T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 8 ARALIK 2005 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  Hayat
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Ahmet KEKEÇ

Hasan Cemal niçin haklı?

Hâlâ okumadım. Satın aldığım gün şöyle uzunca bir karıştırdım. Sayfa düzeni, hurufat, ara başlıklar, dizin (indeks yani), görsel malzeme tam da beklediğim gibi. Buna bir de bazı arkadaşların "munkabız" olduğunu söylediği Hasan Cemal'in akıcı üslubunu ekleyin...

Budur işte!

Hasan Cemal'in böyle bir kitap yazması, kitabın Doğan Yayıncılık'tan çıkması, reklam ve tanıtım konusunda Doğan Grubu gazetelerinin olağanüstü gayret sarfetmesi, kimilerine göre "komplo"ydu.

Nitekim bir Cumhuriyet gazetesi yazarı, "laikliğimizin ve çağdaşlığımızın biricik koruyucusu" olan bu gazeteyi yıpratmak, gözden düşürmek, nihayetinde kapatılmasını sağlamak için böyle bir kitabın Hasan Cemal'e yazdırıldığını ileri sürüyordu.

Bir başka itiraz noktası da şuydu:

Niçin tanıtım yazılarında hep İlhan Selçuk ismi ön plana çıkarılıyordu? Hasan Cemal'in bu ağabeyimize karşı bilinçaltı bir düşmanlığı mı vardı? Oysa Hasan Cemal'in elinden tutup gazeteciliğe başlatan, ona köşe veren, genel yayın yönetmenliğine yükselmesini sağlayan İlhan Selçuk'tu... Doğan Grubu neden bu düşmanlığa çanak tutuyordu?

Müellif ve suçlamanın odağındaki yayın grubu ne düşünür bilmiyorum ama, bence Doğan Grubu işini yapıyor. Kitabın satışı, pazarlaması için elinden geleni ardına koymuyor. Bu gibi durumlarda "satış kaygısı" her zaman "ahlak", "vefa" ve "centilmenlik" ilkelerinin önüne geçer. "Niçin İlhan Selçuk?" sorusunun cevabı ise, kitapta yazılı. Çünkü İlhan Selçuk bu kitabın kahramanı. Tabii ki İlhan Selçuk olacaktı.

Hasan Cemal'in kitabını "uluslararası komplo"nun uzantısı olarak gören sadece Cumhuriyet gazetesi yazarları değil... Vaktiyle Cem Uzan adına Ankara'da gizli-kapaklı işler çeviren gazeteci arkadaşımız da böyle düşünüyor: Hasan Cemal'in kitabı etrafında dönen kirli polemik "sistemli bir çalışmanın" ürünüymüş. "BOP operasyonu çerçevesinde Türkiye'de iktidar yapılan" AK Parti üzerinden, "Atatürk Türkiyesi"nin simgesi olarak görülen her kuruma "belli bir plan dahilinde saldırılar" düzenleniyormuş. İlhan Selçuk'a reva görülenler de bu saldırının bir parçasıymış.

İlhan Selçuk Atatürk Türkiyesi'nin simgesi midir?

İlhan Selçuk'u eleştirmek, Türkiye Cumhuriyeti'ni eleştirmek midir? Sırf birileri böyle gördü diye, biz bu ismi konuşamayacak, tartışamayacak, yazdıklarını ele alamayacak mıyız?

Memlekette başka simge mi kalmadı?

Hasan Cemal, İlhan Selçuk'un bir "takıyye ustası" olduğunu, demokrasiden hazzetmediğini yazıyor. Böyle midir, bilmiyorum... Ama İlhan Selçuk'un, askerin siyasete müdahalesini hoş karşıladığını, çok partili sistemi "Osmanlı gericiliği" saydığını, YÖK'ün ortadan kaldırılmasını "demokrasinin yıkımıyla eşdeğer" gördüğünü biliyoruz.

Bir iddiası da şudur İlhan Selçuk'un:

1950 yılında tek parti dönemi sona ermiş, "karşıdevrim süreci" başlamıştır. Yeniden devrim sürecine girebilmemiz için ilerici güçlerin (yani ordunun) müdahalesi gerekmektedir

Tabii, askerin siyasete müdahalesini hoş karşılayan İlhan Selçuk'un toleransı her asker için geçerli değil... Mesela 27 Mayıs ve 28 Şubat'ı gerçekleştiren asker demokrasi getirmiştir, ama 12 Mart ve Eylül'ü gerçekleştiren asker faşizm getirmiştir.

Peki niçin İlhan Selçuk çıkıp açıkyüreklilikle, "Demokratik rejimlerde silahlı kuvvetler, devlet içinde devlet gibi davranmaz, davranamaz. Demokratik rejimlerde silahlı kuvvetler, bir siyasal partiymiş gibi davranmaz, davranamaz. Demokratik rejimlerde silahlı kuvvetler, siyasal alana bu kadar ayrıntısıyla girmez, giremez. Bu rejimi istikrarsız kılar. Bu istikrarsızlık, en başta ekonomi olmak üzere yaşamın birçok alanını zehirler" demiyor, diyemiyor.

Hasan Cemal bunu diyebildiği için haklı işte.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi