İnternet'e aşina olanlar bilecektir: Umumun bilgisine açık bir e-mail adresine sahipseniz, "kafadan" yandınız, her gün adresinize akan ilgili-ilgisiz yüzlerce mesaja, iletiye, reklama muhatap olmak zorundasınız.

Kimi önyargılı ve kütür kütür cehalet kokan iletileri okuyup, "buna değer" dediklerinize cevap yazmak da cabası...

Akıllı uslu mesajlar da geliyor tabii.

Okuduğunu dosdoğru anlayan, karşı çıkarken bile nezaketi elden bırakmayan insanlar...

Yok değil.

Sayıca az olsalar da, var.

Beni rahatsız eden, tanımadığım, bilmediğim, tanımak istemediğim insanların grup yazışmalarını "replay" edip posta kutumu "muhasara" altına almaları.

Çoğunu "delete" ediyorum ama, yetişmek mümkün değil. Bu bile başlıbaşına bir mesai gerektiriyor.

("Sivil-anayasa"cıları bunun dışında tutuyorum; çünkü ben kaşındım.)

Hele, o onlarca, yüzlerce haber portalından akan tartışma, soruşturma, anket sonuçları...

Siyasette kimi görmek istersiniz, tekel ürünlerine yapılan zamları nasıl karşılıyorsunuz, medyanın sermaye gruplarının çıkar çatışmasına alet olmasına ne diyorsunuz, vs...

Seyrek de olsa, "faydalı" bilgiler de geliyor.

İşte bunlardan biri:

Adı sanı duyulmamış bir haber portalı, "Son günlerde en çok nelere kızıyorsunuz?" başlığı altında bir inter-anket düzenlemiş.

Bilgisayar kullanan 8317 sevgili arkadaşımız da cevap vermiş.

314 kişi tekel ürünlerine yapılan zamlara, 2377 kişi sonuçlanmayan yolsuzluk dosyalarına, 224 kişi doların normalin üzerinde seyretmesine, 15 kişi bir türlü gelmek bilmeyen IMF ve Dünya Bankası kredilerine, 43 kişi Mehmet Ali Erbil'e 93 kişi Afganistan savaşının Türkiye'nin en önemli meselesi haline gelmesine kızıyormuş.

Sıkı durun...

Bütün bunları "normal" karşılayan 3581 kişi de (muhtemelen Fenerbahçe'li bunlar) tuttukları takımın kötü sonuçlar almasına kızıyormuş.

Tabi bu arkadaşlarımız Türkiye'nin dünya enflasyon liginde Sudan'dan sonra (yüzde 103) ikinci olduğunu, Türk Vergi Sistemi'nin bugüne kadar 102 defa değiştirildiğini, toplanan vergilerin yüzde 51'inin sabit gelirlilerden alındığını ve yüzde 66'sının iç borç faizlerine gittiğini, Türkiye'nin kişi başına 16 dolar ile "bilgi teknolojisi" harcamalarında Avrupa sonuncusu olduğunu, 63 milyon nüfusa karşılık üniversitelerimizde yılda 3 bin 774 bilimsel makale yayınlandığını (Bu rakam İsrail'de 6 milyon nüfusa karşılık 9 bin 167, Hollanda'da 16 milyon nüfusa karşılık 19 bin 598'dir) hiçbir zaman bilmeyecek.

Mustafa Denizli'nin Fenerbahçe'de kalıcı olup olmadığı, Hülya Avşar'ın kızının ismi, Jennifer Lopez'in kiminle beraber olduğu, Biri Bizi Gözetliyor evinde en son kimin elendiği çok daha önemli.

Ben de işte son günlerde en çok bunlara kızıyorum.

MEHMET E. YAVUZ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu