunluğun yanı sıra Türkiye’de de büyümenin yavaşladığına yönelik öncü verilere dikkat çekmişti. Merkez Bankası, yaptığı faiz indirimiyle, Türkiye’nin büyüme hızının yavaşlamasına izin vermek istemediğini ortaya koydu. Türkiye ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7,3 büyüdü. İkinci çeyrek büyüme rakamı önümüzdeki hafta açıklanacak.

Bankalar tüketici kredilerine yönelir

Yeni dönemde bankacılık sektörünün tahvile olan talebin artacağına dikkat çeken uzmanlar, ticari kredi kalemlerinde yavaşlama yaşayacak bankaların bu açığını kapatmak için kısa vadeli KOBİ ve ihracat kredileri ile tüketici kredilerini ön plana çıkarmasını bekliyor.

Bunun adı Türkiye modeli

25 başlıkta Türkiye modeli