Kimi psikolojik rahatsızlıklar, kimi maddi sıkıntılar, kimi de aile baskısı ile evden kaçarak, kayboluyor. Sebep ne olursa olsun sonuçta ülkemizde her yıl 5 bin insan kayboluyor ve AB'ye girmeye hazırlanan Türkiye'de bu sorunu çözecek henüz önemli bir kurum yok. Kaybolan insanların bir kısmı bulunarak ailesine teslim edilse de önemli bir bölümü sokaklarda ya kaderine terk ediliyor ya da bir yerde ölü bulunuyor.

Soruna çözüm bulunmalı

Kayıpların bölgesel dağılımına bakıldığında, ilk sırayı yüzde 59 ile Marmara Bölgesi alıyor. Sadece İstanbul'da her yıl ortalama 2 bin kişi çeşitli nedenlerle kayboluyor. Kaybolan insanların yüzde 71'ini okuma yazma bilmeyen ve ilkokul mezunu insanlar oluşturuyor.Yapılan istatistiklerde, daha çok 15-30 yaş arası insanların kaybolduğu ortaya çıkıyor.

Bu yaşlar arasında kaybolan insaların oranı ise yüzde 55. Türkiye'de önemli bir misyon üstlenen (YAKAD)Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği Başkanı Zafer Özbilici, ortaya çıkan bu rakamların azalması için her ilde toplama merkezleri açılması gerektiğini savundu. Özbilici, sokaklarda kalan, kaybolmuş insanların bu merkezlerde toplanarak ailelerine daha çabuk ulaştırılabileceğini söyledi.1994 yılından beri yakınlarını kaybeden ailelerin tek adresi haline gelen YAKAD'a bugüne kadar 4 bin üzerinde kayıp başvurusu yapıldı ancak imkanların yetersizliği nedeniyle bunların sadece 850'sine ulaşılabildi.

YAKAD'ın kayıp insanları arayan tek dernek olduğunu belirten Özbilici, kendilerine destek verildiği taktirde daha çok insana ulaşabileceklerini belirtti. Dünyanın en büyük acısının insanın bir yakınını kaybetmek olduğunu hatırlatan Özbilici şöyle konuştu. "Kayıp yakınlarının yaşadığı dramı ve acıya son vermek için çok şeyler yapılmalı. Biz dernek olarak bütün inmkansızlıklara rağmen elimizden geleni yapıyoruz ancak yeterli olamayoruz. Bize sponsor olunursa intiernet ağıyla her yere ve herkese daha çabuk ulaşabiliriz."