YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Kültür

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


İlhami Çiçek anısına...
'Göğ ekini biçmiş gibi'

"ve sabır / olmasaydı / yeryüzünde / bir gün / kalınabilir miydi?" diyen şair İlhami Çiçek ölümünün 17. yılında rahmetle anılıyor.

İSTANBUL- Yazdığı şiirlerinin tılsımını, "yalnız ve yaprakların örtmediği bir elma" kadar çıplak bir gerçeklikle sunan şair İlhami Çiçek'in vefatının üzerinden tam 17 yıl geçti.

Şair Çiçek'in yakın arkadaşı Arif Ay, Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ndeki tanışmalarını ve yaptıkları sohbetleri şu cümlelerle anlatıyor: "O'nunla 1975 yılında Erzurum'da üniversitenin kantininde tanışmıştık. Güzdü ve Palandöken'i karlar kaplamıştı. İçerisi sıcaktı. Kantinde, şiirli bir sohbete dalmış, derslere bile girmeyi unutmuştuk."

O yıllarda bir yandan okula devam eden İlhami Çiçek, diğer yandan da Hasankale'de öğretmenlik yapıyordu. O sıralar edebiyatın sesi soluğu olan ve Nuri Pakdil tarafından çıkarılan Edebiyat Dergisi İlhami Çiçek için bulunmaz bir fırsat oldu. Şiirlerini 1979 yılından itibaren sürekli olarak Edebiyat Dergisi'nde yayımlamaya başladı.

Satranç Dersleri...

Okulu bittikten sonra Kırıkkale'ye tayinini aldırdı. Burada çalışmaya başlayan Çiçek, 1980 yılında ise İstanbul'a yerleşti. Çiçek, İstanbul'da bir yandan öğretmenliğine devam ederken, diğer yandan da özgün, niteliği ve içeriğiyle güçlü mısraların yer aldığı şiirler üzerine sıkı çalışmalara girdi. Uzun bir çalışmanın sonucu ortaya çıkardığı Satranç Dersleri, yayımlandığı yıllarda edebiyat çevrelerinde büyük yankı uyandırdı ve olumlu eleştiriler aldı. Çiçek, uzun bir şiir olarak tasarladığı Satranç Dersleri'ni iki bölüm halinde yayımladı. Ardından da diğer bölümlerini hazırladı.

İlhami Çiçek'in, gece gündüz şiir çalışmalarını tüm hızıyla sürdürdüğü bu günlerde artan hastalığı yüzünden -dostlarının ifadesiyle- zaman zaman çevresindeki insanları tanıyamaz hale geldiği anlatılır. Hastalığının artmasıyla birlikte dünyanın zeminindeki "kayganlık" şair Çiçek'i giderek daha fazla rahatsız etmeye başladı. Bütün gücüyle kendini şiire veren ve bu şekilde içindeki "kuşkular"dan, yeryüzündeki "yalnızlık gerçeği"nden ve kederlerden sıyrılmaya çalıştı. Bu arada askerlik için Tokat'a giden Çiçek'in burada hastalığı daha da arttı. "o yüz/ diyor yoruldum-aynalar/ gösterebilir mi hiç- bana sonumu/ nedensiz başladım oyunculuğa/ bitireceğim rastlantıyla- oyunumu/ dostlarım da/ var- intiharlar/ her akşam ıslak- yapışkan/ saçlarıyla girip odama/ paniğimden pay toplarlar" diyen ve son sözlerini yine şiirine söyleyen şair Çiçek, sessizce ondört haziran günü yeryüzünü terketti.

 


Kağıda basmak için tıklayın.

 

 

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...