YAKUP BULUT / ANKARA
Çizgi filmlerde çocukların bilinçaltlarının "gizli kodlarla" yönlendirilmesinin güçlü etkisinden yola çıkan Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim okullarında uygulanan yeni müfredatta da gizli kodlara ağırlık verdi.

Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürü Prof. Dr. Servet Özdemir, ilköğretim okullarında uygulanan yeni müfredatta, çocuklara ders dışında da gizli kodlarla bilgi aktarımı yapıldığını açıkladı. Özdemir, "Çocuklar, okulda en fazla 8 saatlerini geçiriyorlar. Geri kalan 16 saatte ise gizli müfredatla eğitim görmeye devam ediyorlar" dedi.

Postacı ve 'baltalı' şarkı yok

Özdemir, gizli kodların bilinçaltı etkisini, önceki yıllarda söylenen okul şarkılarından örnekleyerek, şöyle anlattı: "Kitaplardaki gizli mesajlara bakalım. 'Postacı' şarkısı okutuyoruz. Postacı kaldı mı artık?.. Bugünün çocuklarına bunu anlatmak mümkün mü? Ya da 'Baltalar elimizde, uzun ip belimizde, biz gideriz ormana...' Ormana ne yapacağımız açık değil mi?.."Türk insanının doğa olayları karşısındaki tavrının bile okullarda verilen gizli kodlarla değiştirilebileceğine dikkat çeken Özdemir, "Olaylar karşısında insanımız genellikle çaresiz. Türkülerimize, ağıtlarımıza bakın. 'Kızılırmak nettin, aldın gelini' diye sürekli ağlama içerisinde olmuşuz. Biz istiyoruz ki, Türk insanı bilime, doğaya, insana saygılı olarak meydan okumayı öğrensin. Üretmeyi öğrensin. Paylaşmayı öğrensin. Kendi kültürel değerlerini yaşatabilsin" dedi.

Gizli müfredat etkin olabilir

Okulların artık gizli müfredatı daha etkin uygulamaya yönelik donatıldığına da dikkat çeken Özdemir, binaların içerisinde oluşturulacak "sanat koridoru, edebiyat koridoru, bilim koridoru" gibi koridorların da eğitim adına gizli müfredatın bir parçası olduğunu ifade etti. Özdemir koridorlara asılacak resimlerle çocukların farkettirilmeden başarılı insanları örnek almaya yönlendirileceğini aktardı.

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Tezcan, yenilenen müfredat programına gizli müfredatın da eklenmesini çok olumlu bulduğunu belirtti. Açık müfredatın dışında bir de gizli ya da örtük müfredat kavramının varlığının eğitim programlarının sosyolojik boyutunu oluşturduğunu belirten Tezcan, şunları söyledi: "Bu kodlar ders dışı etkinlikleri de içine alan, yazılı olmayan bir kavramdır. Öğrenciler, bu konuda açıkça bilgilendirilmemiştir. Resmi ve açık müfredatın yanı sıra belirli değer, tutum ve ilkelerden oluşan bir gizli müfredat, öğretmenler tarafından öğrencilere kapalı biçimde aktarılır. Böylece kültürel yeniden üretim gerçekleştirilmiş olur. Gizli müfredat iyi hazırlanırsa açık müfredattan daha etkin olabilir."

Yeni okullar Birinci Meclis binasına benziyor

Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni yaptığı 41 yeni tip okulun mimarisinin de "gizli program" açısından çok önemli olduğunu belirten Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim genel Müdürü Prof. Dr. Servet Özdemir, "Gelenekten Geleceğe" projesi ile okul binalarında Osmanlı, Selçuklu ve Hitit mimarisinden yararlanıldığına işaret etti. Özdemir, "Çocuklar, farkında olmadan milli bir mimari anlayış edinmiş oluyorlar. Onun için binaların buna göre tasarlanmış olması gerekiyor" dedi. Projeye göre binalarda, bayrak burcu, binanın iki yanına kuleler inşa ediliyor. Yeni okullar arasında en çok dikkat çekeni ise Birinci Meclis binasının benzeri olarak inşa edilenleri oldu.