Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "AB üyesi ülkelerin bazılarında oluşturulan, bana göre sanal hava, aslında tribünlere verilmek istenen birer mesajdan öte bir şey değildir" dedi. New York'ta bulunan Erdoğan, dün akşam ABD'nin eski Başkanı Bill Clinton'ın liderliğinde düzenlenen "Clinton Küresel Girişimi" panelinin "Uygarlıklar Birbirleriyle Nasıl Konuşmalıdır?" başlıklı oturumuna katıldı. Panelde ilk sözü alan Erdoğan, bir katılımcının, AK Parti'yi "modern İslami bir parti" diye nitelemesi üzerine, "Öncelikle bir açıklık getirmeliyim; biz din üzerinden siyaset yapmadık. Yani dini istismar etmeyi kabul etmedik" dedi.

Türkiye'nin "medeniyetlerin buluşma ülkesi" olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin AB sürecini anlatarak 2004'te AB Komisyonu'nun, 'Türkiye gereğini yerine getirmiştir' dediğini; 17 Aralık'ta da müzakerelere başlama kararı alındığını hatırlattı. Bugün AB'de ortaya konan havadan "üzüldüklerini" söyleyen Erdoğan, "AB üyesi ülkelerin bazılarında oluşturulan sanal hava, tribünlere verilmek istenen birer mesajdan öte bir şey değildir. Bunlar, medeniyetler ittifakına gölge düşüren çıkışlardır. Eğer böyle yaklaşırsak, o zaman AB bir Hıristiyan kulübü olmaktan öteye geçemez" diye konuştu.

Chirac güçlü olsaydı 'evet' çıkardı

"Herşeye rağmen 3 Ekim için hazırlık yapıyoruz ve bu süreci de aşacağımıza inanıyoruz" diyen Erdoğan, "AB üyesi ülkelerdeki olumsuzlukların tek sebebi oradaki iktidarlardır. Örneğin, Fransa'da AB anayasası oylandı. Fransa'daki iktidar güçlü olsaydı 'hayır' değil 'evet' çıkardı. Aynı şekilde Hollanda'da yönetim halk nezdinde başarılı olsaydı yine 'evet' çıkacaktı" dedi.

KKTC için verilen sözler tutulmadı

Türkiye karşıtı liderleri de eleştiren Erdoğan, "Mesela Almanya'da bayan Merkel, Hıristiyan Demokrat. Hayırdır, hangi gerekçeyle sen Türkiye'nin girmesini istemiyorsun? 'Müslüman olduğunuz için' diyemiyor. Dediği şey şu, 'Efendim nüfusu fazla; yüzölçümü büyük'... Kriterler arasında bunlar yok" dedi. Türkiye karşıtlarına "Kıbrıs konusunda Türkiye'den ne istediniz de yapılmadı?" diye seslenen Erdoğan "Türkiye 24 Nisan referandumunda bütün gayretini ortaya koydu. Kıbrıs'ta barışa hayır diyenler 1 Mayıs'ta AB'ye üye oldu, ama evet diyen maalesef tekrar izolasyona tabi tutuldu. İşte bu diplomaside ciddiyetten uzak bir tavırdır. Avrupalı dostlarımız elimizden gelen bütün desteği Kuzey Kıbrıs'a vereceğiz' dediler; vermediler."

İslam ve batı ortak değerlerde buluşmalı

'Medeniyetler Buluşması'na değinen Erdoğan, "İslam dünyası ve Batı'nın ortak payda olan evrensel değerleri yakalamasının şart olduğunu" vurgulayarak, "AB anayasasında yer alan değerler, İslam kültürünün içinde yer alan ve evrensel değerlerle de örtüşen değerler var. Bunları yakalarsak en önemli adımı atmış oluruz" dedi.

Erdoğan, Rum liderle görüştü

Başbakan Erdoğan'ın Kıbrıs Rum Kesimi lideri Nikos Papadapulos'la New York'ta ayaküstü görüştüğü öğrenildi. Görüşmede Başbakan Erdoğan'ın, "Kıbrıs'ta Rum Devleti ve Türk Devleti şeklinde Annan planı çerçevesi içinde görüşmeye her zaman hazırız" mesajını verdiği belirtildi.

Kadın erkek eşitliği haklarda

ABD'nin eski Başkanı Bill Clinton'ın liderliğinde düzenlenen "Clinton Küresel Girişimi" panelinde konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'de kadın-erkek eşitliği ve kadınların siyasetteki durumuna ilişkin bir soru üzerine "Matematik olarak mı, haklar olarak mı ele alacağız?.. Eğer matematik olarak bunu eşitlemeye kalkacak olursak, bu erkeğin ve kadının yaradılışına terstir. Parlamentolarda kota getirilsin deniyor. Bu da kadına saygısızlıktır. Demokrasi bir yarıştır, bu yarışta herkes eşit şartlarda yer alır" dedi.

Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplanıyor

Başbakan Erdoğan, 23 Eylül'de "Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'nu toplayacağını" açıkladı. Erdoğan, ABD'den ayrılmadan önce Newyork'taki Türk Evi'nde düzenlediği basın toplantısında, Irak Devlet Başkanı ve Başbakanı'nın, görüşmelerinde, terör örgütü PKK konusunda "Türkiye'ye bazı güvenceler verdiğini" belirtirken, "Kuzey Irak'ta sınır ötesi bir operasyon söz konusu olabilir mi?" sorusuna şu karşılığı verdi: "Terörle ilgili güvenlik güçlerimiz zaten şu anda yapılması gerekenleri yapıyor. Burada gerek hükümet olarak, gerekse ilgili kurum ve kuruluşlarımız olarak neler yapılması, hangi takvim içerisinde yapılması gerekiyor, bunların hepsi bellidir ve bu devam ediyor. Kaldı ki bu ayın 23'ünde de Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'nu toplantıya çağırmış bulunuyoruz. Bu toplantıda değerlendirmeler yapılacak, gelişmeler nedir, ne değildir, bunların hepsi gözden geçirilecek. Ona göre de atılacak adımlar ne şekilde olacaksa, bu adımlar da atılacaktır. Terörle ilgili mücadeleyi sonuna kadar hep birlikte vereceğiz."

NEWYORK

« Geri Dön