Gençlerin hafızasında 15 Temmuz: Darbenin ne olduğunu öğrendin

Hayatlarında ilk kez bir ‘darbe’yi duyan gençler, 15 Temmuz ile ilgili duygularını anlattı. Hacettepe Üniversite öğrencisi Betül Gök, “Darbenin ne olduğunu 15 Temmuz gecesi öğrendim” derken Melike Sezer, “15 Temmuz’dan aylar sonra bile gök gürüldeyince kardeşimin annemin yanına koşuşunu asla unutamayacağım” dedi.

Mehmet Güney Yeni Şafak
Oğuzhan Tuncer

Hain darbe girişimin üzerinden 6 yıl geçti. Hayatlarında ilk kez bir darbe yaşayan gençler 15 Temmuz ile ilgili düşüncelerini duygularını anlattı.Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Betül Gök, 15 Temmuz’u korku içinde geçirdiğini ifade ederek şöyle konuştu:

“Şehir dışından gelmiş yatılı misafirlerimizi ağırlıyorduk. Bir misafirimizin telefonu çalana kadar balkondaydık. Herkes sustu, sadece telefon konuştu. Babam alelacele televizyonu açtı, darbe haberinin doğru olduğunu duyunca bir kısa sessizlik daha. O sessizlikten sonra artık yapılacak şey belliydi ve herkesin yüzünden okunuyordu. Ailem, çocukları bana emanet edip Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gitmek üzere yola çıktılar. Küçüktüm, darbe ne demek bilmiyordum. Annemin başına bir şey gelmesi korkusuyla irkildim bazı dakikalar. Selalar okunmaya başladı. Babam sağ salim eve dönünce karşısına alıp bunları anlattı. Darbenin ne olduğunu öğrendim ve içimden, gördüğüm bu ilk darbenin son darbe olmasını diledim. Yanımızdaki evin bahçesinde bir kadın kardeşinin şehit olduğu haberini aldı. Onun feryadını bugün dahi ara ara hatırlarım.”

BİRLİK DUYGUMUZU PEKİŞTİRDİ

  • Uluslararası Gençlik ve Gelişim Derneği Genel Başkanı Can Çakır ise 15 Temmuz ruhunun ecdattan kalan bir miras olduğunu vurguladı. Çakır, “15 Temmuz bir milletin direnişten dirilişe geçtiği, dirayetle iradenin ruh bulduğu, birlik duygusunun pekiştirildiği dönüm noktasıdır. Bu vatana olan teslimiyet, şehadetin samimiyetle işlenmesi o gecenin kahramanlarının ortak duygusuydu. Ecdadımızdan kalan bu miras bizlere emanettir” ifadelerini kullandı.

TECRÜBE İLE ÖĞRENMEK İSTEMEZDİM

Ankara Üniversitesi öğrencisi Melike Sezer de o günü Türk milleti için diriliş günü olarak nitelendirdi. Sezer, “Önceden olan darbeleri ailem anlatırdı ama bana hikâye gibi gelirdi. Bunu tecrübe ile öğrenmek istemezdim keşke hep hikâye gibi kalsaydı. 15 Temmuz’dan aylar sonra gök gürüldeyince kardeşimin yine bir saldırı olduğunu düşünüp annemin yanına koştuğunu, kalbimin nasıl hızlı attığını ve herkesin gözlerindeki o endişeyi hiçbir zaman unutmayacağım. Ama şunu da gördüm ki bizim milletimiz vatanı söz konusu olduğunda birlik ve beraberliği çok güzel başaran canı pahasına bile olsa mücadele eden birer direniş eri olduklarını çok güzel gösterdi dünyaya’” dedi.

GÜNLERCE NÖBET TUTTUK

25 yaşındaki esnaf Mustafa Oğuzhan Tuncer de o geceyi, “15 Temmuz günü ben Marmaris’ten, Antalya’ya yolculuk ediyordum. Televizyonlardan darbe olduğunu gördük. Saat gece 4 sularına kadar Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’nün önündeydik, bir yandan sloganlar atıyoruz bir yandan kimseyi sokmayacağımıza dair yeminler ediyoruz, daha sonrasında o saatlerde darbenin bastırıldığını öğrendik. Hemen arabamızı Ankara’ya sürüp direkt Ankara’ya geldik. Ankara’ya indiğimizde evimize dahi girmeden direkt Milli İstihbarat Teşkilatı’nın önüne gittik. Günlerce orada nöbetimizi devam ettirdik. 15 Temmuz hain darbe girişimi bu ülkenin, kara yüzüdür ve bundan eminim ki bizden sonraki neslimiz bizleri birer kahraman olarak yad edecekler” sözleriyle anlattı.