İSTANBUL- Merhum Necip Fazıl Kısakürek'li ilgili anma toplantılarında Üstad'ın sanatı ve kişiliği derimesine ele alındı. Fırat Kültür Merkezi'nde düzenlenen Necip Fazıl'ı Anma Gecesi'nde konuşan Yazar Beşir Ayvazoğlu, Necip Fazıl'ın eşyaya bakış, kavrayış ve girişiyle farklı bir çığır açtığını ifade etti. "Onun ideolojisinin şiirindeki yeri çayın içindeki şeker gibidir" diyen Ayvazoğlu, Necip Fazıl'ın şiiriyle dünya görüşü ayrı olmadığı halde şiirini propaganda aracı olarak kullanmadığını söyledi. Yazar Beşir Ayvazoğlu, Necip Fazıl'ın büyük bir imparatorluğun çöküşüne ve yerine kurulan devletin dünya politikasından tecrit edilişine şahit olan bir şair olarak tarihin dışında bırakılmış, dışlanmış, unutulmuş kitlelerin sesi olduğunu ifade etti.

Yazar Mustafa Miyasoğlu da, Necip Fazıl'ın kendine olan güveniyle ikinci sırada yer almayı hiçbir zaman kabul etmediğini, onun karizmatik kişiliğiyle 5 bin kişiyle nasıl konuşuyorsa bir kişiyle de aynı heyecanla konuştuğunu söyledi. Miyasoğlu, "O samimi ve vakur tavrıyla gittiği konferanslarda bir nesli değil birden fazla nesli yetiştirdi, onu tanıyan kendine yaklaştı"dedi.

Eminönü Belediyesi Kadırga Kültür Merkezi'nde düzenlenen diğer bir anma toplantısında konuşan Yazar Mustafa Özdamar da, Necip Fazıl'ın bir insan olarak hataları bulunsa da, yaptığı hizmetlerin çok büyük olduğunu söyledi. Özdamar, şöyle konuştu: "Allah demenin bile yasak olduğu bir dönemde Üstad, gürül gürül konuştu. İnsanlara haklarını savunmayı öğretti." Özdamar, Necip Fazıl'ın kendisini uzaktan tanıyanların zannettiği gibi benlik davası peşinde olmadığını, aksine alçakgönüllü ve verici bir insan olduğunu da kaydetti.