Logo... Yazarlar...

Nurettin CANİKLİ


Dış ticaretimiz düşerken içe kapanıyoruz

D ış ticaretimizde geçen yıl başlayan düşüş devam ediyor. Yani yurt dışından daha az mal satın alıyoruz, dışarıya daha az mal satıyoruz.

1993 yılından sonraki rakamlara baktığımızda ithalatımızın ve ihracatımızın devamlı arttığını görürüz. 1994 yılı hariç. 1994 yılında ithalatımız, bir önceki yıla göre ciddi oranda azalmış. 29 milyar dolardan 23 milyar dolara inmiş. % 20 oranında azalma söz konusu.

1994 yılında ithalatta yaşanan düşüşün nedeni o sene yaşanan krizdir. Hepimiz hatırlıyoruz. 1994 Nisan ayında dövize olan talebin kontrol altına alınamaması ve döviz fiyatlarının 3 katına kadar artışı ile başlayan kriz, finansal dengeleri alt-üst etmişti. Kişilerin satın alma güçleri düşmüş, hem yerli ve hem de ithal mallarına olan talep azalmıştı. Talep azalmasının sonucu olarak ithalatta beklenen düşüş meydana gelmişti.

İthalatımız bir de 1998 yılında, yani geçtiğimiz yılda düşüş yaşadı. 1997 yılında 48.5 milyar dolar olan ithalatımız, 1998 yılı sonu itibariyle 45.9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yıllık düşüş oranı % 5.4 oldu.

İhracattaki durum

İhracat rakamları da baz aldığımız tarih olan 1993 yılından bu yana sürekli artmış. Hatta krizin yaşandığı 1994 yılında dahi ihracatımız artmaya devam etmiş. 1993 yılında 15 milyar dolar olan ihracatımız 1998 yılı sonunda 27 milyar dolara ulaşmış.

1998 yılında ihracatımızda çok cüz'i bir artış meydana gelmiş. 1997 yılına nazaran sadece % 2.7 oranında artış olmuş ihracatımızda. 1993 yılından itibaren ortalama artış oranı % 15 olmasına rağmen, 1998 yılındaki artış ortalama artışın bir hayli altında kalıyor.

Bu noktada son derece ilginç bir belirlemeyi de ifade etmekte fayda var. 1994 Nisan ayında ortaya çıkan kriz sonrasında, 1994 ve 1995 yılında ihracatımız % 18 ve % 19.5 gibi büyük oranlarda artarken ithalatımız 1994 yılında % 20 oranında azalıyor. 1994 yılındaki krizin en önemli özelliği kontrolsüz bir devalüasyon olması idi. Oluşan devalüasyon etkisini hemen ihracat ve ithalat üzerinde gösteriyor. İhracat artarken, ithalat azalıyor.

İhracattaki büyük oranlı artış devalüasyonun etkisiyle 1995 yılında da devam ediyor. Gerçekçi kur politikasından taviz verilmeye başlanınca ihracatın artış hızı yavaşlıyor ve 1996 yılında % 7.3 oranında artış meydana geliyor. Refah-Yol Hükümeti'nin uyguladığı gerçekçi kur politikası ihracatın artış hızını tekrar yükseltiyor ve 1997 yılında ihracatımızda % 13 oranında artış gerçekleşiyor.

Özet şu: Aşırı değerli Türk Lirası politikasından vazgeçildiği takdirde dış ticaret rakamları düzeliyor ve denge sağlanıyor.

1999 yılı Temmuz ayı itibariyle dikkate aldığımızda ithalat ve ihracattaki düşüşleri daha net olarak görebiliyoruz. Temmuz-1999 ayı sonunda ithalatımız 1998 yılının Temmuz ayına göre % 20 oranında, ihracatımız ise % 6 oranında azalmış durumda.

İhracatın ithalatı karşılama oranı

1993 yılından itibaren ihracatın ithalatı karşılama oranı aşağıdaki gibidir.


1993                % 52
1994                % 77.8
1995                % 60.6
1996                % 53
1997                % 54
1998                % 58
1999-Temmuz  % 66.9

İhracatın ithalatı karşılama oranının yükselmesi, ülkenin dövize olan ihtiyacını azaltır. Dış ödemeler dengesizliğinin ortadan kaldırılmasında en gerçekçi yoldur.

Ancak, oranın yükselmesi, ihracat ve ithalatın birlikte düşmesi ile birlikte ithalatın ihracattan daha fazla oranda düşmesinden kaynaklanıyor ise sağlıklı bir yapıdan ve bilinçli bir politikanın sonucundan bahsedemeyiz. Ortaya çıkan tablo hükümetin uyguladığı başarısız enflasyonla mücadele politikasının yan sonuçlarıdır.

İhracat ve ithalat arasındaki bu dengesizlik, ihracatın ithalattan daha fazla oranda artması ya da ithalat düşerken veya ithalat sabit iken ihracatın artışından dolayı düzeliyor ve oran yükseliyorsa ekonomik olarak anlam ifade eder. Aksi halde rakamlar her an değişebilir ve istikrarsız bir durum meydana gelebilir.

İhracatın ithalatı karşılama oranının Temmuz sonu itibariyle yükselmesi kalıcı değildir. Dış ticaret dengesindeki düzelmeyi ifade etmez. Durgunluk ve reel sektördeki daralmanın neticesinde ekonominin dış dünya ile ilişkilerinin azaldığı, zayıfladığı, küçüldüğü ve Türk vatandaşlarının fakirleştiği gerçeğini vurgular.
 

ncanikli@yenisafak.com


  29 Eylül 1999 Çarşamba

Geri



İhracat rakamları da baz aldığımız tarih olan 1993 yılından bu yana sürekli artmış. Hatta krizin yaşandığı 1994 yılında dahi ihracatımız artmaya devam etmiş. 1993 yılında 15 milyar dolar olan ihracatımız 1998 yılı sonunda 27 milyar dolara ulaşmış.


 

|| ANASAYFA || GÜNDEM || POLİTİKA ||
|| EKONOMİ || DÜNYA || YAZARLAR ||
|| LİNKLER || SERBEST KÜRSÜ ||
|| YENİ ŞAFAK'a Mesaj || ABONE OL ||


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© 1998 ALL RIGHTS RESERVED