Kargaşa sürüyor. Terörle Mücadele Yasası'nda yapılacak değişiklikleri kim istedi belli değil. Bu amaçla Başbakan Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile AKP içinde kurulan komisyonun başkanı Mir Mehmet Fırat'ın da kafası hayli karışık anlaşılan. Karışık ve aynı zamanda da bozuk...

Komisyonun başkanı olarak bu konuda çıkan söylentilere tepki veriyor:

"Genelkurmay, MİT veya JİTEM değişiklik isteyebilir. Ama bunlar bizi bağlamaz. 20 yıl önceydi o devirler. Patron biziz" demiş.

Bayağı büyük konuşmuş Fırat, eğer gazetelerin verdiği haber doğruysa.

"Hiçbir taslak beni ilgilendirmez, Bakan da beni ilgilendirmez" diye devam etmiş. Özgürlüklerden, demokratik kazanımlardan geri adım atılmayacağınıda üzerine basa basa belirtmiş.

Başka şeyler de söylemiş sayın komisyon başkanı.

"Meclis dışında bir yerde kanun mu yapılıyor? Bir mekanizma var. Bakanlar Kurulu var, partinin MYK ve MKYK'sı var. Bütün süreçte süzülür, Başbakan'ın ağzından bir laf çıkar. Bir tek o laf partiyi bağlar. Bugün Türkiye'de artık sivil otorite vardır. 20 yıl önceydi o devirler. Hesabını vatandaşa ben vereceğim."

Çok güzel. Sanırsınız ki Mir Dengir Fırat İngiliz Parlamentosu'nda konuşuyor.

Herşeyin açık seçik cereyan ettiği, belli kurallar içinde yürütüldüğü bir parlamenter faaliyetten söz eder gibi bir hali var.

Evet, İngiltere'de de yeni terör yasası ile ilgili ayrıntılar belli oldu. Zaten ana hatları daha önce duyurulmuştu. Nereden geldiği ve nereye gidip nasıl yasalaşacağı da biliniyor.

İçişleri Bakanı Charles Clarke, yeni tasarıyı meclise sunmadan önce, parlamentodan çabuk geçebilmesi için ön uzlaşma sağlayabilmek amacıyla muhalefet partilerine gönderdi.

Onlar görüşlerini açıklayacaklar, sonra da bir orta yol bulunup iş parlamentoya havale edilecek. Kabul edilir, edilmez orası ayrı bir konu. Ayrıca bazı konular mutabakat sağlanamazsa parlamentoya gönderilmiyor.

Görüldüğü gibi karışık, karanlık bir durum yok. Tabii bu değişikliklerin bazılarının polis teşkilatı tarafından önerildiği biliniyor. Ama bu bir muamma değil.

Polis, Londra'ya yönelik bombalalı saldırılardan sonra zanlıların mahkemeye çıkarılmadan gözaltında tutulabilecekleri süreyi uzatma konusunda hükümete israr ediyor. Şu an iki hafta olan gözaltı süresinin üç aya kadar uzatılmasını öneriyor.

Bakın sonra neler oluyor?

İlk muhalefet, parlamentodaki üçüncü büyük parti olan Liberal Demokratlardan geliyor.

Partinin içişleri sözcüsü Mark Oaten, "Liberal değerlerin savunucusu olan bir partinin sözcüsü olarak kabul edilemez bulduğum, bu ülkenin temel özelliklerini değiştirecek önlemlere destek veremem" diyor.

"Nasılsa bu önlemleri desteklerler" denilen Muhafazakar Parti'nin içişleri sözcüsü David Davies de, ikna olmadığını belirterek, "tartışmalar üç ay gözaltı konusunda odaklanacak. Düşünün bir kere: Gözaltına aldığınız kişi hakkında üç ayın sonunda kanıt bulunmazsa, bu kişi masum olduğu halde fiilen altı aylık bir hapis cezası yatmış gibi olacak. Bu da istenilenin tam tersi etkiler yaratabilir toplumda" diyor.

Bu David Davies ki, Londra'da patlayan bombalardan sonra yaptığı açıklamada, İngiltere'nin artık çok kültürlü toplum olduğunu söylemekten vazgeçilmesi gerektiğini beyan etmişti.

Açıkça sağcı bir politikacı Davies. Buna rağmen iş klasik özgürlüklere gelince tatmin olmadığını söylüyor.

Bu durumda bu değişikliklerin tümüyle parlamentodan geçmesi zor görünüyor.

Dönelim bizim Terörle Mücadele Yasası'na...

Daha ortada ne olduğu anlaşılmış değil. Ortalıkta söylentisi dolaşan metnin hangi kuruluş tarafından hazırlandığı belli değil. Hatta, tartışılmasına izin verilsin mi verilmesin mi, o dahi belli değil.

Fırat'ın çıkışının ardından AKP MYK'nın olağanüstü toplantısından sonra bir açıklama yapan genel başkan yardımcısı Akif Gül'ün sözleri önemli.

"Demokratik toplumlarda, siyasi düzenlemelerin hazırlık safhasında konuşulması ve tartışılması doğaldır" diyor.

Arkasından da Fırat'ın sözlerini teyit edercesine şunları söylüyor:

"Parti olarak ülkemizin demokratikleşme konusunda aldığı mesafeleri asla feda edemiyeceğimiz gibi, ülke bütünlüğümüze yönelik her türlü terör eylemi karşısında siyasi irademiz tamdır."

Demek ki birileri bu yasa değişikliği taslağının tartışılmasından dahi rahatsız oluyor olmalı.

Bir yandan da terör ve kışkırtma olayları tırmanıyor. Bu yasal değişikliklerin biran önce yapılması için adeta şartlar dayatıyor.

Komisyon Başkanı Mir Dengir Fırat'ın ve Akif Gül'ün heyacanı boşuna olmasa gerek.

KORAY DÜZGÖREN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan