İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Beltur tesisleri, 'Nerede o eski Ramazanlar' özlemini gerçeğe dönüştürüyor. İstanbul Boğazı'nın tarih ve doğayı buluşturan benzersiz ortamında, Ramazan ayı boyunca, "İstanbullular'a özel iftar hizmeti" sunmaya hazırlanan tarihî köşklerde, Osmanlı mutfağının seçkin lezzetleri dışında müşterileri, "Sultanlar gibi ağırlandık" dedirtecek sürprizler bekliyor.

Tarihî mekanlardaki Ramazan hazırlıkları hakkında Yeni Şafak'a bilgi veren Beltur Genel Müdürü Hikmet N. Bulduk, bu yıl ilk defa uygulanan ve başka yerde örneği olmayan sürprizlerle, müşterilerini "sultanlar gibi" ağırlayacaklarını söyledi.

Eski Ramazanlar gerçek oluyor

1997 yılından bu yana faaliyet gösteren Beltur'un, üçüncü Ramazan'ını karşılamaya hazırlandığını anlatan Bulduk, "Bu sene hizmetlerimize, başka yerlerde rastlanmayan, Beltur'un yemek standardı ve kalitesinin ötesinde bir şeyler katmayı düşündük. Bu Ramazan'ı öncekilerden farklı kılmak için eski Ramazanlar'ı yaşatacak bir- takım atmosfer değişiklikleri oluşturalım istedik ve bunu Hidiv Kasrı'nda denemeye karar verdik. Bunlardan bir tanesi, sürekli olarak salonlarda dolaşacak ve Osmanlı şırası dağıtacak, özel kıyafetli şıracılar. Yemek sırasında isteyen vatandaşlarımıza ücretsiz olarak şıra ikram edecekler" dedi.

Beltur tesislerinin daha önce Osmanlı paşalarının, sultanlarının yaşadıkları konaklar, kasırlar ve köşkler olduğunu hatırlatan Bulduk, bu mekanlara gelen müşterilerin de kendilerini bir paşa, bir sultan gibi hissetmeleri için Hidiv Kasrı'nda özel bir fotoğraf platformu oluşturduklarını bildirdi.

Sultanlar gibi

Müşterilerin, buradaki çok kolay giyilebilen padişah, sultan ve şehzade kostümlerini, üzerlerindeki kıyafetleri çıkarmadan giyebildiklerini anlatan Bulduk, "Bu kıyafetlerle hanımlarımız sultan, beylerimiz padişah, çocuklarımız şehzade oluyorlar. Arkalarında eski İstanbul görüntüleri, saray görüntüleri. Dijital ortamda fotoğrafları çekiliyor ve bu fotoğraflar çok küçük bir ücret karşılığında kendilerine veriliyor" diye konuştu.

Ayrıca her akşam yemek esnasında yapılan çekilişle de bazı müşterilere bu hizmetin ücretsiz olarak sunulduğunu kaydeden Bulduk, "Eskiden olurdu ya, 'İstanbul hatırası'... Biz de bir Ramazan hatırası bırakmak istiyoruz. İnsanlar, burada yedikleri yemeğin lezzeti, ortamın güzelliği dışında somut bir hatırayla evlerine dönsünler istiyoruz. 'Biz geçen Ramazan Hidiv'de yemek yemiştik. Böyle, sultanlar gibi ağırlanmıştık' desinler. Bu değişikliklerin İstanbul halkı nezdinde de ilgi göreceğini ümit ediyorum" dedi.

Ramazan'a özel menüler

Bu sene menülerin içeriğinde değişiklik yaptıklarını söyleyen Bulduk, 15 ayrı menü dışında, açık büfe hizmetinin de aynı anda verildiğini belirterek, "İftariyeliğinden çorbasına, zeytinyağlısından tatlısına, dört dörtlük iftar menüleri müşterilerimizin beğenisine sunuluyor. Menüler önceden rezervasyon yaptıranlar için. Ama rezervasyonsuz olarak gelenleri de 55 çeşit yemekten oluşan zengin bir açık büfe bekliyor. Fiyatlar ise bu kalitede hizmet veren yerlerin neredeyse yarısı" şeklinde konuştu.

Çocuklara 'şeker sofrası'

Çeşitli müzik aktiviteleri ve çocuklar için hazırlanan "şeker sofraları"nın da Ramazan'a renk katacağını vurgulayan Bulduk, "Ramazan olur da çocuklar unutulur mu? Onlar için de kasır ve köşklerin girişlerine şeker sofraları hazırladık. Çocuklarımız buradan, her türlü bonbonlar, akideler ve şekerleri ücretsiz olarak alabilir" dedi. Bulduk, özellikle hafta sonları oluşan yoğun talebi hatırlatarak, müşterilerin önceden rezervasyon yaptırması tavsiyesinde bulundu.

İftar sofrası 10 milyon

Ramazan ayında 4 kişilik "zengin" bir iftar sofrası hazırlamanın bedeli, 10 milyon liraya ulaşıyor. Tadımlık olan iftariyeliklerle birlikte, iftar yemeğinde yer alan çorba, et yemeği, pilav ya da erişte, salata ve tatlıdan oluşan menü ise yaklaşık 10 milyon liraya maloluyor. Malta Köşkü ve Pembe Köşk'ün Yiyecek-İçecek Koordinatörü Aydoğdu'nun 4 kişilik aile için hazırladığı iftar yemeği menüsünde yer alan mantar çorbası yaklaşık 1 milyon liraya hazırlanıyor.