T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
G Ü N D E M 26 ARALIK 2005 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Starlığı elinin tersiyle itti

"En büyük hedefim pop star olmaktı ve kısa sürede zirveye ulaştım. İslam'la tanışıp gerçek benliğimi bulduğum güne kadar bir 'başarı' sarhoşluğu içindeydim" diyor starlığı elinin tersiyle iten gurbetçi kızı Hülya Kandemir...

Hülya Kandemir bir gurbetçi kızı. Temeli Hıristiyanlığa dayanan Alman kültürü içinde doğdu ve büyüdü. Müslüman ismi taşımaktan başka İslam dini hakkında hiçbir bir bilgisi yoktu. 3 yaşındayken müzikle ilgilenmeye başladı. En büyük hedefi pop star olmaktı ve çok geçmeden 16 yaşında bu amacına ulaştı. Konserden konsere koşuştururken, kendisi gibi müzikle uğraşan bir Almanla evlendi. Evliliği umduğu gibi gitmedi ve kısa bir süre sonra eşiyle yolunu ayırdı. Ancak bu ayrılık hayatının dönüm noktası oldu. Yaşadığı bu zor günlerde Allah'a sığındı. Türk edebi-yatıyla ilgilenmeye başladı. Mevlana, Fuzuli ve Yunus Emre'nin eserlerinden kendine destek buldu. Okudukları ona İslam'ın kapılarını açtı. Aradığı herşeyi İslam'da bulduktan sonra pop starlığı elinin tersiyle iten Hülya Kandemir, yaşadıklarını ve değişiminin sebeplerini Almanca kaleme aldığı "Göklerin kızı pop starlıktan Allah'a" adlı kitabında anlattı. Kitabı bugünlerde Almanya'da yok satan Kandemir ile yeni dünyasına nasıl kavuştuğunu, neler yaşadığını ve kitabını konuştuk.

Bize müzik çalışmalarını anlatır mısın?

Müzikle 3 yaşında ilgilenmeye başladım. 13 yaşımda kendi kendime gitar çalmayı öğrendim. 16 yaşımda sahneye çıktım. En büyük emelim star olmaktı ve kısa zamanda arzuma kavuştum. Müziğe olan aşkım nedeniyle okulu bıraktım. Partilerde ve barlarda konserler verdim. Kasetlerim çıktı. Almanca ve İngilizce pop şarkılarım çok beğeniliyordu. İsviçre ve Almanya'da konserden konsere koşuyordum. Eğlence yerleri mekanım olmuştu. 20 yaşımda iken ayrılıkla sonuçlanan birinci evliliğim bende bir dönüm noktası oldu. Her şeyim olmasına rağmen huzurlu ve mutlu değildim. Kurtuluş yolu arıyordum. Türkiye'ye gittim ve 22 yaşıma geldiğimde ilk defa Türk müziği ile ilgilendim. Bir parça okudum ve çok beğenildi. Bu parçaya klip çekme hazırlanırken, Mevlana, Yunus Emre ve çeşitli ozanların şiirlerini okudum. Çok etkilendim. Türk edebiyatı benim İslam'la buluşmamı sağladı. İslam'ı öğrendikçe inançlarımın kuvvetlenmeye başladığını anladım. Önceki yaşam tarzımı terkettim. İlk zamanlar müzik ve İslami hayatı bir arada yürütmeyi çalıştım ancak sonra bu ikisinin birlikte olamayacağını anladım ve sahne hayatımı bitirmeye karar verdim

Artık şarkı söylemiyor musun?

İslam'a ters düşmeyecek şekilde elbette okuyorum. Nefsi ateşleyen her türlü müzik haramdır. Pop müziği bunlardan biri olduğu için onu terk ettim. Şimdi sadece kadınlara ve çocuklara söylüyorum.

Eski dostlarınız, hayranlarınız ve çevreniz sizin bu değişiminizi nasıl karşıladı?

Onlar bendeki değişime alıştılar. İlk zamanlar 'bu şaşırdı' şeklinde sert tepki gösterenler de oldu. 'Bizi ilgilendirmez kendi hayatı' diyenler de oldu, Bazıları ise ilginç buldu ve saygı gösterdi. Ancak herkes kararlı olduğumu gördü. Bir anlık değil, bilinçli bir değişim olduğunu kabul ettiler. Yeni hayatımda yeni dostluklar , kardeşlikler oluştu. Gerçek sevgiye kavuştum .

İkinci evliliğini kiminle yaptın ? İslam dinini seçerek Müslüman olan bir Almanla evliyim. Bir oğlumuz var. Çok mutlu ve huzurluyum.

Kitabım cevabım oldu

Hayatını niçin kitaplaştırdın?

Nereye gitsem bendeki değişimin nedeni soruluyordu. İnsanların bu konuda bilgiye ihtiyacı olduğunu düşündüm. Ayrıca benim gibi binlerce genç kız İslam ahlak ve kültüründen mahrum kalıyor. Bu nedenle "Göklerin kızı, pop starlıktan Allah"a' adlı kitabımı kaleme aldım. Almanca yayınlanan kitabım kısa zamanda büyük ilgi gördü Alman basınında geniş yer aldı. Televizyon programcıları bu haberlerden sonra kitabımı okudular ve ilginç buldukları için beni programlarına davet etmeye başladılar. Bende programlara katılarak, neden değiştiğimi, nasıl değiştiğimi, anlatıyorum. Bir yerde iyi oluyor. En azında mesajımı iletme fırsatını buluyorum.

Aradığım herşeyi İslam'da buldum

1970 yılında ailem Almanya'ya gelmiş. Ben 10 çocuğun 5'incisiyim. Çocukluğum Almanların içinde geçti. Kendi dinimden ve kültürümden mahrum kaldım. İslami olmayan ve temeli Hıristiyan kültürüne dayanan Alman kültür hayatı içinde yetiştim. Müslüman ismi taşıyordum ancak İslam'dan habersizdim. Sesim güzeldi ve kilisede ilahi söyleyen müzik grubu içinde arkadaşlarıma zaman zaman katılıyordum. İslam'la tanıştıktan sonra aradığım herşeyin kendi dinimde olduğunu gördüm.

Örtünüyorum çünkü bu Allah'ın emri

İslam'ı öğrendikten sonra örtünmeye karar verdim. Çünkü başörtüsü Allah'ın emri. Kendi hür irademle örtündüm. Kendi hür irademle diyorum, çünkü bazıları benim birilerinin baskısıyla örtündüğümü sanıyor. Başörtüsüne yabancıların bakışını biliyorum. Çünkü ben de bir zamanlar farklı bakıyordum. Zorla başörtüsü takan kızların varlığını inkar etmiyorum. Bazı aileler kızlarını örtünmeye zorluyor. Ancak bir kaç kişi böyle yaptı diye her Müslüman böyle yapar anlamını çıkarmak yanlış.

  • MEHMET KOÇAK

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi