T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
E K O N O M İ 26 ARALIK 2005 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Türkiye’de kalmak için ABD ordusundan ayrıldı

Hiçbir yerde Türkiye’deki kadar uzun kalmadığını ve burada emekli olmaya karar verdiğini söyleyen Boeing Türkiye Başkanı Greg Pepin, “Arkadaşlarımın çoğu burada.Kaldığıma pişman olmadım” diyor.

Fatma
Çiftçi

Ankara’dan ayrılmamak için 18 yaşında girdiği ABD ordusundan ayrıldı. Emekli olup Boeing’e katılarak Türkiye’de kaldı. 17 yıldır Türkiye’de. Boeing Türkiye Genel Müdürü Greg Pepin, Türkiye’ye yerleşme kararının hiç zor olmadığını belirtiyor. “Amerika’da arkadaşım çok azdı, ama Türkiye’de çoktu” diyen Pepin, buraya yerleşmiş olmaktan dolayı da hiçbir zaman pişman olmadığını söylüyor. İstanbul’un dünyanın en büyüleyici şehirlerinden biri olduğunu, ancak Ankara’da yaşamayı tercih ettiğini anlatan Pepin, eşiyle birlikte kısa vadede ABD’ye dönme planları olmadığını da ekliyor. Pepin’le Ankara’daki yaşamını, Boeing’i ve Türk insanını konuştuk.

17 YILDIR TÜRKİYE’DEYİM

Sayın Pepin, üst düzey askeri görevlerde bulunduktan sonra, ailenizle birlikte Türkiye’ye yerleşme kararı aldınız. Türkiye’ye yerleşme kararı, sizin ve aileniz için zor bir karar mıydı? Bu süreçte neler yaşadınız?

En sonuncusu ABD Büyükelçiliği’ndeki Askeri Ataşelik olan Türkiye’de atandığım beş görevden sonra, ABD ordusundan emekli olmaya karar verdim, ama Türkiye’den değil. Bugün itibarıyla Türkiye’de 17 yıldan fazla yaşadım. Türkiye’de yerleşmek zor bir karar mıydı? Hiç değil, çok kolay bir karardı. Emekli olmayı düşünürken, yakın bir Türk arkadaşım ne yapacağımı sordu. Ona bilmediğimi, belki ABD’deki evimde, belki de Türkiye’de emeklilik yaşayacağımı söyledim. Bana ABD’de yaşadığım yerde kaç tane arkadaşım olduğunu sordu. “Çok fazla değil” diye yanıtladım. 18 yaşında orduya katılıp yaşadığım şehirden ayrılmıştım ve orada yaşayan ailemi ancak zaman zaman ziyaret etmiştim. Daha sonra arkadaşım bana Türkiye’de kaç arkadaşım olduğunu sordu. “ABD’de yaşadığım yerdeki dostlarımdan çok daha fazla” diye yanıtladım. Sonra arkadaşım belki de dostlarımın bulunduğu yerde kalmam gerektiğini söyledi. Bu mükemmel tavsiyeye uydum ve hiçbir zaman pişman olmadım.

BOEİNG’DEKİ BÜROKRASİ SİZİNKİNDEN KÖTÜ

Dışarıdan bakabilen ve artık bizden biri olarak, Türk insanında, çalışanlarınızda ne gibi farklılıklar gözlemlediniz? İş yaşamında, şehir yaşamında gözünüze çarpan size göre eksik, yanlış ve doğrularımız var mı?

Ordudan emekli olduğum zaman, herhangi bir ülkede yaşayabilirdim. Fakat çok az ülke, Türkiye gibi dost canlısı ve sıcak insanlara sahip. Türkiye’deki Boeing Ofisi’nde, tek istisna ben olmak üzere çalışanların yüzde yüzü Türk ve onlarla çalışmak kesinlikle büyük bir keyif. Hepsi işlerinde çok iyi olan, gerçek birer profesyonel ve birlikte çalışmaktan keyif aldığım kişiler. Eğer bir yerlerde kusur bulmak zorunda kalırsam, Türk bürokrasisini söyleyebilirim. Ama Boeing bürokrasisinden kötü olduğu konusunda emin değilim. Aslında bizimki daha kötü. Fakat bürokrasi yıldırıcı olabiliyor.

Eşim Cheri Samanpazarı’nı keşfediyor

Siz Türkiye’de olmaktan memnunsunuz. Peki Bayan Pepin de mutlu mu? İş dışındaki zamanınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Kısa vadede geri dönüş planınız var mı?

Eşim Cheri Türkiye’de yaşamaktan benimle aynı nedenlerden ve burada birçok Türk arkadaşının bulunmasından dolayı mutlu. O devamlı olarak Ankara’yı, özellikle kentin eski bölümü olan Samanpazarı’nı keşfediyor ve Türk ekonomisine yardım etmenin yeni yollarını buluyor, tabii alışveriş yaparak. Aslında boş zamanlarımızı değerlendirmek konusunda büyük bir uyum içindeyiz. Cheri çoğunlukla alış kısmını yapıyor; ben de veriş, yani ödeme kısmını. Ayrıca Türkiye’de seyahat etmeyi seviyoruz; Türkiye’de 17 yıl yaşamış olsak bile hâlâ çok sayıda görmemiş olduğumuz yerler var. Türkiye’de yaşıyor olmaktan çok mutluyuz ve kısa vadede ABD’ye dönme planımız yok.

Askeri ataşelikten Boeing’e geçme kararınızda neler etkili oldu? Farklı alanlar gibi görünüyor.

Aslında Boeing’te çalışmak ve askeri ataşe olmak çok farklı alanlar değil; her ikisi de ABD Ordusu ile Türk Ordusu’nu derinlemesine anlamayı ve Boeing’in çeşitli savunma ürünlerinin operasyonel kabiliyetlerini ve bunların ordunun savunma ihtiyaçlarını nasıl karşıladığı konusunda, daha ileri bir kavramayı gerektiriyor. Askeri Ataşelik ve ABD Savunma İşbirliği Ofisi’ndeki üç atamamın ardından Türk ordusunu tanımıştım. İhtiyacım olan şey Boeing’i tanıma ve Boeing’in ürünlerinin nerede çözümler sunarak Türk Ordusu’nun gereksinimlerini karşılayacağı konusunda daha iyi bir anlayış elde etmekti.

THY’ye ilk Boeing’i 1971 yılında verdik

Dünya kamuoyu, Boeing’i yolcu uçaklarıyla tanıyor. Şirketin uzay ve savunma alanlarında da çalışmaları olduğunu biliyoruz. Türkiye ile hangi alanlarda işbirliği içindesiniz?

Boeing havacılık ve uzay sektöründe lider. Uzaydaki uydu, ki bunun içinde uyduların uzaya gönderilmesini de var, 747 ve 787 gibi ticari uçaklar, Apaçi Helikopteri ve 737 Erken Uyarı ve Kontrol Uçağı gibi hava savunma araçları, entegre savunma şebekeleri, havacılık ve uzay sektöründe yeni teknoloji geliştirme gibi alanlar, Boeing’in alanlarından sadece bir kaçı. Türkiye’nin hem ticari hem de savunma sektöründeki havacılık uzay gereksinim ve şartlarına da çözümler üretiyoruz. Türkiye’nin ilk Boeing yolcu uçakları, THY filosuna 1971 yılında katılan 3 adet Boeing 707’ydi. 707’lerden sonra THY, birkaç yıl 727’leri işletti ve hali hazırda filosunda 40’tan fazla Boeing 737 uçağı var. Bunun yanında Boeing Türk özel hava yolu şirketleri tarafından da tercih ediliyor ve bu havayolları halen 100’den fazla Boeing uçağını işletiyor.

Boeing için Türkiye ne ifade ediyor?

