Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Ali BAYRAMOĞLU alibayramoglu@tnn.net

Ertuğrul Özkök'ün son dönem yazılarını, en az Türkiye'de olup biten kadar ilgi ve hayretle izliyorum...

Herhangi biri değil Özkök...

Sahibi Aydın Doğan'ın bir dönemler "devlet" diye tabir ettiği Türk basınının amiral gemisi Hürriyet Gazetesi'nin yayın yönetmeni ve gizli baş yazarı...

Neredeyse yarı resmi bir statü sahibi...

"Derin devlet her ülkede vardır, olmalıdır... Derin devlete çalışanlar gizli kahramanlardır... Gazete yöneteci, yazar ve muhabirleri aynı zamanda MİT elemanı da olabilir... Bu şerefli bir iştir" tarzı yazılarını biliriz Ertuğrul Özkök'ün.

Türkiye'nin bir çok şeyi bu gizli kahramanlara borçlu olduğunu söylediği yazısı benim kupür kolleksiyonumun nadide örnekleri arasında yer alır...

Yine de son dönemlerdeki yazılarını, iddialarını anlamak pek mümkün değil...

Daha dün şunları yazıyordu:

"Bir kere daha gördük ki bu kişilerin çoğunun kafası, 'Bu ülkede ne kadar cinayet, saldırı varsa, altından devlet çıkar' hurafesine programlanmış... Hepsinin bu ülkenin ordusuyla psikolojik sorunu var. Bu komplo artık ona buna değil, bu ülkenin devletine, askerine yönelmiştir..."

Nasıl anlamalı Özkök'ü?

Her zamanki gibi çetelerin altında ordu, devlet aramak hainlik midir demek istiyor?

Yoksa devletin içinde askerle polis arasında kavga mı var diyor?

Şaka gibi...

Sanki bu ülke bir Susurluk felaketi yaşamadı...

Sanki bu ülkede JİTEM diye bir örgüt olmadı ve bu örgüt cinayetlerde dahil yüzlerce gayri meşru işe girişmedi...

Sanki JİTEM'in kurucusu emekli tümgeneral Veli Küçük değildi...

Sanki Veli Küçük'le Çatlı ve Yeşil arasındaki görüşmeler mahkeme tutanaklarına geçmedi....

Daha sayalım mı...

Bugün kendi gazetesi de dahil olmak üzere tüm basında Küre, Sauna, Ergenekon ve Vatansever Kuvvetler Güç Birliği, Çankaya Çetesi'nden sonra yeni çete ortaya çıkıyordu....

C-4, TNT gibi ordulara mahsus patlayacılar, tabancalar, bombaatarlar, el bombaları, mahalle ve adres krokileri, yemin metinleri ele geçti.

Biri yüzbaşı, biri astsubay muvazzaf subaylar tutuklandı.

Adları Atabeyler Gerilla Grubu...

Amaçları Türkiye'nin bütünlüğünü korumak... Planlar arasında Başbakan Erdoğan'ın ev krokisi de, Dışişleri Bakanı'nın resimleri de ele geçmiş...

Ne ala!

Bakın nasıl tanımlamış amacını son olarak ortaya çıkarılan örgütlerden birisi:

"Dış ve iç düşmanlarla mücadele etme, iç ve dış düşmanlarla işbirliği yapan bölücü, yıkıcı, irticai, terörü destekleyen ve Avrupa Birliği sürecinde ülkemizin aleyhine faaliyetlerde bulunan, Kıbrıs konusunda milli duyarlılık gösterilmesini engelleyen, dönme, devşirme, vatan haini ve vatan topraklarını parçalamak isteyen, millet içerisine nifak sokan, alt kimlik, üst kimlik tartışması yapan ve ülkemizi zor durumda bırakma gayreti içerisinde olan ve bunlardan büyük çıkarlar sağlayan gazeteci, aydın, bürokrat, işadamı, eğitimci, sendikacı ve benzeri kesimlerle mücadele etme..."

Evet şaka gibi...

Ordu ve devlete komplo var öyle mi?

Kaldi ki ortaya çıkan gerçekler öylesine vahim ki, eğer bir komplo varsa ve bu gerçekler bir komplo sayesinde ortaya çıkıyorsa, başka ne lazım gelir...

Geri dön

Yazdır

Yukarı