Cuma namazı saat kaçta? 5 Ağustos 2022 İstanbul, Ankara, İzmir namaz saatleri

Cuma namazı saati Müslüman vatandaşlarımız tarafından büyük bir ilgi ile araştırılıyor. Her cuma olduğu gibi bugün de milyonlarca Müslüman Cuma namazı ibadetini yerine getirebilmek için camilere akın edecek. Cemaat ile kılınacak cuma namazı öncesi 5 Ağustos Cuma namazı vakitleri gündemdeki yerini aldı. İbadetlerini ihya etmek üzere abdestlerini alarak camilere gidecek olanlar, yaşadıkları ilin 5 Ağustos cuma namazı vakitlerini Diyanet'in 'namaz saatleri takvimi' üzerinden öğrenecekler. Peki, İstanbul, Ankara, İzmir cuma namazı saati kaçta? İşte il il cuma namazı vakitleri

Haber Merkezi Yeni Şafak
Cuma namazı saatleri

Cuma namazı saati, 5 Ağustos tarihinin gelmesi ile beraber yoğun ilgi görüyor. Her hafta mübarek cuma günün kılınan cuma namazının saatleri Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açıklanıyor. İşte il il cuma namazı saatleri

CUMA NAMAZI SAAT KAÇTA?

Cuma namazı saat bilgisi 5 Ağustos için belli oldu. Cuma namazı saatleri Diyanet takvimine göre şöyle olacak;

İSTANBUL:13:15

ANKARA:13:00

İZMİR:13:23

BURSA:13:15

ADANA: 12:50

CUMA NAMAZI KAÇ REKAT?

Cuma namazı; 4 rekat sünneti, 2 rekat farz ve 4 rekat da son sünnet olmak üzere 10 rekattır. Cuma günü camide kılınır ve farz olan bir namazdır. Cuma günleri müminlerin bayramı olarak sayılmaktadır ve erkeklere farz olarak kılınmıştır. Kadınlar için Cuma namazı farz değildir.

CUMA HUTBESİ KONUSU 5 AĞUSTOS: MUHARREM AYI VE KERBELÂ

Muhterem Müslümanlar!

Muharrem ayıyla başlayan hicri takvimin, 1444. yılını idrak ediyoruz. Muharrem, Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in “hürmete şayan”1 olarak nitelediği, rahmet ve hikmet dolu bir aydır. Efendimiz (s.a.s), “Ramazan’dan sonra en faziletli oruç Allah’ın ayı olan Muharrem ayında tutulan oruçtur”2 buyurarak bu ayın manevi bereketine işaret etmiştir. Muharremin onuncu günü olan Âşûrâ gününde ise, bir gün öncesi veya bir gün sonrasıyla birlikte oruç tutmayı ümmetine tavsiye etmiştir.

Aziz Müminler!

Muharrem, aynı zamanda Kerbelâ’nın hüzünlü hatırasıdır… Çöllerde bir yudum suyun özlemidir Ehl-i beyt aşkıyla dolu gönüllerin, “Âh Hüseynim” diyerek sızladığı bir hasret mevsimidir Seyyidü’ş-şühedâ Hz. Hüseyin Efendimiz ve beraberindekilerin acımasızca şehit edildiği vaktin gözyaşlarıdır. O Hz. Hüseyin ki, Resûlüllah (s.a.s)’in sevgili torunu, ehl-i beytidir. Hz. Aliyyü’lMurtaza’nın, Hz. Fatımatu’z-Zehra’nın ciğer paresidir. Rahmet Peygamberinin “Dünyadaki çiçeğim, reyhanım” diyerek bağrına bastığı, cennet gençlerinin efendisi5 olarak taltif ettiği yiğittir. O Hz. Hüseyin ki Allah yolunda yüce bir ahlakın ve çağları aşan onurlu bir duruşun mümtaz temsilcisidir.

Kıymetli Müslümanlar!

Kerbelâ, mezhebi, meşrebi ve düşüncesi ne olursa olsun bütün ümmetin ortak acısıdır. Allah’a ve Resûlüne iman eden, ehl-i beyte muhabbet besleyen her Müslümanın yürek sancısıdır. Neredeyse her evinde bir Hasan, bir Hüseyin, bir Ali, bir Fatıma bulunan ve gönlü evlâd-ı Resûl aşkıyla yanıp tutuşan aziz milletimizin ehl-i beyt muhabbeti asırlar geçtikçe daha da artmaktadır. Milletimiz bu sevgiyi yüreklerinin ta derinliklerinde hissetmeye devam etmektedir.

Değerli Müminler!

Bizler, Kerbelâ hadisesinin hüznünü yaşarken, aynı acıların bir daha yaşanmaması için Kerbelâ’yı ibret nazarıyla okumaya ve ondan dersler çıkarmaya mecburuz. Kerbelâ’dan çıkaracağımız ilk ders, onu ayrılık ve gayrılığa değil, tevhide ve kardeşliğe vesile kılmak, gönül birlikteliğine dönüştürmektir. Sevinç ve tasayı, muhabbet ve meşakkati paylaşmaktır. Yüce Rabbimizin “Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın”6 emrine kulak verip sımsıkı kenetlenmektir. Fitneye, fesada vetefrikaya karşı vahdete sarılmak, kardeşliğimize kastedenlere fırsat vermemektir.

Aziz Müslümanlar!

Kerbelâ’dan çıkarmamız gereken bir diğer ders ise Hz. Hüseyin Efendimiz ve arkadaşlarının uğruna can verdikleri yolun Peygamberi Zîşan Efendimizin yolu olduğunu bilmektir. Hz. Ali’nin buyurduğu gibi Allah’ın farzlarına riayet etmek, özellikle namaz konusunda hassas olmak, namazla Allah’a yaklaşmaktır. Tıpkı Hz. Hüseyin gibi İslam’ın şartlarını, emir ve nehiylerini doğru anlayıp yaşamaktır. Hak, adalet, sevgi, şefkat ve merhameti yüceltmek, kötülüğü engelleyip iyiliği yaymaktır. Makâlât yazarı büyük velinin öğütlediği gibi insani ilişkilerde toprak gibi mütevazı olmak, herkese aynı gözle bakmak, kimseyi ayıplamamaktır. Dünyanın aldatıcılığına kanmamak, daima Hakkın hoşnutluğunu aramaktır. Haksızlık ve zulüm karşısında dimdik durmak, gerektiğinde Allah yolunda şehadete koşmaktır.

Bu vesileyle başta şehitler serdarı İmam Hüseyin Efendimiz ve ehl-i beyt-i Mustafa olmak üzere din, iman, vatan ve mukaddesat uğruna canını feda eden bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.

Cuma Günü Mesajları: Resimli, Dualı, Anlamlı, Hadisli En Güzel Cuma Mesajları