Türkiye, havacılık ve uzay sektöründe, sadece Türkiye’de değil, havacılık ve uzay sektörünün genelinde, Boeing için kıymetli bir ortak. Boeing, Türk sanayi ile, Havelsan ile füze savunma sisteminden, Ayesas, TAİ ve Alp Havacılık gibi şirketlerle ticari uçakların parçalarını üretmeye, 737 AEW&C “Peace Eagle” (Barış Kartalı) programında TAI ve Mikes gibi Türk şirketleri ile birlikte çalışmaya kadar çok sayıda girişimin içinde ortaklık yürütüyor.

Türk ekonomisi istikrarla büyür

Türkiye ekonomisi, sizin de yakından gördüğünüz gibi, sıkıntılı dönemler geçirdi. Bugün gelinen noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

1975’teki ilk Türkiye görevimden beri, Türkiye ile ilgili olduğum 30 yılı aşkın süredir, ekonomide çok büyük gelişmeler oldu. Enflasyon kontrol altında, ekonomi istikrarlı. Kim nereye baksa yeni işler, yeni inşaatlar görüyor ve yabancı yatırım Türkiye’ye geliyor. Türk ekonomisinin istikrar içinde ve canlı bir şekilde geliştiğine inanıyorum. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin ilerlemesi devam ettikçe de ekonomisi de gelişmeye devam edecek.

Ankara’da yaşamak çok kolay

Türkiye’de ikamet eden yabancı yöneticiler, ağırlıklı olarak İstanbul’da yaşıyor. Birçok Türk yönetici bile Ankara yerine, İstanbul’da çalışmayı tercih ediyor. Bütün büyük şirketlerin merkezleri İstanbul’da. Ankara’da olmak, iş ve sosyal yaşam anlamında size ne gibi artı ve eksiler getiriyor?

İstanbul’un dünyadaki en büyüleyici ve en heyecan verici şehirlerinden biri olduğuna inanıyorum. Benim de en çok sevdiğim kentlerden biri ama Ankara’da yaşamayı tercih ederim. 1999 yılında Türkiye’deki Boeing ofisi kurulurken, nerede olabileceği konusunda bir tartışma vardı; İstanbul mu, Ankara mı? Devletin merkezinin Ankara’da olması, müşterilerimizin çoğunun Ankara’da olması, Savunma Sanayi’nin Ankara’da olması, tedarikçilerimizin ve ortaklarımızın çoğunun Ankara’da olmasını gözönüne alırsak, doğru kenti seçtiğimize inanıyorum. Kişisel bakış açımdan ise Ankara yaşamak için çok kolay bir şehir. Şehirde dolaşmak kolay, her ne kadar gün geçtikçe kötüleşse de İstanbul gibi trafik sorunu yok ve Ankara’daki insanlar fazlasıyla dost canlısı ve yakın. Burada yaşamak bir keyif, fakat maalesef Boğaz yok.

Barış Kartalı Projesi’nde ortağız

Boeing, Türkiye ile 2002’de imzaladığı Barış Kartalı Projesi kapsamında 4 adet Havadan Erken Uyarı ve Kontrol Uçağı’nı ve yer destek ekipmanlarını Türk milli sanayiyle birlikte üretiyor. Barış Kartalı, savunma ihtiyaçları yanında, arama-kurtarma faaliyetlerinde, deniz kazalarının yer tespitinde kullanılabilecek.

Greg Pepin kimdir?

Boeing Türkiye Başkanı Greg Pepin, ABD Askeri Akademisi’nden mezun olduktan sonra orduya topçu teğmen olarak katıldı. ABD Ordusu’nda çeşitli görevlerde hizmet verdikten sonra International Studies’de master yaptı. Joint United States Military Mission for Aid to Turkey’e atandı ve Ankara’ya yerleşti. Bir ara ABD’ye dönen Pepin, Körfez Savaşı sırasında komuta sözcüsü olarak hizmet verdi. 1975 yılından itibaren değişik görevlerle Türkiye’de yaklaşık on yıl çalışan Pepin, son olarak ABD’nin Ankara Askeri Ataşesi’ydi. ABD’ye dönmemek için ordudan emekli olan Pepin, Boeing’e katılarak Türkiye’de kaldı.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi