AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
"Kapa çeneni dalkavuk!"

CNN muhabiri, Saddam'la röportaj yapabilmiş tek ABD muhabiri olmanın gururu ve emniyeti içinde sorularını sıralıyor Saddam'a. Saddam tarafından belirlenmiş mütercimler Saddam'ın söylediklerini İngilizce'ye aktarıyor. Bir ara Saddam mütercimin sözünü kesiyor ve "Ben Bush demedim sayın Bush dedim. Biz düşmanımıza bile sayın deriz" diye ilave ediyor. Onun bu ilavesine CNN muhabiri "İngilizce anlıyorsunuz..." diye iltifat ederek karşılık veriyor. Saddam "Anlıyorum fakat maalesef konuşmam akıcı değil" diyor. CNN muhabiri ev ortamında okul öncesi çocuklara, hadi amcalara teyzelere bir şiiri oku diye onurlandırılmış bakışı Saddam için ödünç alıyor ve "Bir, iki İngilizce kelime söyleyin. Sizin seçtiğiniz kelimeler olsun" diyor. Saddam "Bizim dilimiz Arapça'dır" diyerek Sam Amcanın, bütün çocukların amcası rolündeki muhabirinin teklifini red ediyor.

Muhabir intikamını, röportajın arasına yerleştirilmiş röportajı yorumlayan bölümlerde almakta gecikmiyor. "Burada sayın ilavesi yapılıyor ama Bağdat'ın resmi yayın organı kimliğindeki gazetelerde Bush'un adı "yılanın oğlu."

II.

CNN muhabirine yapılan tercümeyi Bush'a sayın Bush demediği için Saddam kese dursun... Onun adamı 5.3.2003 Tarihinde İslam Konferansı teşkilatının Katar'ın Dohar şehrinde gerçekleştirdiği olağanüstü zirvede Kuveyt Dışişleri Bakanının da yardımıyla resmi bir toplantıyı romen tarzı mahalle kavgasına çeviriyor.

1991 Körfez Savaşı öncesinde de Irak ve Kuveyt heyetleri birbirine silah çekmeye kadar gitmişti. Bütün dünyada, bütün dinlerden vicdan sahibi insanlar ayağa kalkmış "Savaş olmasın" gösterileri yaparken aşağıdaki dalaşmayı yapan "Müslüman devlet adamı" profilini hafıza albümünüze lütfen yerleştiriniz.

Irak Devrim Konseyi Başkan Yardımcısı İzzet İbrahim el-Duri: (Kuveytlilere hitaben) Casus!

Kuveyt Dış İşleri Bakanı el Sabah: Kapa çeneni maymun!

İzzet İbrahim el Duri: Kapa çeneni dalkavuk, Amerikan ajanı, maymun. Allah belanı versin!

İzzet İbrahim'in ve Sabah el Duri'nin kullandığı bu üslup ne devlet geleneği olan bir ülkenin yetkilisinin ağzına alacağı üsluptur ne de İslami terbiyeye riayet eden birinin kullanacağı üslup. Bush derken "sayın" demeyi ihmal etmeyen zihniyetin, Müslüman kardeşine muhabbet damarı ile bağlı olması, siyasetin muhabbeti engelleyen cephesinde ise hiç olmazsa nezaket dilini koruması gerekmiyor mu?

Murathan Mungan bir tv programında dünya çapında edebiyatçımız, bilim adamımız, sanatçımız olduğu halde siyasetçimiz yok tespitini yapmıştı. Dünya çapında siyasetçimiz neden yok? Bunu tartışmadığımız sürece İslam Ülkeleri Zirvesindeki "maymun suratlı" krizine benzer krizler daima olacak. Çünkü Müslümanlar ne dinlerinden aldıkları güç ile muhabbet dilini koruyup kullanabiliyor ne de devlet geleneğinin mesafeli, saygın, soğukkanlı üslubunu.


14 Mart 2003
Cuma
 
FATMA K. BARBAROSOĞLU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED