|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Her ülkede 'Bilderberg üyesi' olmak 'dünyayı yönetenler' arasına girmek demek; bizde ise 'Bilderbergçi olmak' pek matah bir şey değil... Başka yerlerde 'Bilderbergçi' oldun mu, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, genel yayın yönetmenliği gibi önemli görevler için önün açılıyor. Bizde ise, 'Bilderbergçi' olanlar her türlü ilerleme şanslarını yitiriyorlar; makamlarını kaybeden, hatta cezaevine düşen Bilderbergçiler var... Beni mahkemeye veren 'Bilderbergçi' bile çıktı... Geçmişte böyle değildi. Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit'in siyasi hayatlarında 1975'te Çeşme'de yapılan Bilderberg toplantısına katılmalarının 'olumlu' etkileri olmuştu. Mesut Yılmaz da öyle; 1990 yılında New York'taki toplantıya katıldıktan sonra ANAP'a lider, ülkeye başbakan oldu... Kendime pay çıkartmak gibi bir niyetim yok; ancak 1990 sonrasında, Türkiye'nin Bilderberg üyeleri çaptan düşüyorlar... Cem Boyner katıldı Bilderberg'e, siyasi hayatta başarılı olamadı. Dinç Bilgin'in "Türkiye'nin en büyük medya patronu" haline dönüşmesi beklenirdi, Kartal Cezaevi'ne düştü... Merkez Bankası'nın eski başkanı Gazi Erçel'den "Geleceğin başbakanı" diye söz ediliyordu; başına gelenleri biliyorsunuz... Hürriyet Ankara temsilcisi Sedat Ergin Bilderbergçi olunca, "Genel yayın yönetmenliğine getirilir" beklentisi doğmuştu; onun talihi de o istikamette yürümedi... Bu arka-plan yüzünden, bu yılki Bilderberg toplantısını, "Acaba bu yıl Türkiye'den kimleri dâvet edecekler, kimler katılma cesareti gösterecek?" merakına konu yapmamı yadırgamazsınız herhalde... Bu yıl, Bilderbergçiler, 24-28 Mayıs tarihleri arasında, İsveç'in batı kıyısı Göthenburg kenti yakınlarındaki Stenungsund adasında toplandılar; toplantının yapıldığı otel, her zaman olduğu gibi, Bilderberg dışı konuklara kapatıldı. Toplantıda her ülkeden yine çok önemli kişiler biraraya geldi ve dünyanın bundan böyle alacağı biçim konusunda kararlara ulaştı... En zayıf katılım Türkiye'dendi; Gazi Erçel dördüncü kez katıldı Bilderberg'e... Daha önce dışişleri müsteşarı sıfatıyla Bilderberg'e katılmış Özdem Sanberk emeklilik sonrası TESEV'in direktörü olmuştu; o da bu sıfatıyla katıldı Göthenburg'daki toplantıya... Bu kadar. Öyle anlaşılıyor ki, bu yıl dâvet edilen 'esas oğlanlar' toplantıdan uzak durmayı yeğlemişler... Bence haklılar da: Başka ülkeleri bilmem, ama Bilderberg toplantıları, son on yıldır Türkiye'den katılanlara pek uğurlu gelmiyor... İngiltere'den Margaret Thatcher ve Tony Blair, başbakanlığa yükselmeden önce Bilderberg toplantılarına katılmışlardı. Jimmy Carter, George Bush ve Bill Clinton da Beyaz Saray yürüyüşüne Bilderberg toplantılarından sonra başladılar. Bilderbergçiler, aralarına katılan bu politikacıları 'yükseltilmeye değer' bulmuş olmalılar ki, çok kısa süre sonra, herbiri gelmek istedikleri makama yükseldiler... 'Bilderbergçi' Thatcher'in en sevildiği dönemde ve iktidarının 11. yılında koltuğunu kaybetmesinin sebebi de Bilderbergçi... Bunu, Guardian gazetesinin pazar ekinde (28 Mart 2001) çıkan Bilderberg konulu yazıdan öğrendim. Bilderberg'e kimlerin katıldığını ve içeride neler konuşulduğunu dünyaya duyurmayı 30 yıldır kendine görev edinmiş Amerikalı gazeteci Jim Tucker, İngiliz meslektaşa, "Thatcher iyilerden" demiş ve eklemiş: "Bir partide kendisiyle karşılaştığımda, 'Bilderbergçiler tarafından reddedilmek nasıl bir şey?' diye sordum; Thatcher, kulağıma, 'Bilderberg tarafından reddedilmek onurdur' diye fısıldadı..." Jim Tucker'a göre, Thatcher, başbakanken, Bilderbergçi dostlarının "Kraliyet yönetimine son ver" baskılarına direndiği için gözden düşmüş... Bilderberg ihya edebildiği gibi, gözden düşürüp rezil hale de getirebiliyor insanı... Dünyanın en zengin işadamları, bankacıları, medya patronları, gazete yöneticileri, siyasiler ve merkez bankası başkanları biraraya geldiklerinde, istediklerini gerçekleştirebilecek bir güç ortaya çıkar elbette... Sanıyorum, Gazi Erçel, "Türkiye Merkez Bankası'nı istediğiniz özerkliğe kavuşturan yasa çıktı" müjdesini vermek üzere, son kez olarak, katıldı bu yılın Bilderberg'ine... İngiliz bankacı Martin Taylor Bilderberg sekreteri. "Toplantıda NATO'nun geleceğini konuşacağız" demiş gazetecilere. Kısa bir açıklama yapıp, savunma, verimlilik, tarım ve küreselleşme konuları yanında Avrupa, Rusya, Çin, Japonya ve Ortadoğu'yu da konuşacaklarını duyurmuş. Tahminim, bu yılın toplantısında, yolsuzluk konusunun da tartışıldığı... Bu tahminimin altında, Türkiye'de yolsuzluklarla mücadele konulu araştırmaları yürüten TESEV'in direktörü Özdem Sanberk'in dâvet edilmesi yatıyor. Gazi Erçel hangi müjdeyi vermek için katılmış olursa olsun, kendisini önceki toplantılardan tanıyan Bilderbergçi dostları, şu yakınlarda başına gelenlerden haberdarlar mıydı? Devalüasyon kararını önceden bildiği için TL'deki parasını dolara çevirdiğini, başkanı olduğu Merkez Bankası'nın, bazı bankalara, bir gün sonra devalüe edilecek TL'sı karşılığı dolar sattığını ve bu işlemin dört milyar doların üzerinde olduğunu biliyorlar mıydı? Yargıtay Cumhuriyet başsavcısının bu yüzden peşinde olduğunu? Bilderberg'in diğer ülkelerde durumu ne acaba? Orada da çaptan düşüyor mu yoksa?
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |