Madenci yakınları burada ağırlanıyor: Başakşehir'de umutlu bekleyiş

Amasra’daki grizu patlamasında yaralanan madencilerden Taner Şen, Ayhan Akgül, Erol Bulduk, İzzet Ak, Remzi Taşkömür ve İbrahim Çeliktaş'ın Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde tedavileri sürüyor.

Aybike Eroğlu Rabia Şenol Yeni Şafak
​Umutlu bekleyiş.

Amasra’daki grizu patlaması sonucu ağır yaralanan maden işçileri Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Yurdun dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrayan hastanede, hasta yakınları kendilerine tahsis edilen bir bölümde beklemeye devam ediyor. Hasta yakınları bu alanda ilgili hekim ve yöneticiler tarafından düzenli olarak bilgilendiriliyor. Yeni Şafak, hasta yakınlarının misafir edildiği alana girdi.

HEKİM KONSEYİ OLUŞTU

Yaralı madencilerin solunum cihazına bağlı olarak takibi sürerken, karbonmonoksit yaralanması olan 1 madencinin hiperbarik oksijen tedavisi yapılıyor. Madencilerin takibi için anestezi uzmanından, göğüs cerrahına kadar pek çok branştan hekimin yer aldığı hekim konseyi oluşturuldu. Bu ekip, madencileri yakından takip ederek, süreci yönetiyor.

TÜRKİYE TEK YÜREK

Bir anda ülke gündeminde ilk sıraya yerleşen maden kazası nedeniyle Türkiye tek yürek oldu. Hastaneye Türkiye’nin dört bir yanından vatandaşlar ziyaretçi akınında bulunuyor. İstanbul’da yaşayan Bartın ve Karabüklüler de hasta yakınlarını ziyaret ediyor. Siyasi parti temsilcileri, STK’lar da yine madenci yakınlarına geçmiş olsun ziyaretinde bulunuyor. Öte yandan Türkiye’nin dört bir yanından doktorlar, hastane yönetimini arayarak, ‘yardıma ihtiyaç varsa gelelim’ diyerek yardım da teklif etti.

Acımız büyük

KAPIDA GÜVENLİK BEKLİYOR

Yeni Şafak ekipleri, önceki gün hasta yakınlarının bulunduğu bu özel alana girdi. Güvenlik görevlilerinin kapıda nöbet tuttuğu bu alan, tüm madenci yakınlarının an be an bilgi alabildiği bir yere dönüşmüş. Hasta yakınlarını ziyaret etmek isteyen vatandaşlar bu bölüme güvenlik şeridini aşarak girebiliyor.

KRİTİK SORU: DÜNE GÖRE NASIL

Düzenli olarak hasta yakınlarını ziyaret eden Koordinatör Başhekimi Prof. Dr. Nurettin Yiyit, bu ziyaretlerde yapılan tıbbi müdahaleler hakkında bilgiler veriyor. Bu dakikalarda hasta yakınlarının gözlerinden hem umudu hem de endişeyi okumak mümkün. Kimisi ‘durumu dünküne göre nasıl’ diye sorarken, bir diğeri ise, ‘hastalarımız iyileşsin betonda yatmaya razıyız’ diyerek bir temenniyi dile getiriyor. Yiyit bu görüşmeler sırasında hasta yakınlarının taleplerini de dinliyor. İlk etapta 44 hasta yakınının geldiği hastaneye, düzenli olarak şehir dışından gidiş gelişler yaşanıyor. Hastasını bekleyenlerin dudağından ise hep aynı temenni dökülüyor: “Ne olur hastalarımızı iyileştirin.”

PSİKOLOJİK DESTEK İSTEDİLER

Bazı madenci yakınları hastane yönetiminden psikolojik destek talebinde bulundu. Bu talebin üzerinden yarım saat geçmeden, ekipler hasta yakınlarının yanına geldi. Bir müdür yardımcısı sürekli telefon irtibatında ve yanlarında duruyor. Sosyal çalışmacı yine hasta yakınlarına eşlik ediyor. Hasta yakınları için sürekli bir irtibat telefonu oluşturuldu.

TÜM İMKANLAR SEFERBER EDİLDİ

Madenci yakınları hastanede yatılı olarak misafir edilirken, odalar için kişisel kart tanımlandı. Sabah, öğlen, akşam, gece kahvaltısı verilirken, hasta yakınlarının yatacakları yerde pijama, şampuan, diş fırçası, diş macununa kadar tüm ihtiyaçlarını karşılanıyor. Ailelere yönelik Wi-fi ve çamaşır yıkama hizmeti başlatıldı. Hasta yakını çocuklar için oyun alanları da oluşturuldu. Hastane personeli burada düzenli çay, kahve ve sandviç ikram ediliyor.

