AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Nazrul İslâm'ın birkaç mektubu

Geçenlerde Nazrul İslam'ın şiirlerinden ve hayatından bahsetmiş, filmi çekilecek biri olduğunu söylemiştik.

Mevlüt Ceylan'ın bildirdiğine göre, İran'da bu maksatla kolları sıvayan sinemacılar varmış.

Hayırlısı. Bekleyeceğiz...

Bugün de şairin birkaç mektubuna -yine aynı kaynaktan- yer verelim.

*

Sevgili Motihar,

Geçenlerde ilginç bir şey oldu. Çok önemli değil ama sana anlatmalıyım. Daily Bosumoti'de yayınlanan bir ilanda, Brahmin'nin birini ölüm döşeğinde gösteriliyordu.

Genç birisi kan bağışlarsa yaşaması mümkün. Burada yanıbaşımda Kokata'da yaşıyor. Kan vermeye razı oldum. Bugün doktor beni muayene edecek. Nakil için kanı benden alacak.

Korkulacak bir şey yok ama önümüzdeki birkaç gün dinlenmem gerekiyor.

Gelişmelerden seni haberdar ederim. Mektup yazmam birkaç gün gecikebilir, mazur gör.

Bir dost olarak istirhamım, bundan hiç kimseye söz etmemeniz ama hiç bir kimseye.

Selam.
Nazrul

*

Sevgili Motihar,

Kan bağışlayamadım. Hekim Bey kalbimin zayıf olduğunu söyledi. İçimden doktora okkalı bir yumruk atmak geçti, kalbimin zayıf olmadığını ispatlamak için.

İşin gerçeği daha farklı.

Brahmin Efendi, bir Müslümanın kanını kabul etmek istemedi.

Ah şu insanlık, ah din!

Neyse, hiçbir Hindu genç de kan bağışlamak için gelmedi. Adam ölecek ama aşağı tabakadan birinin (Müslümanın) kanını kabul etmiyor.

Sevgilerimle,
Nazrul

*

Sevgili Burman,

Başım dertte mi dertte! Her gün ateşler içinde kıvranıyorum. Gopal para gönderecekti ama şimdiye kadar elime geçmedi. Elde avuçta hiçbir şey kalmadı. Ev tamtakır.

Bu mektubu alır almaz ivedi yirmi lira gönder. Mutlaka ama! Aksi taktirde vaziyetim daha da kötüye gidecek.

Yiyecek alacak param da kalmadı. Para elime geçmezse halim duman. Zaten gırtlağıma kadar borç batağındayım. Burada borç alabileceğim kimse de kalmadı.

Baki selamlarımla.
Kazi Da.


SINAVDA

Olay, Manisa'nın bir ilçesinde geçer. İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinde, dördüncü sınıf yazılı sorularından birisi şöyledir:

- Dinimizce kutsal sayılan mübarek geceler nelerdir?

Öğrencilerden biri şu cevabı yazar:

- Beraat Kandili, Mevlit Kandili, Miraç Kandili, Kadir Gecesi ve Haziran Gecesi.

(Bilmeyenler için, son sayılanın bir tv dizisi olduğunu belirtelim.)

Ve diğer soru:

- İslam'dan önce Arap Yarım Adasında din ve inanış nasıldır?

Yine aynı öğrencinin cevabı:

- İnsanlar Putlara ve Kurtlara tapıyorlardı.

(Burada herhangi bir şeyi belirtmeye gerek yok sanıyorum.)


22 Haziran 2005
Çarşamba
 
MEHMET ŞEKER


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED