| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
RTÜK Kanunu can yakıyor!..Bu "habercilik" denilen meslek dalı, ne kadar zor.. Daha istihbarat örgütlerinin farkında olmadığı bilgileri ele geçirip, haberleştiren "zehir muhabirler", bakarsınız gözlerinin önündeki manşetlik konuyu atlarlar.. Önceki akşam, bütün kanalların ana haber programlarını dikkatle izleyip, bekledim.. 20 yıllık evliliklerini inat yüzünden yıkan Levent-Oya Kırca çiftinin, tartışmalı basın toplantısı bile, uzun uzun veriliyordu.. Tabiî Mesut Yılmaz'ın, "cep telefonu" konulu soruşturma komisyonunda, MHP'liler tarafından bir kez daha morartılması da, "önemli haber"ler arasındaydı.. Ancak tabiî bu haberler, ihtiyatlı yorumlarla veriliyordu.. Adını açıklamaktan hicap duyacağım bir kartel kanalının Ankara muhabiri, Mesut Yılmaz'ın MHP'liler tarafından yine morartılmasını şöyle yorumladı.. -MHP'liler Yılmaz'ı, Genel Kuru'da aklayacaklar.. Ama ayıp olmasın diye, Meclis Komisyonu'nda morartıyorlar.. Böylece kamuoyu karşısında, itibarlarını korumuş oluyorlar.. Bütün bu haber ve yorumları dinledim çeşitli kanallarda.. Ama beklediğim bir başka "önemli haber"le ilgili, tek kelime bile yoktu.. Oysa, özellikle ekonomi çevrelerinin kararlarını derinine etkileyen Reuters'in bülteninde, önce 16.55'te, sonra da 17.22'de iki haber geçmişti.. Birinci Reuters haberine göre, Danıştay 10'uncu Dairesi, "Doğan Holding"in kazandığı "Trabzon-Rize-Artvin-Gümüşhane-Giresun" bölgesi "Elektrik Dağıtım Şebekesi Devir İhalesi"ni iptal etmişti.. Danıştay 10'uncu Dairesi, 60 milyon dolarlık bu ihaleyi, RTÜK kanununun 29'uncu maddesinin 10'uncu fıkrasına aykırılıktan ötürü iptal etmişti.. Reuters'un 17.22'deki ikinci haberine göre de, Danıştay 10'uncu Dairesi, 145 milyon dolarlık "Tekirdağ-Kırklareli-Edirne" illerini kapsayan elektrik dağıtım şebekesi devir ihalesini de, RTÜK Kanunu'nun 29'uncu maddesine aykırılıktan ötürü iptal etmişti.. Bu sütunun okurları, RTÜK kanununun 29'uncu maddesinin 10'uncu fıkrasını gayet iyi biliyor.. Buna göre bir televizyon kanalında yüzde 10'dan fazla hissesi olanlar, kamu ihalelerine giremezler.. RTÜK kanunu ayrıca medya sermayesinin borsaya girmesini de yasaklıyor aslında.. Çok da doğru bir kural bu.. Çünkü medya sermayesi borsada bulunduğu takdirde, doğrudan ve dolaylı haberlerle, yatırımcıları, kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirebilir. Neyse.. Elektrik dağıtım şebekesi devir ihalelerinin iptali, herhalde İstanbul Borsası'nı da etkilemiştir. Bunun incelenmesini, borsa analizi yapan uzmanlara bırakıyoruz.. Bizim iktidar alanımızda değil bu konu.. Ama bir Amerikalı dostum, bizim birbirleri ile hep kavga eden politikacılar için anlattığımız "biz bu pisliği neden yedik" hikayesini, borsacılara uyarlayarak anlattı bana.. Buna göre iki borsa brokeri, yolda yürürken, karşılarına bir at pisliği çıkmış.. Birinci borsacı, ikincisinin kolunu tutmuş, durdurmuş.. -Şu at pisliğini yersen, sana 100 bin dolar vereceğim, demiş.. İkinci borsacı at pisliğini yemiş.. 100 bin doları almış arkasından.. Sonra yine yürümeye başlamışlar. Derken yine bir at pisliği ile karşılaşmışlar.. Daha önce pislik yiyen ve 100 bin dolar kazanan borsacı, arkadaşına dönmüş.. -Şu pisliği de sen ye.. 100 bin doları şimdi sen kazan, demiş.. Birinci borsacı pisliği yemiş.. 100 bin doları geri almış.. Sonra sormuş arkadaşına.. -Biz bu pislikleri boşu boşuna neden yedik?.. İkinci borsacı gülmüş.. -Aldırma.. Neticede 200 bin dolarlık işlem hacmi yarattık, demiş.. ŞAKA
Şam'ın şekeri tatlı olur!..
Tahran'a ECO zirvesine gitmeyen Cumhurbaşkanı Sezer, Esad'ın cenazesine katılmak için Şam'a gitmeye karar vermiş..
ŞAKACI MHP
Mesut Yılmaz'ın işi kolay değil!..
İki boksör, ringde dövüşüyorlarmış.. Boksörlerden biri, fena halde dayak yiyormuş.. Zil çalmış, boksörler köşelerine gitmişler.. Ağzı, burnu kanlar içindeki dayak yiyen boksöre, antrentörü cesaret vermiş.. -Bravo sana.. Rakibini amma da benzettin.. Ne müthiş bir dayak attın adama, demiş.. Dayak yiyen boksör, şiş gözünü açmaya çalışmış.. Patlamış dudağının arasından şu sözler çıkmış.. -Bu durumda, ringde üçüncü bir baksör daha var.. İkimizi birden dövüyor.. Meclis'teki soruşturma komisyonlarında Mesut Yılmaz'ı birbiri ardınca Yüce Divan'a gönderme kararı alan MHP'liler, çok şakacı.. Devlet Bahçeli falan, sürekli "buzlar eridi" diye mesajlar gönderiyor Yılmaz'a.. MHP sözcüleri, "biz koalisyon ortağımızı çok seviyoruz" diyorlar.. Sonra da, Mesut Yılmaz'ı aklamak yerine, morartıyorlar komisyonlarda.. Mesut Yılmaz'ın yüreği yetse, kızıp masaya vuracak.. -Bundan istiskal çıkar, diye bağıracak.. Ne yapsın ki?.. O hala bakan olmak için bekliyor.. Bu yüzden de, anlamlı konuşuyor.. -MHP'liler bana güvenmiyorsa, koalisyonu terk etsinler.. MHP ise, bir yandan "seni seviyoruz" diyip buzları eritiyorlar.. Sonra da, Yılmaz morartılıyor.. Acaba bir "üçüncü taraf" mı var ringde?
mehmetbarlas@attglobal.net
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|