![]() |
![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Hüseyin Kıvrıkoğlu ve Fethullah GülenKanun Hükmündeki Kararname'de, halkın büyük çoğunluğu Necdet Sezer'in yanında yer aldı. Memurların yargısız infazında ve cadı avında ısrar, iktidar partilerine hiçbir fayda sağlamadı. Aksine, Anar'ın araştırmasına göre, özellikle DSP ve MHP oy kaybına uğradı. Sandık endişesi(!)
Zaten sadece Anar değil, diğer kamuoyu yoklamaları da, Sezer'in arkasında, % 70'i aşan bir oy desteği gösteriyordu. Cumhurbaşkanı ile çatışıp Kanun Hükmündeki Kararname'de ısrar eden partilerin aşınması, beklenen bir gelişmeydi. Her ne kadar Sezer, "içeriğine karşı değilim" diyerek, sadece, şekil açısından bir muhalefet sergilemişse de, vatandaşların, büyük çoğunluğunun, cadı avını başlatacak Mc Carthy'ci düzenlemelere topyekûn muhalif olduğu anlaşılıyor. Zaten bu yüzden, "sandık endişesi" taşıyan milletvekilleri, oy verir mi, yoksa vermez mi, şüphesi yaşanıyor. Milletvekillerinin oy gailesi ile hareket etmesi ise, kimileri tarafından eleştiriliyor. Oysa siyasetçi, devlet ile vatandaş arasında bir köprüdür. Onun temayüllerini, yönetim kademelerine yansıtacak bir araçtır. Milletvekillerinin vazifesi, Genelkurmay'ın veya MGK'nın değil, milletin sesine kulak vermek, milleti, Kemalizm'e göre şekillendirmek yerine, devlete, halkın arzularına uyacak bir muhteva ve anlayış kazandırmaktır. Kemalizm
28 Şubat'tan beri, bütün zulümler Kemalizm adına yapılıyorsa, ben bu ideolojiye karşıyım. Ama Atatürk'ün Türkiye'nin kaderinde olumlu bir rol oynadığını kabul ediyorum. Kemalizm, hakikat tekelciliğine sahip, her şeyi açıklama iddiası güden ve rakip görüşlere müsamaha etmeyen, aksine onları bertaraf etmeğe çalışan toptancı bir ideoloji görünümünde. Adetâ bir "dünya dini". Toplumu tepeden tırnağa inşa etmek için, kimi asker ve sivil çevreler, Kemalist ideolojiye yaslanıyor. Esasında, Kemalizm'in Atatürkçülük ile hiçbir ilişkisi olmadığını hemen kaydedelim. Atatürk, kendi dönemindeki gelişmelere açık, olayları sezip doğru değerlendirmeler yapan, saygıdeğer bir devlet adamıydı. Onu, Kemalizm'in putu gibi gösterenler var. Metin Bostancıoğlu'nun, "Atatürksüz dua olur mu?" diye müftüyü azarlaması, böyle bir anlayışın eseri. Bizi birleştirmesi gereken değerleri "karşı tarafı" sindirmek, korkutmak, ezmek veya "imtihan etmek" için kullananlar, bindikleri dalı kesiyor; uzlaşma umutlarını yok ediyor. Bugün yaşasaydı
Atatürk bir bilim adamı değil, bir aksiyon adamıydı. Tanzimatla başlayan 200 yıllık Batılılaşma ve laikleşme çabalarına, devrimci yapısı içinde, hız kazandırdı. Bugün yaşasaydı, Avrupa Birliği'nin öngördüğü Batı normlarına uymak için, en büyük çabayı o sarfederdi. Ve inanınız, Kıvrıkoğlu'nu yanına çağırır "Siyaset yapacaksan Paşa, önce sırtından üniformanı çıkar" derdi. 70 yılda, halâ, cumhuriyet, kendisini koruyup kollayacak nesilleri yetiştiremedi mi? 1930'lar ve Recep Peker
Kıvrıkoğlu'nu dinlerken, 1930'lu yıllara geri gittim. CHP Genel Sekreteri, devrimlerin ideologu Recep Peker'i dinler gibi oldum. "İnkılâpları yapmak için, çok kere zor kullanmak lâzımdır. Bir değişiklik yapılırken, mukavemet ve irtica unsurları, yerine göre elinde silâhla veya cebinde kitapla, kafasında eskiye alışmış somurtkanlık, dilinde iğfal ve tehevvürle, gelip karşımıza dikilirler. Bunları vurup devirmedikçe, inkılâbı yapmanın ve hatta uzun devirler korumanın imkânı yoktur. Öte taraftan alışan, alıştığını bırakıp alışmadığına girinceye kadar, aklından ve şuurundan gelmese bile, kendi alışkanlık duygularından bir çok mukavemetlere maruz kalır. Bu bakımdan Türk inkılâbı, en ziyade zor kullanmayı gerektiren hususiyet gösterir" Recep Peker'in yukarıdaki cümleleri, kendi yazdığı "İnkılâp Dersleri" kitabında yer alıyor. Peker'in sözleri, belki 1930'larda geçerliydi; hatta gerekliydi. Ama, bugün artık, onun gibi düşünmek, "iç düşman" deyip muhalif ve değişik sesleri ezmek, olmaz. Demokrasi, farklı mutluluk arayışlarına, farklı hedeflere, farklı hayat tarzlarına izin veren bir hoşgörü şemsiyesidir. Kemalist ideoloji ise, tek tip insanı yaratma çabasında. Milletvekilleri "oy gailesi yüzünden milletin sesine kulak verdikleri" için suçlanabiliyor. Zihniyet bu. Çünkü amaç, millet iradesine saygı duymak değil, milleti Kemalizm'e göre, şekillendirmek, dönüştürmek. Safkan Kemalist parti CHP, Meclis dışında kaldı; aynı çizgideki Cumhuriyet gazetesi ise, tiraj kıtlığı sebebiyle satıldı. Halâ ders almadılar. Recep Peker zamanında, dünyaya faşizm ve Nasyonal Sosyalizm egemendi. Bugün demokrasi rüzgârları esiyor. Küçük Recep Pekerler cadı avına çıktı. Bir büyük sivil toplum hareketinin öncülüğünü yapan, daha ahlâklı ve dindar fertler yetişmesi hedefini peşinden gelenlere telkin eden Fethullah Gülen hedef tahtasında. Gülen tehdit mi?
Son sayısını Türkiye'ye ayıran Journal of İnternational Affairs'de, Hakan Yavuz, Nurculuğun "bir sivil İslâm hareketi olduğunu" yazıyor ve Gülen'in, milyonlarca insanın kalbini ve aklını harekete geçirdiğini, onları, daha iyi ve daha insanî bir toplum ve devlet kurma misyonuna sevketmeyi başardığını belirtiyor. Dün Hürriyet'teki yazısında, Ertuğrul Özkök, Gülen'i, ABD'de çok rastlanan ve "preacher" adı verilen, konuşma sanatının en ince ayrıntılarına hâkim bir "Müslüman rahip" olarak tarif ediyor. Bir başka ifade ile, onu tehlikeli bulmadığını yazıyor. Org. Kıvrıkoğlu ise, Gülen'i bir tehdit gibi görebilir. Farklı bir dünyada, değişik telkinlerle yetişmiş o. Bozöyük'teki ilkokul öğretmeni "cumhuriyetçi ve Atatürkçü" imiş. Çocuklara, "namaz jimnastiktir, oruç perhizdir" der, sonra da, her ikisinin ibadet olduğunu sözlerine eklermiş. 478 no'lu Kıvrık Hüseyin'in, medreselerden feyz alan, dindar ve muhafazakâr bir çevrede yetişen, takva sahibi Fethullah Gülen Hocaefendiyi anlamasına elbette imkân yok. Biri kışlalarda hayat geçirmiş, diğeri cami penceresinde. Ama demokrasinin güzelliği burada: Türkiye'de Kıvrık Hüseyin'lere de, Fethullah Gülenlere de yer var. - - - - - - - - - - - - Not: 1) Recep Peker konusu, Liberal Düşünce Dergisi'nin Güz 1996 sayısında, İhsan Çolak imzalı makaleden alınmıştır.
nilicak@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|