Patlamanın ardından maden ocağından sağ kurtulan Taner Şen, Ayhan Akgül, Erol Bulduk, İzzet Ak, Remzi Taşkömür ve İbrahim Çeliktaş isimli 6 madenciden birinin tedavisi Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi’nde sürerken, diğer 5’i ise Yanık Merkezi’nde tedavi altında.

Taner Şen'in yakını maden işçisi Tayfun Kayahan:

  • "Yeğenim önceden yaklaşık dört beş yıl askeriye de uzman personel olarak çalışıyordu. Evlenmeyi düşündüğü için düzenli bir işinin olmasını istedi. Ben de 14 seneden beri maden ocağında çalışıyordum. İşçi alımı yapılacaktı ve yeğenime söyledim 3 yıl önce işe başladı. Ben gündüz vardiyasında çalışıyordum. Yeğenim ise gece vardiyasındaydı. Ocakta patlama haberini aldığımda direkt bölgeye gittim. Biz madenciler yer altındaki tünelleri bildiğimiz için içeride olanları kurtarmaya indik. Yer altında ilerlediğimizde herkesi kurtarmak için uğraşıyorduk hepsi tanınmaz haldeydi. Yeğenimi gördüm önce tanıyamadım her yeri yanmış haldeydi. Tanerimin dişleri çok düzgündü dişlerine baktığımda onun olduğunu anladım ve apar topar dışarı çıkarttık. Taner çok cesur ve korkusuzdu. Hemen hastaneye götürülmüş. Biz içeride ki arkadaşlarımızı kurtarmak için yeniden içeri girmiştik. Kimi vefat etmişti Kimi yaralı haldeydi. Vefat eden arkadaşlarımız kardeşimiz gibiydi,yüreğimiz kan ağlıyor. Rabbim yaralılarımıza şifa versin tez zamanda iyileşmeleri için dua ediyoruz."

Maden işçileri Ayhan ve Umut Akgül’ün abisi Kenan Akgül, “Kardeşim Ayhan grizü patlamasının yaşandığı dakikalarda asansöre binip hemen kardeşini kurtarıyor. Daha sonra aşağı inip arkadaşlarını kurtarma çalışmalarına katılıyor. Kardeşim şu an yoğun bakımda bu his tarifsiz. Bizi olayın hemen ardından İstanbul’a sevk ettiler, oradaki kardeşlerimizin cenazesine gidemedim. Memleketimde yaşamını yitiren kardeşlerimi düşündükçe, bunu söylerken bile acı çekiyorum. Kardeşimi gördükten sonra tamamen çöktüm. Karşınızda boylu boyunca uzanmış cansız bir şekilde insan yatıyor. Yaşadığımız bu acının tarifi mümkün değil. Rabb'ime hep dua ediyorum, isyan etmek bize asla yakışmaz. Biz Rabb'imden gelene razıyız, başımız gözümüz üstüne. Ailemi buraya getirtiyorum birbirimize güç oluruz diye. Bizimle burada çok güzel ilgileniyorlar, Nurettin hocamız ve ekibinden Allah razı olsun. Bir aile gibi olduk biz bu hastanede. Yararlılarımızın tez zamanda iyileşmesi için Rabbim’e dua ediyoruz. Yanımızda olan herkesten Allah razı olsun" dedi.

Ayşe Akgül ise, “Eşinin yolunu bekleyen bir kadın hangi haldeyse o haldeyim. Allah kimseye böyle bir olay yaşatmasın, fazla bir şey söyleyemiyorum, çok üzgünüm” dedi.

YARALILARIN SON DURUMU

  • Yeni Şafak’ın edindiği bilgilere göre, Hiperbarik tedavisi gören İbrahim Çeliktaş isimli madenci nöroloji servisine çıkarılarak tedavisi burada sürdürülecek. Ayrıca yüzde 70 oranında yanık şekilde madenden çıkarılan Remzi Taşkömür isimli madencinin solunum cihazından ayırmak için çalışmalara başlanacak. Sağlık durumu ciddiyetini koruyan 3 madencinin tedavisi ise yoğun bakım servisinde devam ediyor.