AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Galataport için de 'problemli' diyorlar

Tüpraş ihalesiyle hatırlanan "Ofer kardeşler" hikayesi henüz soğumadan bu kez yine bir Ofer-Global işbirliği ürünü olan Galataport ihalesi konuşulmaya başlandı.

Görünen o ki, özelleştirme ve uzun süreli kiralama ihalelerinde fiyatlarla birlikte söylentiler de artıyor...

Biliyorsunuz, son günlerin göz kamaştırıcı rakamlarından birisi de Galataport'u 49 yıl için yap-işlet-devret modeliyle işletme ihalesinde ortaya çıktı. Ofer Grubu'nun bir şirketinin başını çektiği ortaklık, diğer adayların tekliflerini üçe katlayarak 4,3 milyar dolarla işi bitirdi.

Ancak hatırlatmadan geçmeyelim: Bu büyük para, Tüpraş ihalesinde olduğu gibi çok kısa sürede hazineye girebilecek türden bir para değil. Çünkü teklif edilen 4,3 milyar doların ödenmesine üç yıl sonra başlanacak ve ödeme kira süresince (49 yıl) devam edecek. Gazeteler hemen hesap etmiş tabii; verilen 4,3 milyar dolarlık teklifin onaylanması halinde, geri ödeme KDV hariç yaklaşık 94 milyon dolarlık yıllık ödeme halinde gerçekleşecek. Yani aşağı yukarı 8 milyon dolarlık bir aylık ödemeden söz ediyoruz.

Herhalde siz de benim gibi "Az para mı?" diyorsunuzdur... Gelirimizi, bütçemizi vs düşününce ayda 8 milyon dolar tabii ki müthiş bir para... Ama biliyorsunuz, bu hesabı da "göreli" olarak değerlendirmek gerekir. Bakın mesela, gazetenin Galataport haberinin yanına tesadüfen ilişmiş bir başka haberde, "Kanyon"daki fiyatlara ilişkin haberde verilen rakamlar ne seviyedeydi:

İstanbul'un yeni "alışveriş, eğlence ve yaşam merkezi" olarak takdim edilen ve inşaatı halen süren "Kanyon Projesi" içinde yer alan 179 dairenin neredeyse tamamı 220 bin dolar ile 2 milyon dolar arasında değişen fiyatlarla satılmış. Yani diyeceğim, bu fiyatlar göz önüne alındığında, 500 milyon dolar yatırımla içinde 1200 kişilik "ofis alanı", 7 sinema, 92 mağazalık 23 bin 870 metre karelik alışveriş merkezi, biri 5 yıldızlı iki otel, fuar-seminer alanı, sergi salonu, 1253 araç kapasiteli otopark, 1,2 kilometre rıhtım vs olan Galataport'a ayda 8 milyon dolar kira ödemenin lafı mı olur? (Hadi oldu olacak, haddimizi aşıp şunu da ileri sürelim: Bu parayı sadece 1253 araç kapasiteli otopark çıkarır!)

Galataport'a ilişkin söylentiler bundan ibaret değil tabii ki... Buraya kadar söylediklerim benim meseleye yabancı bir amatör olarak yaptığım hesaplara dayanıyor ve doğru olmayabilir. Galataport'a ilişkin söylentileri birkaç gündür bir gazete (Sabah) baş sayfasından düşürmüyor. Dün bu gazeteye aynı aileden bir başka gazete (Bu Gün) de katıldı. Tamam, bir söylentinin -hemen hiç kimseden ses çıkmazken- aynı aileden iki gazete tarafından manşetlere taşınması okurun önüne gelen haber ve yorumları temkinli ya da şüpheyle karşılaması için önemli bir neden... Dolayısıyla Galataport meselesinde de soğukkanlı olmak gerekir. Ancak İstanbul Mimarlar Odası'nın Galataport'a ilişkin bugüne kadar dile getirdiği itirazlara eski Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'dan gelen ağır eleştiriler de eklenince meseleye kayıtsız kalmak da olmaz doğrusu...

İstanbul Mimarlar Odası, Galataport'un "İmar yasası ve şehircilik ile ilgili bütün yasalara aykırı bir proje" olduğu gerekçesiyle idare mahkemesine dava açmış durumda. Dava dilekçesinde bir "dünya mirası" olan bölgenin Turizm Teşvik Kanunu'na göre bir turizm merkezi olarak belirlenmesi doğru bulunmuyor. "Galataport benim projemdi" diyen Erkan Mumcu'nun açıklaması ise gerçekten "yenilir yutulur cinsten" değil: "İhale yapılmasını istedim, ipler gerildi. AK Parti'den bu yüzden ayrıldım. Her adıma yasal kılıf uyduruldu. Doğru yöntem 49 yıllık değil, havalimanlarında olduğu gibi 10 yıllık olmalıydı. Fakat burada da önemli olan, temmuz ayında Kıyı Kanunu'nda yapılan değişikliktir. Bu değişiklikle imar planındaki her türlü düzenleme ve değişiklik yetkisi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na devredildi. Yani yerel yönetim ve bakanlıklar safdışı bırakıldı. Acaba bu yasal değişiklikten, ihaleye giren diğer grupların haberi var mıydı?"

Meseleyi kurcalayanlara göre, Galataport'un kira bedelinin bu derece yükselmesinin asıl nedeni, bölgenin imarının kıyı kanunu ve SİT alanından çıkarılarak özel kanunla düzenlenmesinin yolunun açılmış olması... Yani gelsin oteller, gitsin (belki de) "rezidanslar"!

Görüyorsunuz, bugün yaptığım iş asıl olarak "söylentiler"i aktarmaktan ibaretti... Ancak meselenin şu yönünde şimdiden ısrarlıyım: Pek övülen, methedilen şu Galataport Projesi'ni başta İstanbullular olmak üzere hepimizin yakından görüp incelemesi farz oldu... Görelim ve anlayalım bakalım nasıl bir projedir bu. Ve tabii, Galataport Projesi hakkında İstanbul Büyükşehir Başkanı Kadir Topbaş'ın ne düşündüğünü, konuyu nasıl değerlendirdiğini bilmek de hakkımızdır sanırım.


19 Eylül 2005
Pazartesi
 
KÜRŞAT BUMİN


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya
| Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Sağlık
| Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED