Bugün ne bütçeden, ne hükümetin "referandum korkusundan", ne de Afganistan'da yoksul halkı bombalayan Amerika'dan bahsedeceğim. Serdar Yaycıoğlu'nun gönderdiği bir e- mail dikkatimi çekti. "Bu e- maildeki gerçekleri hükümet üyeleri biliyor mu acaba?" diye düşündüm.

Serdar Yaycıoğlu'nun e- mailinde İzmir'de emekli öğretmen Adil Nergiz'in IMF Başkanı Hans Köhler'e yazdığı bir mektup vardı. 56 yaşındaki Adil Öğretmen, Köhler'e yazdığı mektupta "Türkiye'deki krizin savurganlıktan çıktığını, Türkiye'ye verilecek 14 milyar dolarlık kredinin de bu yüzden geri ödenemeyeceğini" vurguluyor.

Adil Öğretmen, "Devletimiz dünyanın en savurgan devleti, halkımız ise dünyanın en israfçı halkıdır. Devletimizin ve halkımızın IMF'yi, Dünya Bankası'nı, G-7 ve AB ülkelerini para için rahatsız etme hakkı yoktur. Bir daha bize kredi vermeyin. Peşin söyleyeyim ödeyemeyiz" dediği mektubundan çarpıcı açıklamalar şöyle:

1- Kamu'da 2 milyon 100 bin memur, 600 bin işçi var. Bunların yarısı fazlalık. 1 milyon işçi ve memur siyasi çıkarlar uğruna görevde bulunuyor.

2- Sadece Başbakanlık'ta 400'ü kadrolu, 400'ü geçici 800 danışman var.

3- TBMM Başkanlığı'nda 70 danışman var.

4- TBMM'de 5 binin üzerinde personel var. Milletvekili başına 10 küsur kişi düşüyor.

5- Kamuya ait yaklaşık 130 bin makam aracı var. Bu rakam Almanya'da 15 bin, İngiltere'de 12 bin, Japonya'da 10 bindir.

6- Kamunun 19 uçağı var. Almanya'nın 17, Kanada'nın 14, Portekiz'in 4, Norveç'in 3, Yunanistan'ın 1 uçağı var.

7- Kamu görevlilerinin tatil yapması için 2400 sosyal tesis var.

8- Kamuya ait 335 bin lojman var. Sadece Başbakanlık'ın lojman sayısı 503.

9- Kamuya ait uluslararası görüşmelere açık telefon sayısı 162 bin.

10- Siyasi amaçlı, oy kaygısı ile yolcusu olmayan 7 yerleşim birimine havaalanı yapıldı. Bunların 2000 yılı itibari ile devlet zararı 1 trilyon 600 milyar lira.

11- Batık bankaların zararı 12 milyar dolar.

12- Ziraat, Halk ve Emlakbank'ın geri dönmeyen krediler nedeni ile zararı 20 milyar dolar.

13- Devlet bankaları ve kooperatifleri hortumlamak için kurulan siyasetçi- işadamı- bürokrat üçgeninin, son 10 yılda Hazine'ye verdiği zarar 100 milyar dolar.

14- Devletin toplayamadığı vergilerden 2000 yılında elde ettiği zarar 13.8 katrilyon lira.

15- Vergi toplayamayan devlet sürekli olarak borçlanmış ve son 20 yılda 534 katrilyon lira borç ödemiştir.

16- Türkiye'de yapılan ihracatın yüzde 37'si hayalidir.

17- Türkiye'de 400 bin sahte emekli devletten maaş alıyor.

18- Emekli Sandığı, Bağ- Kur, SSK'dan emekli olanlardan 10 binlerce kişi, kendi sağlık karnelerinden eş dost ve akrabalarını yararlandırıyor, hastaymış gibi ilaç alıyor ve bu ilaçları satıyor.

19- Her yıl milyonlarca kilo tütün devlet tarafından satın alınıyor ama ihtiyaç fazlası olduğu için yakılıyor.

20- Türkiye'de 150 bin aile kaçak elektrik kullanıyor.

21- Kişi başına yıllık gelirde dünyada 93. sırada olmamıza rağmen, kişi başına tüketimde dünyada 1 numarayız.

- Adil Öğretmen IMF'ye gönderdiği mektupta "Türkiye'de, devletin ve halkın yaptığı israfa ABD Hazinesi bile dayanamaz" diyor ve "işte onlar" diyerek Türk halkıyla ilgili "çarpıcı" açıklamalarda bulunuyor.

- Nüfusun yarısı gecekonduda yaşamaktadır.

- Nüfusun yüzde 10'u tuvaletsizdir.

- Diş macunun tüketimi İngiltere'de kişi başı 450 gramken, Türkiye'de 48 gramdır.

- 1.5 milyon çocuk astım hastasıdır.

- 13 milyon kişi icralıktır.

- Her 5 kişiden biri ruh hastasıdır.

- Her 5 kişiden biri mahkeme ile uğraşır.

- Türkiye'de üretilen 120 milyon ekmeğin 22 milyonu çöpe atılır.

- Dünyada enflasyonu yenemeyecek tek ülke Türkiye'dir.

- Türkiye yoksullukta dünya dördüncüsü, rüşvette ise ilk sıradadır.

Adil Öğretmen'in mektubuna ekleyecek bir şey var mı?

CAN AKSIN

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu