Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) 46. Toplantısı, Eşbaşkanlar Kürşat Eser ve Daniel Cohn-Bendit'in düzenledikleri ortak basın toplantısıyla sona erdi. Basın toplantısında ilk sözü alan Cohn-Bendit, MGK'nın Türk politikasındaki rolünün, Avrupa ile uyumlu bir yapı sergilemediğini söyledi. "Ulusal egemenlik" kavramının Avrupa entegrasyonu sürecinde değişikliğe uğradığının altını çizen Cohn-Bendit, gerekli değişikliklerin, demokratik yollarla seçilmiş, demokratik hükümetler tarafından yapılabileceğini kaydetti. Bendit, şöyle devam etti: "Politikalar, değişiklikler, demokratik olmayan, seçilmemiş bir grup olan askerler tarafından yönetilemez. Ordunun rolünün yavaşça geri çekildiğini görüyoruz. Bu, zaman isteyen bir iştir ve süreç içinde olacaktır."

Af 169 ve 312'yi kapsamalı

Konuşmasında af konusuna da değinen Bendit, Türkiye'nin çıkarmayı planladığı af kanununun herkesi kapsaması gerektiğini söyledi. Bendit af kanununun 169 ve 312. maddeleri kapsamadığı takdirde istenen etkiyi sağlamayacağını söyledi. "Sadece dostlarımı affedersem onun bir anlamı olmaz. Düşmanlarımı affedersem bir anlamı olur" diyen Bendit, 169 ve 312. maddeleri kapsamadan çıkan af kanununun Türkiye'ye AP ile ilişkilerinde yeni sorunlar yaşatabileceğini iddia etti. Bendit, KPK'nın Türkiye kanadı Eşbaşkanı Kürşat Eser'den de 169 ve 312. maddelerin af kanunu kapsamına alınması konusundaki görüşlerini, MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'ye iletmesini istedi.

Bendit, Türkiye'nin terörle mücadelede zor yıllar geçirdiğini belirterek, "Terörizmi yendikten sonra, artık ortak bir zeminde buluşma zamanı" diye konuştu. Bendit, ortak zeminde buluşmanın "ilk küçük adımının" da af tasarısı olduğunu kaydetti ve Fransa'nın Cezayir'de uyguladığı af modelini Türkiye'ye örnek gösterdi.

Soykırım sempozyumu düzenlensin

Bendit, Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in toplantıda yaptığı konuşmaya atıfta bulunarak, şunları kaydetti: "Avrupa'nın sömürgeci bir tutum içinde olduğu yönündeki anlayışların belli nedenleri var. Çok sayıda ülke, AB'ye üye olmak için başvuruyor, AB'nin bir çerçevesi var ve bu çerçeve binlerce tanımı kapsıyor. TBMM üyelerini, Dışişleri Bakanı'nı ve Türk kamuoyunu Ermeni soykırımı konusu ile ne kadar incittiğimizi fark ettim. Heyetimiz adına sizden özür diliyorum, amacımız sizi üzmek değildi. AP'nin büyük çoğunluğu Ermeni soykırımı olduğu görüşünde. Belki haklıyız, belki de haksızız." Bendit, TBMM, Ermenistan Parlamentosu ve AP üyeleriyle tarihçilerin katılacağı bir sempozyumda görüşlerin ortaya konmasını ve sempozyum tutanaklarının incelenmesinin ardından tartışmalara devam edilmesini önerdi.

Azınlıkların kültürel kimlikleri korunmalı

Konuşmasında "kültürel haklar" konusuna da değinen Cohn-Bendit, AP'nin bu konudaki görüşlerinin son derece açık olduğunu, tüm azınlıkların kültürel kimliklerini korumaları gerektiğini söyledi. Bendit, "yalnızca Kürtlerin değil, her yerdeki azınlıklar için aynı görüşü benimsediklerinin" altını çizerek, tüm azınlıkların radyo, televizyon, kitap aracılığıyla kendi dillerinde yayın yapma haklarının bulunması gerektiğini söyledi.

Bendit, 'Tiyatroda Kürtçe bir oyunun sergilenmesinin ne gibi bir zararı olabilir, ben bunu anlayamıyorum" dedi. Bendit, üyelik yolundaki Türkiye'nin ilk kez AP'de büyük bir desteği arkasına aldığını kaydederek, Türkiye'nin hazırlayacağı Ulusal Plan'ı ve reformların çerçevesini görmek istediklerini belirtti. Türkiye'nin bir şekilde mutlaka AB'ye gireceğini söyleyen Bendit, sürecin kısaltılması için gerekli reformların bir an önce yapılması gerektiğini kaydetti.