T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Değişti... Değişmedi... Değişti...

Yargıtay Cumhuriyet başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, Ak Parti liderine hitaben, "Değişmediysen, hukuk bu işe müdahale eder" dediğini okumasaydım (Sabah, 28 Nisan 2002), "Tayyip Erdoğan ve değişim" konusuna yeniden girmeyi düşünmeyecektim. Aynı konuşmada, başsavcının, "Hukuk da siyasallaşmayacak" ve "Siyasi düşünce biçiminde değişim olup olmadığını seçmen takdir eder; hukuk ise siyasi eylem ve söylemlerini takip eder" gibi başka 'doğru' sözleri de yer alıyor.

Tayyip Erdoğan'ın sekiz-on yıl öncesine ait konuşma kasetleri birbiri ardına piyasaya sürülmeye başladı. Önce, 1992 tarihli Rize, ardından 1993 tarihli Almanya konuşmaları gündeme geldi; şimdi de on kadar kasedin varlığından söz ediliyor. Bunların da, Erdoğan'ın İstanbul büyükşehir belediye başkanı seçilmesinden önceki döneme ait oldukları anlaşılıyor.

Oysa, Tayyip Erdoğan için belediye başkanlığına seçilmesi (1994) önemli bir dönüm noktası. O güne kadar il başkanı olduğu partinin sözcülüğünden öte bir tavır beklenemeyecek Erdoğan, belediye başkanı olunca, iki önemli özellik kazandı: Türkiye'nin beşte biri büyüklüğünde, devlet bütçesinin yirmide biri kadar para harcayan en büyük ilin en sorumlu kişisi olarak icraat yaptı ve her eğilimden, her düşünceden on milyon insana hizmet sundu.

1994 öncesinin il başkanı sıfatıyla 'parti sözcüsü' durumundaki Tayyip Erdoğan ile Türkiye siyaset gündeminin yakından izlediği belediye başkanı Tayyip Erdoğan arasında çok önemli farklar meydana geldiği görülüyor. Seçimi öncesinde başlatılan partizanlık, ayırımcılık, yasakçılık beklentilerini silen dört yıllık bir icraat dönemi yaşattı Erdoğan; söylemi de yumuşadı. TCK 312. maddeden mahkum olmasına sebep Siirt konuşması ile başkanlığın kendisinden cebren alındığına inandığı günlerde yaptığı konuşmalar incelenecek olursa, 1994 öncesi kasetlerin sergilediği kişilikten epey 'farklı' bir Erdoğan portresi ile karşılaşılır.

"Gerçekten değişti mi?" sorusuna muhatap edilen Tayyip Erdoğan'daki değişimin, yerel sorumluluk üstlendikten sonra başladığını düşünmek yanlış olmaz. İkinci değişimi de, FP'nin kapanmasının yol açtığı süreçte, arkadaşlarıyla birlikte ülkenin bütününü kucaklayacak bir parti arayışına girmesiyle başlatmak mümkün. Yerelden ulusala yükselen politik arzu, Erdoğan'ı, temel kabullerini yeniden gözden geçirmeye sevk etmişe benziyor.

Başsavcı Kanadoğlu'nun, "Siyasi düşünce değişimini seçmen takdir eder" cümlesi, Tayyip Erdoğan'ın iki kademeli değişim sürecine uygun düşüyor. 1994 öncesinin, askerle, devletin lâik, demokratik yapısıyla, başka çizgide siyaset yapan partiler ve politikacılarla, hatta bazı tarihi kişilerle sorunu bulunan bir çizgi, üstlendiği sorumlulukların getirdiği kendini sorgulama ve bastığı zemini yeniden değerlendirme sonucu, bugün epey farklı bir yerde duruyor. Geçmişte beraber yürüdüğü kişiler ve kendisine oy vermiş bazı seçmenler ile bugün değişik platformlarda Tayyip Erdoğan... Dünkü çizgisine rağbet etmeyecek niceleriyle birlikte kurdu partisini, yeni sorumluluklar getiren bir seçmen kitlesine hitap ediyor...

Bazı siyasi rakiplerinin, sekiz-on yıl öncesine ait kasetler ortaya çıktıkça, o kasetlerdeki konuşmalar sanki dün yapılmış gibi, "Gördünüz mü, hiç değişmemiş" bilgiçliğine sapmaları iyi niyetli olmayan bir davranış. Gerilimden beslenenler, "Değiştim ve önceki dönemlerde sarf ettiğim bazı sözler bugün beni utandırıyor" diyen siyasi rakiplerini 'değişmemiş' göstererek, ülkeyi her zaman istim üzerinde tutmaktan medet umuyorlar...

Dünyada da köklü değişim ve dönüşümlerin yaşandığı, her yerde insanların duruşlarını gözden geçirme ihtiyacı hissettikleri son on yıl içerisinde, iki kademeli (1994 ve 1999) bir değişimi kişiliğinde yaşamış olan Tayyip Erdoğan ve ekibini geçmiş sözleriyle yargılamak insafsızlıktır. Başsavcının dediği gibi, 'siyasi değişim' hakkında seçmenlerin takdirini beklemek gerekiyor...

Herkesin olduğu kadar Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının da 'değişme hakları' var.


29 Nisan 2002
Pazartesi
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED