T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Ancak masallardaki prensler mutlu olur!..

Bir "medyatik prenses" daha öldü.. Dün 71 yaşındayken hayata gözlerini yuman, Kraliçe Elizabeth'in kardeşi Margaret, 1960'ların ve 1970'lerin "Lady Diana"sıydı..

Çünkü prenseslerin de mutsuz olabileceğini, evli adamlara aşık olabileceklerini ve kendilerinden çok küçük erkeklerle fiziki aşk ilişkisine girebileceklerini, medyanın ve özellikle paparazzilerin gözleri önünde, kanıtlamıştı.

O çocuk masallarının, "Pamuk Prenses"in, "Uyuyan Güzel"in filme alınmalarında, "son", evlilikle gelir.. 1001 Gece Masalları'ndaki gibi bir düğünle evlenirler filmin sonunda prenses ve prensler..

Oysa ben hep, "son"dan sonrasını merak ederim..

Acaba "Uyuyan Güzel", prensle evlendikten sonra mutlu olmuş mudur?.. Prens evlendikten sonra, "çok pasaklısın" veya "yemekler iyi olmamış" diye kavga çıkartmış mıdır?

İşte önce Prenses Margaret, sonra da Lady Di, bu "son"dan sonraki olanları, bir masal dünyasından, gerçek dünyaya aktardılar..

Ben Prenses Margaret'i ilk defa, 1961'de yakından gördüm..

İngiltere'de bir fabrikada işçi olarak çalışarak, yaz tatilini geçiriyordum.. Stroud diye bir sanayi kasabasıydı Londra'nın Batısı'nda bulunduğum yer.

Bir hafta sonunda, yakındaki Cheltnam şehrine gitmiştim.. Caddede yürürken, karşıdan Prenses Margaret, beraberinde bir kalabalıkla çıkageldi. Herhalde, bir hastahaneyi falan ziyaret ediyordu..

Hoş, alımlı, kısa boylu, güleryüzlü bir genç kadındı.. Hep tebessüm ediyordu..

Demek o zaman 31 yaşındaymış..

Onun mutsuz biten aşk hikayesini, herkes ve bütün dünya gibi ben de bildiğim için, yüzünde mutsuzluğun izlerini aramıştım..

Öyle birşey görmediğim için şaşırmıştım..

1950'lerin başında, evli olan bir İngiliz savaş kahramanına, savaş pilotu Peter Towsend'e aşık oldu Prenses Margaret.. Ama "Saray" onun evli bir adamı boşatmasına ve evlenmesine izin vermedi.

Yani boşu boşuna evini yıkıp ayrıldı Towsend..

Margaret, Towsend'in ikinci evliliğini Belçika'lı bir kadınla yaptığı 1959'a kadar, ümitle bekledi.. "Prenses" olmaktan vazgeçmeye hazırdı..

Towsend'in evlilik haberi gelince, o da gitti 1959'da bir fotoğrafçı ile (Anthony Armstrong-Jones) ile evlendi..

Dedikodularla, çılgınlıklarla dolu 16 yıl süren bir evlilik yaşadılar. Bu dönemde Prenses Margaret'in arkadaşı olan yazar Robin Douglas-Home'in intiharı ve adı bir cinayete karışan aktör John Bindon'un hikayeleri dilden dile dolaştı.. Dünyanın her gazetesinde haber oldu.. Evliliklerinin son 8-9 yılı, Prenses ve kocasının kavga haberleriyle de basına konu oldu..

Demek ben Prenses'e sokakta rastladığımda, henüz evliliğinin cicim-aylarını yaşıyormuş..

Boşanmadan hemen önce aşık olduğu, kendisinin neredeyse yarı yaşındaki Roddy ile birlikteliği de, daha sonra Lady Di'nin aşkları gibi basına sermaye olacaktı..

Prenses Margaret, 1990'lı yıllarda, Çiğdem-Haldun Simavi'nin konuğu olarak, Göcek'de mavi yolculuk yapmayı, adeta alışkanlık edinmişti..

3-4 yıl önce Güney Fransa'yı gezerken geçtiğim bir köyde, Prenses'in gençlik aşkı Yüzbaşı Towsend'in öldüğü güne kadar bir inziva hayatı yaşadığını öğrenmiştim..

İşte bu da, çağdaş prenses masalıydı..

Yani filimler, hep evlilikle ve mutlulukla bitmez prenslerin ve prenseslerin dünyasında..

ŞAKA

Ya duymadıysa?

Zorunlu deprem sigortası yaptırmayanlara 8 ay süre verilecekmiş.. 27 Ocak 1999 sonrası yapılan ruhsatsız binalar sigortalanmayacakmış..

Alınan bu kararlardan, inşallah "Deprem"in de haberi vardır!..

KESİCİ'NİN DAVETİ

Prof. Bernard Lewis'le beraberdik!..

Binhan-İlhan Kesici'nin evlerinde, önceki gün tarihçi-türkolog ve Orta Doğu uzmanı Prof. Bernard Lewis vardı..

Bu gerçekten değerli ve önemli kişinin ziyaretini, dostları ve basından arkadaşları ile cömertçe paylaştılar Kesici'ler..

Yıllardır tanıdığım, bütün kitaplarını okuduğum Prof. Lewis'le beraber olmak fırsatını bir kez daha elde ettiğim için, İlhan Kesici'ye teşekkür etmeliyim..

Bir keresinde bize gelmişti Bernard Lewis..

Fuzuli'nin "Su Kasidesi"nin gazelleştirilmiş şeklini, disk-çalara koydum..

"Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlare su.."

Prof. Lewis sonuna kadar dinledi.. Ve kasideyi önce Azeri ağzıyla, sonra Farîs'i üslûpla, baştan sona ezbere okudu bana..

İlhan Kesici'deki beraberliğimizde, bu olayı hatırlattım.. Hemen yine okumaya başladı Fuzuli'den beyitleri..

Özetle, insanın hayatında güzel geçmiş saatler, geceler vardır..

Prof. Bernard Lewis'le birlikte, Kesiciler'in evindeki gece de onlardan biriydi.. Bütün konukların yüzünde mutluluk ifadesi vardı..


10 Şubat 2002
Pazar
 
MEHMET BARLAS


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED