Sağlıkta Dönüşüm Programı, sağlık alanında önemli beklentileri cevaplayacak şekilde yoluna devam etmeli, şüphesiz. Dönüşümün iyiye ve memnuniyete doğru gerçekleşmesi, şüphesiz herkesin beklentisi. Muayenehane hekimleri de bu doğrultuda seslerini yükseltirlerse yersiz bir işlem mi yapmış olurlar? Hayır. Bu anlamda ses vermek ve etkinlik yürütmek elbette herkesin yararına görüşlerin doğmasına katkıda bulunabilir.

Sağlık yazılarımda "muayenehane hekimliği" konusunda fikir beyan etmeyi çok önceden planlamıştım. Bu arada Bursa Tabip Odası'nın "Hekimce Bakış" dergisinin 61. sayısı elime ulaştı. Kapak Dosyası: "Muayenehane Hekimliği". Böyle bir açılımı, zaten heyecanla bekliyordum.

Bu dergiyi incelemeye koyulmuş ve yazıdaki tezlerimi tartışmaya başlamışken, "yüz bin Türk hekiminin düşüncelerinin tercümanı" Dr. Yılmaz MÜFTAHİ (Kulak, Burun, Boğaz Uzmanı)'nin e-maili düştü, bilgisayara. Böylece benim açımdan şık bir rastlantı gerçekleşmiş oldu: "Aşağıda Sn. Başbakanımız, Sn. Sağlık Bakanımız ve diğer milletvekillerimize gönderilen çok sayıda hekim tarafından imzalanmış olan biz muayenehane hekimlerinin sorunlarını dile getiren yazımız bulunmaktadır. Siz değerli basın mensuplarımızdan bu konuda sesimizi duyurabilmemiz için desteklerinizi bekliyoruz"denildikten sonra, mail metnine ekli yazıda şu görüşler dile getiriliyor:

1-Türkiye'de muayenehane hekimleri olarak, AK Parti'nin iktidara geldiğinden bir sene sonra, Türkiye'nin sağlık sorunları ile yakinen ilgilendiğini ve kalıcı çözümler üretmek istediğini görüyoruz. Halkımızın sağlık ile ilgili çektikleri sıkıntıların sistem bozukluğundan ileri geldiğini ve buna bir çözüm bulunmasını hükümet ve halk kadar bizler de arzu etmekteyiz. Son bir seneden beri sizler, AK Parti hükümeti olarak sağlık sorunlarında tabuları yıkarak ciddi kararlar aldınız. Biz hekimler sizin bu kararlarınızı takip ediyoruz. Yalnız unutulan bir kesim mevcut: Muayenehane hekimleri.

2- Bundan 20 yıl öncesine kadar Türkiye halkının sağlık sorunlarını devlet hastaneleri ve muayenehane hekimleri çözüyordu. Şimdi bütün haklar özel hastanelere ve özel polikliniklere verilerek muayenehane hekimlerine büyük bir darbe vurulmuştur. Şunu da biliyoruz ki özel hastaneler ve poliklinikler kâr gayesi ile kurulmuş ticarethanelerdir. Muayenehaneler ise bunca yıldır halka hizmet veren müesseselerdir. Birçok hasta muayenehanelerde parası olmasa dahi muayene olabilmektedir. Fakir hastaların özel hastanelerde ve polikliniklerde rehin kaldıklarını görüyoruz. Biz muayenehaneleri olan hekimler şu anda sağlıkta yapılan adaletsiz uygulamadan dolayı ekonomik kriz içindeyiz. Neden Emekli Sandığı ve SSK mensupları, özel hastanelerde ve özel polikliniklerde istedikleri zaman muayeneye ve tedaviye gidebiliyorlar da muayenehanelere gidemiyorlar? Özel hastanelerin ve polikliniklerin bir ayrıcalıkları mı var?

3- Türkiye'de şu anda yüz bin hekimin muayenehanesi var. Ve hepsi de bu adaletsizlikten şikâyetçiler. AK Parti hükümetinin AB'ye girmek için verdiği çabaları görüyoruz. AB ülkelerinin sağlık sorunlarını nasıl hallettiklerini de biliyoruz. AB ülkelerinde hekim ile hasta arasında para alışverişi yoktur. Böyle bir sistemde hem halkın hem de vergi yönünden Maliye Bakanlığı'nın menfaati olacağını da biliyoruz. Özel hastanelere ve polikliniklere verilen imtiyazların bizlere de verilmesini istiyoruz. AK Parti Hükümeti'nin bunu halledeceğine ve adaletsizliği ortadan kaldıracağına inanıyoruz.

Bu görüşleri öğrenmek ve tartışmaktan geri kalma gibi bir lüksümüz yok. Muayenehane hekimleri, bu görüşleri ortaya koyarken ve yayarken, ayakları yere basan bir Genel Sağlık Sigortası Sistemi'nin içerisinde yer almayı da elbette hak ettiklerini düşünüyorum.

Ve "muayenehane hekimliği" konusunda, yazmaya devam edeceğim.

TAHSİN SINAV

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan