AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Stoffel dosyası-2: Füzeler ve askeri mühimmat
Kuzey Irak ve Türkiye'de mi?

Irak'ta ABD denetimindeki silah depolarının boşaltılmasıyla ilgili haberleri hatırlayan vardır. O zaman bu depoları direnişçilerin boşalttığı iddia edilmişti. Herkes silahlara ne olduğunu sorguladı ancak cevap bulamadı. Ana soru şuydu: Saddam rejimi devrildikten sonra Irak ordusuna ait silahlara ne oldu? Uçaklara, tanklara askeri mühimmata, en önemlisi de füzelere?...

Şimdi anlıyoruz ki, bizzat ABD istihbaratı ve silah tüccarları, silah ve mühimmat depolarını boşaltıp öldürülen Dale Stoffel'in organizasyonuyla satmış. Ancak hâlâ Irak ordusuna ait silahların, mühimmatın ve füzelerin nerelere satıldığı konusunda net bilgiler yok. İşgal sonrası birkaç füze ile kuma gömülü birkaç tanktan başka hiç bir şey bulunamadı ya da silahlar birileri tarafından gizlendi.

Stoffel'in öldürülmesi, bu silahların akıbeti hakkında önemli ipuçlarına ulaşmamıza yaradı. İşgalin gölgesinde nasıl bir mafya ağının oluşturulduğunu, istihbarat mensuplarının ve bazı başkentlerdeki siyasetçilerin, işadamı kılığındaki mafya mensupları ve silah kaçakçılarıyla ne tür kirli ilişkiler kurduklarını, belli güçler arasında nasıl bir paylaşım savaşı yaşandığını, istihbarat örgütleri ve mafyanın direnişçi adı altında ne tür örgütleri beslediklerini az da olsa görebilme şansı yakaladık. Peki Stoffel öldürülmeseydi ne olacaktı? Bu kanlı ilişkiler ağını ortaya çıkaracak bir başka olayı bekleyecektik. Dün kaldığımız yerden devam edelim:

CIA adına silah ticareti yapan Stoffel, Irak'ın her alanında var. Hükümet binalarının inşasından askeri üslerin yapımına, silah ticaretinden özel güvenlik şirketlerine kadar. "Contarctor" kelimesinin ne anlama geldiğini merak edenlerin Stoffel'e bakmaları yeterli.

Stoffel, ABD Dışişleri Bakanlığı"na yazdığı mektupta;

Kendisine ait Wye Oak şirketinin Irak Savunma Bakanlığı ile anlaşma yapması konusunda izin istiyor. Ayrıca, "hurda" olarak tanımlanan Irak ordusuna ait mühimmatın ABD kontrolü altında olduğunu, şirketinin bu işi ABD ordusuyla işbirliği içinde yapacağını, bu mühimmatın Fransa, Rusya ve Çin malı olduğunu, bir miktar ABD ve İngiliz ürününün de bulunduğunu, anlaşmaya dahil olan mühimmatın 500 milyon dolar değeri olduğunu belirtiyor. (Stoffel Irak Savunma Bakanı Hazim Şahlan'a yazdığı mektupta ise, mühimmatın değerinin 1 milyar dolar olduğunu söylüyor! Hazim Şahlan, İyad Allavi, Ahmet Çelebi ve Kürt gruplarla da ayrı ayrı anlaşmalar yapıyor)

Mektupta şirketinin Dışişleri Bakanlığı'nın izni olmadan iş yapmayacağını, anlaşma kopyalarını göndereceğini, Dışişleri'nin önerdiği şirketlerle işbirliği yapacağını, ABD vatandaşları kullanılmayacağı ve bir ABD vatandaşının değil Irak Savunma Bakanlığı'nın kâr etmiş görüleceği için hukuk ihlalinin olmayacağını, işbirliği yapılan yabancı şirket ve arabulucuların gizli kalacağını belirterek onay istiyor. Şirketinin 2007'ye kadar böyle bir anlaşma yapmaya ruhsatı olduğunu belirtiyor ve kayıt numarasını da 592 olarak veriyor. Bu mektup sadece yapılan işin şekil şartlarını yerine getirmeye yönelik. Zira hem ABD yönetimi hem de Bush ailesi haberdar. Çünkü olayın merkezinde onlar var, Stoffel onlar adına hareket ediyor.

Stoffel'in Irak içinde ortaklarının Çelebi, Allavi, Talabani, Barzani, İran lobisi olduğu, dışarıda ise Kuveyt, İsrail, İran ve Ukrayna ile birlikte bu işi yürüttüğü öne sürülüyor.

ABD PKK'yı mı silahlandırıyor?

Stoffel'i öldürdüğünü açıklayan Iraklıların iddiaları şöyle:

1- Füzeler, füze motorları, uçaklar büyük kargo uçakları ile götürüldü ve kayıplara karıştı.

2- 100 konteyner dolusu mühimmat Ürdün ve İsrail'e götürüldü.

3- Büyük miktarda mühimmat Iraklı Kürt grupların kontrolünde çalışan silah kaçakçıları tarafından Irak'ın kuzeyine ve Türkiye'ye götürüldü. (Türkiye'ye sokulan C-4'ler bu partinin içinde miydi ve ne amaçla Türkiye'ye sokuldu? Kimler ne için hazırlık yapıyor? CIA mensubu Stoffel'in bilgisi dahilinde yapılan bu transferi "Türkiye-ABD ilişkileri ve PKK" çerçevesinde değerlendirmek gerekmiyor mu? Türkiye'de iç savaş mı tezgahlanıyor?)

2- Bu transferlerin hepsi Stoffel'le işbirliği içinde yapıldı.

3- Büyük miktarda mühimmat İranlı gruplar, Bedir Tugayları ve Dava Partisi tarafından kaçırıldı. Bunun için Munteriya ve Shlamcha sınır kapıları kullanıldı. Askeri fabrikalar bile sökülüp götürüldü.

Şimdi bir anlaşmanın maddelerini vereceğim: Geçen yıl Gazi (İyad) Allavi, Dale Stoffel, Muhammed el Çelebi ve Türkiye'den bir isim-X) arasında yapılan ve Irak'ın askeri varlığının satışıyla ilgili ortaklığı içeren anlaşmanın metni:

Yukarıda adları yazılan kişilerin hepsi bay Stoffel'in askeri teçhizatı organize etmesi için Irak Savunma Bakanlığı'na bağlı şirketin tek temsilcisi olarak atanması konusunda anlaşmışlardır.

1- X (Türk vatandaşı) Stoffel aracılığıyla "Newco" isimli bir şirket kuracak ve bu şirket sözleşmeleri yapacaktır.

2- "Newco" firması, Stoffel aracılığıyla, Irak Savunma Bakanlığı ile iş yapan tek şirket olacaktır.

3- "Newco" her işin bitişinde yüzde 10 pay alacaktır.

4- Sözleşmeler "Newco" partnerleri arasında imzalanacaktır. Bunun içeriği de Memorandum'da belirtilmiştir.

5- Karların yüzde 50'si idari harcamalar olarak Newco'ya verilir.

6- Kalanın yüzde 60'ı yani toplam karın yüzde 30'u Stoffel'in payıdır.

7- Taraflar memorandumun içeriğinin çok gizli tutulması konusunda anlaşmaya varmışlardır ve hiçbir koşulda ifşa edilemez ve yayımlanamaz.

Bu gizli anlaşma çerçevesinde ne kadar mühimmat nerelere sevk edildi? Ne tür işler yapıldı? Hangi ihaleler alındı? Irak'taki hangi ABD üssünden bu ticaret yönlendirildi? Bakır ve pirinç (metal) adı altında Türkiye'ye getirilen ve piyasa değeri 350 milyon dolar olan 70 bin ton malzemenin bu anlaşmalarla bir ilgisi var mı? Stoffel'le e-mail yazışmaları olan işadamının (bir başka X) bu kirli ticarette bir rolü var mı? Lübnanlı arabulucular gibi, bu ekibin Türkiye için de uzantıları var mı?

İkinci Dünya Savaşı'nda Alman altınlarının trenlerle taşınması gibi, Irak'ın bütün zenginliklerini yağmalayan, Bush'un Irak'taki temsilcisi tarafından yönetilen bu ekibin çalışmaları Türkiye'de kimseyi ilgilendirmiyor mu? PKK'nın Türkiye'ye soktuğu C-4'ler bu operasyonun ne kadarını oluşturuyor?

Cuma günü devam edeceğiz….


15 Haziran 2005
Çarşamba
 
İBRAHİM KARAGÜL


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED