Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
İnsan Kaynakları
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Alan araştırması yaparak Türkiye'deki Çingene kültürü ve müziğini yazan Melih Duygulu, popüler kültürden ve yozlaşmadan 'Roman Havası'nın da olumsuz etkilendiğini söylüyor

Bugüne kadar hep farklılıkları ve renkli yaşamları ile gündeme gelmiş bir topluluktur Çingeneler. Kendilerine has eğlenceleri ve müzikleri ile Çingeneler, ilk defa müstakil bir çalışmaya konu oldu. Melih Duygulu'nun yirmi yıllık çalışmasının ürünü olan 'Türkiye'de Çingene Müziği' Pan Yayınları arasında çıktı. Kitap, Çingeneleri sadece müzikleri ile değil tarihsel arka planları, dilleri, dinleri ve kültürleri ile de etraflıca inceliyor.

Yazar, kitabında Marmara Bölgesi ve Trakya yarımadasında yaşayan 'Batı Grubu Romanları'nı ele almış. Her ne kadar bu konuda yazılı kaynak konusunda çok kısıtlı bilgi olsa da Duygulu, büyük bir gayretle, alan araştırması yaparak bizzat Çingene obaları ve çadırlarında, Çingenelerin yoğun olduğu bölgelerde çalışmasını tamamlamış. Kitabın dikkat çeken bir diğer özelliği de, bugüne kadar yayınlanmamış, Çingene müziği ezgileri ve notalarının ilk defa yayınlanıyor olması. Yazarın da ifade ettiği gibi Çingeneleri anlamak sadece müziğini anlamakla mümkün değil. Yazar da bu eserin devamı olacak çalışmanın 'Türkiye'de Çingene kültürü' üzerine olacağının da müjdesini veriyor. Bugün pek çok kültürü içinde kaynaşmış bir yapı olarak barındırsa da Çingeneler hep kendilerine has müziklerini icra etmişler. Yazar Melih Duygulu da bu ayrımın iyi yapılması gerektiğini söylüyor: "Çingenelerin kendilerine özgü bir anlayışla ortaya koydukları bir repertuarın geleneksel Türk müziği unsurlarını taşımakla birlikte üslup bakımından Türk müziği ile karıştırılmaması gerekir." Genel bir tanımla 'Roman Havası' diye adlandırılan Çingene müziği, yazarın ifadesiyle son dönemdeki popüler kültürden ve yozlaşmadan nasibini almış durumda. 1900'lerin başında Sulukuleli Arap Mehmet, Selamsızlı Zurnacı Emin, Edirneli Kara Ahmet gibi dönemin meşhur sazendeleri, dönemlerinde zurnalarıyla sözsüz ezgiler seslendirmişler.

Deli Selim'in ağzından 'Mastika'nın hikayesi

Bir dönem dillerden düşmeyen Deli Selim'in meşhur şarkısı "ooo mastika" isimli şarkının hikayesi Deli Selim'in ağzından kitapta şöyle anlatılıyor: "Bizim arkadaşlardan birisi Bulgaristan'a folklor grubuyla gitmişti. Sağolsun dönerken bana bir şişe mastika getirmiş, birkaç paket de Marlboro cigarası... Kahveden geldim eve, koydum cigaralarla şişeyi masaya. Oturduk kız, kızan hep beraber, aldım elime kıraneti, başladık hep birlikte söylemeye çalmaya.Orda çalıp söylerken yaptık parçayı: Ooo mastika, ooo sigarası malbora... Alayım kızıma bir kutu boya Boyasın kendini boydan boya