T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
"Yeni oluşum"arayışları

Siyaset yoğun bir "yeni oluşum" arayışı içinde. Çünkü üç gerçek var: 1. Seçmenlerden yüzde 32'lik bir bölümü mevcut partilerden "hiçbiri"ni tercihe layık bulmuyor. 2. Mevcut partilerin tümü baraj rakamı olan yüzde 10'lar civarında dolaşıyor. En çok oy alan partinin oy yüzdesi 18 Nisan seçimlerinde yüzde 22'lerdeydi, şimdi onun oyu da yüzde 10 çevresine inmiş durumda. 3. DSP'nin Ecevit sonrası derin bir belirsizlik taşıyor.

İktidar zayıflıyor, muhalefet güçlenmiyor, DSP sisler bulvarında...

Bu, siyasete yönelik umutsuzluk demek, geleceğe dönük derin siyasi kriz potansiyeli demek.

Bu vasatın getirdiği zaruri sonuç, arayış... Arayışın adı da önce Tayyip Erdoğan çevresinde başlayan, onun yasaklılığı sebebiyle FP içinde yeni isimler bulan "Yeni oluşum" klişesi ile ifade ediliyor.

İlginçtir FP, henüz RP döneminde ve Erbakan eliyle başlattığı "yenilenme - Türkiye partisi haline gelme - açılma" sürecini, şimdilerde, hem de Refahyol ve 28 Şubat gibi iki sıcak tecrübeden sonra, hem de ana muhalefete büyük sorumluluk düştüğü ve iktidar alternatifi olmasının beklendiği bir zamanda "Yeni oluşum"a tepki sebebiyle gündemden çıkarmış gözüküyor.

Ancak başka "yeni oluşum" arayışları peşipeşine devreye giriyor.

İlhan Kesici, hele ekonomik sorunların derinleştiği bir ortamda kendi varlığını tv ekranlarında halkın anlayacağı dili bularak ağırlıklı biçimde hissettiriyor. Belki de içinden "Neden Kemal Derviş, neden ben değil!" sorularını soruyordur. Belki de uluslar arası camiaya güven verici bir yakınlık sağlayamadığı için kahrediyordur!

Eski Cumhurbaşkanı Demirel'in gönlünde, ilerlemiş yaşına rağmen bir "Yeni oluşum" heyecanının depreşmediği söylenebilir mi? Ve Demokrat Türkiye Partisi'nin "siyasi emekliler" klübünde bir ikinci bahar ümidi yok mudur?

"Yeni oluşum" arayışının en belirgin heyecanı, Baykal'ı yeniden siyaset arenasına çekmiş ve CHP'yi dizayn etmeye yöneltmiştir.

Baykal hareketinde tüm siyasi kadrolardaki zaaftan daha etkili olan bir gerçek var: DSP'nin akıbeti. Ecevit sonrası DSP ne olacak, DSP'deki sol oylar ne olacak? Bu miras sorununun DSP içindeki hesaplaşmalar kadar CHP'yi de ilgilendirdiği açık.

İşin ilginç yanı böyle sağı solu toparlamaya yönelik Baykal hareketi, gene CHP içinde bir başka "Yeni oluşum"un tetikleyicisi olmuştur.

Baykal'ın hareketinde, "içi henüz doldurulmamış" da denebilecek, "yeterince içselleştirilmemiş" diye de eleştirilebilecek, "klasik CHP'ye karşı yeterince özeleştiriden süzülmemiş" diye de değerlendirilebilecek bir "yenilenme - açılım" arzusu gözlenmektedir.

Baykal tepkisi, "alternatif CHP"yi ya da bir başka ifadeyle "Hakiki CHP-Öz CHP"yi de gene "Yeni oluşum" formatında üretme seyrini başlatmıştır. Bu hareketin de "Yeni oluşum" formatında devreye girmesi ilginçtir, çünkü eski genel başkanlar, Mehmet Moğultay, Fikri Sağlar, Ercan Karakaş gibi eskiden beri CHP'li olan isimler, "Eski CHP"nin Baykal tarafından "deforme-revize edildiği, sağcılaştırıldığı, ilkelerinden koparıldığı"görüşünden yola çıkarak, bir tür "eskiye dönüş" ü seslendirmekte, bunu da "yenilik" olarak sunmaya çalışmaktadırlar.

Şu anda Baykal'ın çıkışı, toplumdaki "yeni oluşum" beklentilerine karşılık vermek üzere planlanmış, samimiyeti sorgulanacak bir "pazarlama harekatı" olarak gözüküyor, ötekilerinki ise, Baykal ve kliği ile birlikte gelen CHP'deki alan daralması karşısında bir alan arayışı... Üstelik "fundamentalist - kökten CHP'ci" bir alan arayışı... Oy alanı açısından tanımlamak söz konusu olursa, DSP'dekiler de dahil sol oyları paylaşma girişimi...

Bütün bunların yanında, derin güç odaklarının gündeminde de "geleceğin siyasi yapılanması"nın bulunması tabiidir. Belki o talepler de bir "yeni oluşum" kisvesi içinde gündeme gelecektir.

Bu denklemin içine şimdi bir ismin daha girdiği bellidir: Kemal Derviş. Siyasete yabancı olmayan bu ismin, ilk demeçlerine "Allah'ın izniyle..." ifadesini yerleştirerek Türkiye siyasetinin nabzını yakalama istidadını göstereceğinin ilk işaretlerini verdiğini düşünmek fazla müşkülpesentlik mi olur? Bazı siyaset üretim odaklarında "Özalvari" bir çıkışın "sol versiyonu"nu görmek mümkün mü Derviş'in kimliğinde? Önümüzdeki ekonomik krizi çözme günlerini bir performans sınavı olarak mı görmek gerekir?


12 Mart 2001
Pazartesi
 
AHMET TAŞGETİREN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED