Dertlendiği arkadaşları için saat yaptı

İşitme engellilerin yaşadıkları zorlukları ortadan kaldırmak isteyen Yenilik Akademisi'nin kurucu üyeleri, dünyada örneği bulunmayan bir cihaz geliştirdi. Girişimci Oğuzhan Aydemir yaşadığı bir acıdan yola çıkarak bu alana eğildiğini söylüyor. İki yıl süren çalışmanın ardından üretime hazır hale gelen cihaz, işitme engellilerin duymadıkları sesleri hissetmelerini sağlıyor.

Fatma Çelik Yeni Şafak
999 Gölcük depreminde 12 saat göçük altında kaldım. En yakın arkadaşım Fatih işitme engelli olduğu için yardım çağrılarını duyamadığından kurtulamadı. Aynı binada komşuyduk. Üst katımızda oturduğu için beni çıkartan ekibin benden önce ona ulaşması gerekiyordu ama Fatih çıkamadı. Hiç çıkamadı" diyen Oğuzhan Aydemir, yıllarca bunu kendine dert edinip işitme engellileri dışarıdan gelecek seslere karşı uyaran bir cihaz için düşünüp durmuş. En son geçtiğimiz Temmuz ayında korno sesini duyamadığı için trafik kazası geçiren işitme engellinin dramı üzerine harekete geçmeye karar veren Aydemir, Çekmeköy Belediyesi bünyesinde kurduğu Yenilik Akademisinde bir kaç arakadaşıyla beraber kafa kafaya verip çalışmaya başlamış. Ve sonunda titreşimli bir saat hazırlayarak, dışarıdan gelen seslere karşı işitme engellileri mors alfabesiyle uyaracak saati kullanıma geçirmişler.

DUYAMADIKLARI İÇİN HİSSEDEBİLECEKLER

Projenin başlangıç aşamasını anlatan ürünün fikir sahibi Oğuzhan Aydemir, “İşitme engellilerin hayatlarını kolaylaştırmak adına ne yapabiliriz diye düşünüyorduk. Şunun farkına vardık, işitme engelliler işaret diliyle 15 dakikalık bir konuyu 45 dakikada anlatabiliyorlar. Bu süreci kısaltmak adına 'titreşimli' isimli bir proje geliştirmeye başladık. İşitme engelli vatandaşların trafik kazalarında olmaları sebebiyle duymasalarda, bir şekilde hissetmeleri lazımdı” diyor. Cihazın işitme engellilere cadde ve sokaklarda büyük kolaylıklar sağlaması için saat üzerindeki mikrofon yüksek desibelli sesleri algılayarak saati kullanan kişinin bileğine titreşim gönderiyor. Bu sayede kişi kendisine yaklaşan aracın önden mi arkadan mı geldiğini ve ne kadar uzakta olduğunu hissedecek.

ENGELLİLER İÇİN 19 DİL

İngilizce, Almanca, İtalyanca, Fransızca, Japonca gibi 19 global dile çevrilebilen saat sayesinde işitme engelliyle görme engelli birey iletişim kurabilecek. İşitme engellilerin hayatında büyük kolaylık sağlamasını amaçlayan ürünün çalışma prensibini anlatan Aydemir, “Cihazımız ses frekanslarını yakalıyor. Hem tanınmış sesleri hem de genel seslerin bütününü tanıyabiliyor ve bunları algılayarak yazıya ve Mors alfabesine çevirebiliyor. Belirli butonlar bir görme engelliyle anlaşmaya çalışmak istediklerinde ya da görme engelli işitme engelliyle anlaşmak istediğinde ses olarak dışarıya veriyor" diye anlatıyor.



BAKIŞ AÇISINI DEĞİŞTİRDİK


Aydemir, "Mevcut teknolijiyi çok iyi takip etmek zorundaydık. Var olan çalışmalara birşeyler katıp bakış açısı geliştirdik. Mors alfabesinin mantığını alıp titreşim dilini kurmaya çalıştık" diyerek aklına gelen ürün fikrini mekatronik mühendisi olan kardeşi Volkan Aydemir ile paylaşmış. Edip Ayğur, Engin Erköse ve Tolga Yılmaz'ın da dahil olduğu bir ekip ile saat görünümündeki 'titreşimli' isimli cihazı kullanıma hazır hale getiren ekip saatin tasarımını 3D yazıcılarla kendileri yapıp titreşim dilini de hayata kazandırmışlar. Türkiye'de çip üretilmediği için çip hariç cihazın bütün bileşenlerini kendilerine ait olduğunu belirten Aydemir, “Şuanda engelliler için üretilen implant ameliyatı ve dijital kulaklık 13 bin ila 25 bin lira arasında değişiyor. Ancak saat 600-700 lira arasında olacak" diyor.

Projenin dünyada örneği yok

Hayata kazandırdıkları bu proje ile TÜBİTAK'a da başvurup 'sosyal girişimcilik' alanında Türkiye ikincisi olduklarını ifade eden Aydemir, “Ben gurur duyarak şunu söyleyebilirim ki; ürettiğimiz iş entegrasyon işi dünyada ilk. Bu açıdan da ihraç edilebilir bir nitelik taşıyor. Bu anlamda ilgili bakanlıkların projeyle ilgileneceklerini düşünüyorum. Çünkü bir firmaya satılmasından ziyade Türkiye'nin ihraç ettiği bakanlık nezdinde bir ürün olması çok daha önem arz ediyor” şeklinde konuşuyor. Sosyal girişimcilik değil de teknoloji kategorisinde cihazı yarıştırsalardı birinci olabileceklerini belirten Aydemir, dezavantajlı bireyler ile topluma faydalı olmayı öncelik olarak gördüklerini ifade ediyor.

Nobel yerli birimlerle de alınabilir

Geçtiğimiz günlerde DNA onarımı çalışmasıyla Amerika'da Nobel ödülü alan Türk Prof. Dr. Aziz Sancar'ın ödülü almış olmasının önemli olduğunu vurgulayan Oğuzhan Aydemir, gerekli desteklerin verilmesi durumunda bu tür başarıların Türkiye'de de kazanılabileceğini söyledi. Aydemir, “Tabi ki bu Türkiye için çok önemli ama Nobel'in yerli birimlerle de alınabileceğini düşünüyorum. Çok değerli üniversitelerimiz ve çok değerli araştırmacılarımız var. Bu anlamda yurt dışında yaşayan bütün bilim adamlarına, hatta başlangıç aşamasındaki arkadaşlarımıza dahil Türkiye'de çalışmalarını yürütmelerini tavsiye ediyorum” diye konuştu.

Tehdit de aldık tebrik de

Türkiye'de de dünyada da belli medical firmaların işitme engelliler için yaptıkları amaliyatların hiç birini cuzi miktarda yapmadıklarını ve opersayonlar sonunda geri dönüşü olmayan kalıcı işitme engeli yaşayabileceklerini anlatan Aydemir, daha ucuz ve sağlıklı bir şekilde duymalarını sağlayacak titreşimli saat ile hem tehdit hem tebrik aldıklarını söylüyor.

Geleceğin bilim adamları yetişiyor

2013 yılında Çekmeköy Belediyesi bünyesinde kurulan Yenilik akademisi TUBİTAK'ın bursiyerleri arsında yer alıyor. Lise düzeyindeki öğrencileri bilime yöneltip projeler üreten akademide bu yıl 700 proje hazırlanmış. Bunlardan 17 tanesi uluslararası alanda başarı elde etmiş. Bazı projeler ise yarışmaya devam ediyor. Akademinin kurucularından 32 yaşındaki Oğuzhan Aydemir coğrafyadan matematiğe, artan yarı çaplarla kazanılan zamandan, endemik bitki türleriyle deprem arasında ilişki kuran projelere kadar birçok proje üretildiğini söylüyor. Projeleri patentlemeye çalıştıklarını anlatan Aydemir, projelerin birbirinden değerli olup topluma fayda sağlayacaklarını belirtiyor.

SON HALİNİ DAHA ALMADI

2 sene süren saat için hala son halini veremediklerini söyleyen Aydemir, ilk aşamayı tamamladıklarını söylüyor. Ikinci aşama
olan özelleştirilen 150 kelimeyi mors alfabesi ile saate entegre edeceklerini belirten Aydemir, üçüncü aşama da ameliyatı
ortadan kaldırarak kulağın arkasına yapıştırılan steker ile gri tüylere zarar vermeden işitme engellilerin duymalarını tama-
men sağlayabileceklerini anlatıyor.