T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 7 ARALIK 2005 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  Hayat
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Mehmet OCAKTAN

Bazı kadınlara karşı 'kadın düşmanlığı' mübah mı?

Türkiye gibi "ideoloji magandalığı"nın itibar gördüğü ülkelerde "kadın düşmanlığı" yapmak, bunu yapanlara ekstra bonus kazandırıyor. Farzedelim, bir gazetede köşe yazarı ya da yayın yönetmenisiniz. Böyle bir durumda, kadın haklarını savunuyormuş gibi yapıp, bazı kadınlarla ilgili olaylarda "ideolojik hileler" kullanarak o kadınlara karşı düşmanlığınızı gönlünüzce sergileyebilirsiniz. Hatta bu kadın düşmanlığı size, bazı muhitlerde itibar bile kazandırabilir. Yani, bu ülkede bazıları için bazı kadınlara karşı "kadın düşmanlığı" yapmak mübahtır.

Mesela geçtiğimiz hafta Hürriyet gazetesi, önce Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın yıllarca öğretmenlik yapmış eşi Semiha Hanım'ı kocasının bulunduğu masadan ayrı masada yemek yedi diye "alt kimlik-üst kimlik" alaycığı ile manşete taşıyıp, 'alt kimlik' yaftasıyla kadın düşmanlığı yaptı. Aynı hanımın, aynı program çerçevesinde aynı grupla birlikte yemek yediğini gösteren fotoğrafı ise görmezden geldi. Yani işine gelen fotoğraf karesi üzerinden ballandıra ballandıra 'kadın düşmanlığı' yapıp, işine gelmeyen fotoğrafı görünce sus pus olmak gibi bir şey...

Şu konuştuklarımız bile, gazetecilik adına ne utanç verici bir durum. Aynı mesleği icra ettiğiniz ve adına 'gazeteci' denen insanların bir bölümü, memleketin bazı kadınlarına karşı "ayrımcı" düşüncelerle yaklaşıyor. Doğrusu bunu, gazetecilik anlayışıyla değil, normal bir "insani duruş"la bile bağdaştırmak mümkün değil.

Dahası, aynı gazetenin yazar ve yöneticileri, bütün insani endişeleri bir tarafa bırakarak ve de bu ülkede bazı kadınları sanki yok farzederek bu "ayrımcılık" manşetinin bir gazetecilik olayı olduğunu söyleyebiliyorlar. Oysa biz, bu gazetecilik anlayışının çok değil daha bir yıl önce, tam tersi gerekçeyle Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın eşi Münevver Hanım'a karşı başlatılan "linç girişimi"ni nasıl alkışladığını çok iyi biliyoruz.

Hatta, ülkemizin dünyada eşine az rastlanır gazetecileri, bu olaydan bir "rejim sorunu" çıkarmak için epey gayret sarfetmişlerdi de, çok şükür başarılı olamamışlardı... Münevver Hanım'ın suçu, başörtüsüyle Cumhurbaşkanı'nı uğurlamaya gitmekti. Yani, bir insan olarak, bir kadın olarak kendi kimliği ile varolmak istemişti. Ama hayır, o bir kadın olarak en doğal "insani hakkı"nı kullanamazdı. Çünkü, o başörtülü bir hanım olarak başka kadınların sahip olduğu hakları kullanma hakkına sahip değildi.

Peki, 'gazeteci etiketi' taşıyan arkadaşların gazetecilik literatüründe bu ayrımcılığın adına ne deniyor acaba?

Eğer, kafalarındaki "ayrımcılık" duygularını aşamamış gazeteci arkadaşların bu konuda bir anlama sıkıntısı varsa, biz yardımcı olalım. Bunun adına, "kadın düşmanlığı" denir.

Ama "bazı gazeteci"ler gönüllerini ferah tutsunlar, bu konuda yalnız değiller, Cumhurbaşkanımız Sezer de aynen onlar gibi düşünüyor. Sezer diyor ki; "kadını erkeğin arkasında gören zihniyet yok edilmeli." Çok doğru, bu cümlenin altına aynen imzamı atıyorum. Ancak küçük bir sorun var, aynen Cumhurbaşkanı'nın cümlelerinde olduğu gibi bazı kadınları okul kapılarından, Çankaya kapılarından geri çeviren zihniyeti nasıl yorumlayacağız?

İnançlarının gereği olarak başlarını örtüp üniversite kapılarına gittiklerinde "irticacı", okuyamadıkları zaman "cahil" kabul ediliyorlar. Milletvekili olan eşleriyle resepsiyonlara katıldıklarında "rejim karşıtı", eşlerinden ayrı masalara oturduklarında "alt kimlik"le yaftalanıyorlar. Peki bu kadınlar ne yapsın?

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi