Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
İnsan Kaynakları
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Tayfun Acarer ve dinlemede tek otorite haline gelen Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek, yeni düzende, yasadışı dinlemelerin tümünün tespit edileceğini ve savcılığa suç duyurusunda bulunulacağını açıkladılar.

Telekomünikasyon Kurumu (TK) Başkanı Tayfun Acarer ve dinlemede tek otorite haline gelen Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek, yeni düzende, yasadışı dinlemelerin tümünün tespit edileceğini ve savcılığa suç duyurusunda bulunulacağını açıkladılar.

Acarer ve Şimşek, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nda (TİB) yaptıkları basın toplantısında, 23 Temmuz'da faaliyete geçen başkanlığın dinleme çalışma düzenini anlattılar.

Buna göre; Jandarma, Emniyet ve MİT mahkeme kararı ya da savcılık yazılı talebiyle TİB'e başvuracak. TİB, dinlemenin yasal olduğuna karar verirse, dijital sistemde numarayı saptayıp, ilgili kurumla bağlantı kuracak. Talep eden kurum böylece dinleme yapabilecek.

Savcılık yazılı talebinin, 24 saat içinde mahkeme kararına dönüştürülmesi gerekecek. Karar gelmezse TİB sistemden dinlemeyi kesip, dinlemeye ilişkin verileri isteyip, imha edecek. Sistemde tüm yasadışı dinlemeler de görülecek.

DİNLEME MERKEZİ OLMAYACAK

TK Başkanı Acarer, yaklaşık 10 ay önce TİB için bina alıp; üç GSM bir de sabit operatörü dinlemek için gerekli düzeni kurduklarını bildirdi. TİB'in bir dinleme merkezi olmadığının altını çizen Acarer; Emniyet, Jandarma ve MİT'ten gelen talepleri değerlendireceklerini belirtti.

Öncelikle dinlemeye ilişkin mahkeme kararı ve savcılıktan gelecek yazılı talebin dikkate alınacağını kaydeden Acarer, "Mahkeme kararı olmayan dinlemelerde, 24 saat içinde kararın çıkartılması şartı aranacak. Eğer karar çıkmazsa TİB, dinlemeyi keser, verileri geri ister ve imha eder" dedi.

"DİNLEMEYİ ABARTTILAR"

Kurumda dinleme talep edecek söz konusu kurumlardan temsilcilerin de görev aldığını ifade eden Acarer, 5397 sayılı yasaya dayanarak, yaklaşık 20 gün önce başlayan faaliyetin, ilgili kurumlarla koordinasyon içinde sürdüğünü söyledi.

"Amacımız giderek artan ve bana göre de abartılmış hatta haksızlık ölçüsüne varmış dinleme ile ilgili hususların tamamen 5397 sayılı kanun çerçevesine oturtulması ve herkesin en azından kafasında bir istifham kalmaması için kanun hükmünün yerine getirilmesidir" dedi.

Acarer, Kurumda 100 civarında personelin çalıştığını ve gerek duyulduğunda yeni personel de alınabileceğini belirtti.

DİNLEME KRİPTOLU SAKLANACAK

TİB Başkanı Fethi Şimşek de dinlemenin bir örneğinin kriptolu olarak TİB'de saklanacağını belirterek, "İstihbari işlem için burada kayıt yapılmıyor. Kayıt, analiz gibi her türlü işlem, dinlemeyi talep eden ve yapan kurumda gerçekleştiriliyor. Adli yargılama, tedbir sonuna kadar kriptolu örnek bizde tutuluyor. Ama Başkan olarak benim bile çözmem mümkün değil" dedi.

Kayıtların mahkemenin istemesi olasılığına karşı tutulacağını bildiren Şimşek, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki dinlemenin sorulması üzerine, TİB'in faaliyete geçtiği 23 Temmuz öncesine ait hiçbir bilgi ya da dosyaya sahip olmadıklarını açıkladı.

"NUMARANIN SAHİBİNİ BİLMİYORUZ"

Şimşek, 23 Temmuz'dan bu yana kaç tane dinleme talebi geldiğinin sorulması üzerine; bu konunun Emniyet, Jandarma ve MİT'le ilgili kanunlar gereği gizli olduğunu, sayı dahi verilemeyeceğini söyledi. Şimşek, "Ben de merak edip de gidip araştırmadım. Ama bilsem de paylaşamam" diye konuştu.

Bakan ya da milletvekili dinlemelerinde fonksiyonlarının sorulması üzerine Şimşek, dinlenen numaraların sahiplerini bilmediklerini belirtti. Şimşek, "Mahkeme kararlarında belirtilen numaraların kimlere ait olduğunu biz bilmiyoruz. Soruşturmalarda bilgiler varsa da sorumluluk, dinlemeyi yapan kurumda. Bizde dinlemeyi engelleyecek ya da kolaylaştıracak bir şey yapılmaz" dedi.

DİNLEYENLER BİRBİRİNİ GÖREMEYECEK

Şimşek, dinleme yapan kurumların birbirlerini göremeyeceğini de açıkladı. Dijital ortamda kurumların görebileceği bölümün kendi faaliyet alanları ile sınırlı olduğunu belirten Şimşek, dinlemeyi TİB'in yapmadığının altını çizerken, "Bizim personelimiz ne dinlemeye ne de dinlemeyi tanımlamaya yeter. Tamamen dijital ortamda numaraların tanımlanması. Yasal dinleme süresi bitince de sistem otomatikman kapanıyor" dedi.

Şimşek, Cumhurbaşkanı dahil herkesin dinlenip dinlenemeyeceği sorusuna karşılık, yasada kimseye ayrıcalık öngörülmediğini ifade etti. "Genelkurmay Başkanı sizi arayıp, dinlenip dinlenmediğini öğrenmek istese ne olur" sorusuna Şimşek, kişisel olarak, "Ben dinleniyor muyum" başvurusu yapılamayacağını kaydetti.

"BİZE RAĞMEN DİNLEME YAPILAMAZ"

Şimşek, başka bir soru üzerine, TİB'e rağmen dinleme yapılamayacağını belirterek, yasa dışı dinleme konusunda iddialı olduklarını vurguladı. Şimşek, "Bize rağmen dinlemeyi sistemde görürüz. Tespit edersek büyük bir iddiayla söylüyoruz. Mahkeme kararı veya savcılık yazılı talebi olmayan dinlemeyi sistemde göreceğiz. Bu durumda savcılığa suç duyurusunda bulunma yükümlülüğümüz var" dedi.

TK Başkanı Acarer de yasadışı dinleme için altı aydan başlayan hapis cezası verilebileceğine işaret ederek, "Ceza ağır, bu riski alamazlar" diye konuştu. Acarer, mobil dinleme yapılmasının mümkün olduğunu, ancak bunun için dinlenen kişinin takip edilmesi gerektiğini bildirdi. Acarer, sistem içinde yasadışı dinlemenin ise artık imkansız olduğunu kaydetti.

23 TEMMUZ'DAN BU YANA YASADIŞI DİNLEME YOK

TİB Başkanı Şimşek, bir soru üzerine, faaliyete geçtikleri 23 Temmuz'dan bu yana yasadışı dinleme saptamadıklarını söyledi.

Dinlemede bilgi sızdırma olasılığının sorulması üzerine Şimşek, TİB binasında çalışan özel güvenlik elemanlarına, özel izinle ağır silah taşıma ve bunları kullanma izni aldıklarını belirtti. Şimşek ayrıca, Emniyet'in bina çevresini hassas bölge ilan ettiğini, bu nedenle bir polisin görev yaptığını söyledi.

TK Başkanı Acarer de Kurum çalışanlarının her birime giremediklerini, herkesin çalıştığı birime girmesini sağlayan kartlar bulunduğunu belirtti. Acarer, çok az yetkilide tüm birimlere girecek kartların olduğunu ifade etti.

TİB Başkanı Şimşek de Kuruma girişte gazetecilerin cep telefonlarının içeri alınmamasının sorulması üzerine, bunun binaya gelen tüm ziyaretçiler için geçerli bir uygulama olduğunu belirtti.

Yasadışı dinlemelerin yayımlanmasına ilişkin bir soru üzerine Şimşek, bu konuda savcılıklara görev düştüğünü, Anayasa'da bulunan haberleşme özgürlüğünün çiğnenmemesi gerektiğini ifade ederek, "Kimsenin TİB'i de gereksiz hale getirmeye hakkı yok. Sızma durumunda suç duyurusunda bulunuruz" dedi.