İlk yarı sağ yumruğu olmayan solak boksörler gibi topu devamlı tek kanatta taşıdık. Kanatlar işlemedi... 2 kişinin markajında olan Hakan, sağa sola öldürücü deparlar atmasına rağmen hava toplarını alamayarak pek etkili olamadı.

Tayfur, hemen hemen her topu keserken rakibe teslim etti. Emre ise kendisinden hiç beklenmeyecek şekilde çok kötüydü. Ayrıca Yıldıray'ın topu ayağından erken çıkarmayışı da Millilerimiz'e boş alan bırakmayan İsveçliler'in işine yaradı.

Pozisyonu olmayan ilk yarıda 39. dakikada Fatih'in çabukluğu olmasa golü kalemizde görebilirdik. Tabii bütün bu olumsuzluklar beklenen golün gelmesini gecektirdi.

Bu yarının tek coşkulu hareketi 25. dakikada seyircilerin Basketbol Takımımız'ın Hırvatistan'ı yenmesi haberiyle oluştu.

İkinci yarı iki mutlak golü önlemesinden sonra Şenol Güneş'in yaptığı çok olumlu değişiklikle takımımız aniden vites değiştirip hız kazandı. Ve Arif'in sağdan yaptığı çok güzel ortaya aynı güzellikte kafa vurang golcümüz Hakan'la o dakikaya kadar beklenen gole kavuştuk.

Zaten istatistiklerin dediği gibi Hakan golü atınca en azından yenilmeyiz inancı Milli Takım'ı coşturmaya yetti. Ve sağlı sollu akınlarla İsveç kalesinde üstüste tehlike yaratmaya başladık.

Tam grup liderliğine ulaşarak Dünya Kupası'na doğrudan gideceğimize inanmışken İsveç'in son dakikalarda gelen ardarda golleri ümitlerimiz baraj maçına taşıdı.

HÜROL BİLAL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu