|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Başkent'te kulüp dramı! Çubukspor Başkanı Mustafa Gökmen, tarlayı andıran stadları ile İkinci Lig'de mücadele edecek olmalarından dolayı üzgün.
Başkent Ankara'da adeta bir kulüp dramı yaşanıyor. 1952 yılında kurulan ve 43 yıl aradan sonra ilk defa İkinci Lig B Kategorisi'ne yükselen Çubukspor'un ne stadı var, ne tribünü, ne de soyunma odası. Bir çok amatör takımın bile daha iyi imkanlarda mücadele ettiği günümüzde, 2. Lig takımının içinde bulunduğu bu durum içler acısı. Bütün imkansızlar içinde 3. Lig'den çıkmayı başaran ve her yıl katıldığı Türkiye Kupası'nda tur atlama başarısı gösteren Çubukspor yardım bekliyor. Zemininde dranaj olmadığı için en ufak yağmurda gölet haline dönüşen Esenboğa Hava Limanı'nın yanındaki stadlarında maç yapmak zorunda kalan Çubuksporlu futbolcular, soyunma odası olmadığı için de, 5 dakikalık mesafede bulunan spor salonunda soyunarak maça çıkıyorlar. TEK'in elektrik direkleriyle yapılan tribün de bir facianın habercisi gibi. Maç haricinde çevre halkının inek otlattığı bir stadda, aynı çileyi şüphesiz rakip takımlar da çekiyor. Seyirci desteğine rağmen iş adamları ellerini Çubukspor'dan çekince bütün yük Belediye Başkanı Mustafa Gökmen'e kalmış. Gökmen de "Belediye'nin parasını spora harcıyorsun" diyen mualiflerinin tepkisi altında. Sarı-lacivertli takımda diğer bir ilginç olay ise futbolculara verilen ücretler. Transfer olan bir futbolca en az 1, en fazla 10 milyar alabiliyor. Mustafa Gökmen, devletin spor salonu için verdiği 100 milyar ile salonu kısmi olarak onardıklarını belirterek "Çubuk Stadı için 200 milyara ihtiyacımız var. Bu parayı temin edebilirsek, ben de Belediye'ye ait ne kadar imkan varsa ortaya koyup, bu enkazı ortadan kaldırırız" diye konuştu.
|
|
|
|
|
|
|