Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv
Favorilere Ekle
Giriş sayfası yap

Yeni Şafak'ta Ara

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, enflasyonda yaşanan artışa bağlı hedeflerde bir değişikliğin söz konusu olup olmadığı sorusu üzerine, "henüz matematiksel olarak hedefin içerisindeyiz" dedi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener

Merkez Bankası'nın bağımsızlığının esas olduğuna da işaret eden Şener, "para politikalarını Merkez Bankamız uygulamaktadır. Operasyonel bağımsızlığı vardır. Merkez Bankamız, her zaman üzerine düşen görevi yerine getirmektedir" diye konuştu.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu toplantısına katılan Şener, toplantı sonrası açıklamalarda bulundu, gündemle ilgili soruları yanıtladı.

PETROL FİYATLARINDAKİ ARTIŞ

Uluslararası piyasalarda hammadde ve petrol fiyatlarındaki artışın Türkiye ekonomisini de etkilediğini belirten Şener, ancak tüm bu etkilerin, kontrol edilebilir nitelikte olduğu kanaatini dile getirdi.

Merkez Bankası'nın bağımsızlığının esas olduğunu da vurgulayan Şener, şöyle devam etti:

"Önemli olan hükümetin uyguladığı bütçe, mali politikalar ve genel düzenlemelerle, makro ekonomik hedefleri gerçekleştirmeye dönük tedbirleri almasıdır. Bağımsızlığı çerçevesinde Merkez Bankamızın da para politikası araçlarını gerektiği şekilde kullanmasıdır." Şener bu arada, enflasyon hedefinde bir değişikliğin söz konusu olup olmadığı yönündeki soruya, "henüz matematiksel olarak hedefin içerisindeyiz" yanıtını verdi.

ANADOLU YAKLAŞIMI

Küçük ve orta ölçekli firmaların borçlarının yeniden yapılandırılmasını öngören Anadolu Yaklaşımı konusunda da, BDDK'nın kanun taslağı hazırladığını ve görüşlerini almak üzere ilgili korumlara gönderdiğini kaydeden Şener, taslağa bu hafta son şekli verilerek, Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmasını sağlayacaklarını açıkladı.

Yasa'nın TBMM'de kabul edilmesi halinde, daha sonra ilgili kredi kuruluşlarıyla kobi'ler arasında çerçeve anlaşma oluşturulacağını ve finansal yeniden yapılandırma çerçeve anlaşmalarıyla borçların yeniden yapılandırılacağını anlatan Bakan Şener, şunları kaydetti:

"Vadeler uzatılabilecek, kredi yenilenebilecek, ilave kredi temini sağlanabilecek, faizlerden vazgeçme olabilecek, kısmen veya tamamen kredileri tasfiye etmek gibi tedbirler alınabilecektir. Bu tedbirler sayesinde, kobi'lerin istihdama katkı sağlamaya devam etmesi sağlanmış olacaktır" diye konuştu.

"TARİHTE İLK KEZ BORÇLANMA FAZLA VERECEK"

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Türkiye'nin tarihinde ilk kez, 2006 yılında kamu kesimi borçlanma gereğinde fazla vereceğini söyledi.

Şener, toplantının ardından açıklamalarda bulundu, gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.

Şener, Merkez Bankası'nın bağımsızlığının esas olduğunu belirtirken, para politikasının, bu çerçevede Merkez Bankası tarafından yürütüldüğünü anlattı.

Şener, "Merkez bankasının operasyonel bağımsızlığı vardır. Hangi kararı, ne zaman, ne şekilde alacağını doğrudan doğruya kendisi belirlemektedir ve uygulamaktadır. Bu niteliğinden ötürü de Merkez Bankası her zaman üzerine düşen görevi yerine getirmektedir" dedi.

IMF ile sürdürülen Stand-By anlaşmasının, Türkiye'nin istikrar politikasının bir uzantısı olarak devam ettiğine işaret eden Şener, 3 ve 4. gözden geçirmelerin birleştirildiğini ve üzerinde mutabakat sağlandığını, önümüzdeki ay yapılacak toplantıyla tamamlanmış olacağını bildirdi.

KAMU KESİMİ BORÇLANMA GEREĞİ

Bu arada Türkiye'nin, AB üyesi olmadan müzakere sürecindeki bir ülke olarak, Maastrich kriterlerine uygun bir bütçe açığı limiti içerisinde kaldığını anlatan Şener, kamu toplam gelir- giderleri arasındaki açığın yüksek olmamasının önemli olduğunu ifade etti.

Kamu kesimi borçlanma gereğinin, Türkiye'de hep "büyük bir açık" olarak önlerinde durduğunu belirten Şener, "Bütçe açığı yıllarca, milli gelirin yüzde 10'undan daha fazla bir büyüklüğü ifade edecek şekilde yıllık rakamlarda yer almıştır. Ama tarihinde Türkiye ilk kez, 2006 yılında kamu kesimi borçlanma gereğinde fazla verecek bir ülkedir. Hükümetimiz, ekonomik istikrara önem vermektedir. İlk günden itibaren ekonomik istikrarı baz almıştır. Ve bunu gerçekleştirmek içinde mali dengeleri tavizsiz uygulayacağını ilan etmiştir ve programımızı bu şekilde yönlendirmekteyiz" dedi.

İSTİHDAM ÜZERİNDEKİ YÜKLERİN AZALTILMASI

Şener toplantıda, ASO tarafından önerilen Anadolu Yaklaşımı yanında, istihdamın üzerindeki yüklerin azaltılması üzerinde de durduklarını anlattı.

İstihdam üzerindeki SSK ve vergi yüklerinin azaltılmasının söz konusu olabileceğini, ancak bunun bütçe dengeleri elverdiği ölçüde gerçekleştirilebileceğini anlatan Şener, şunları söyledi:

"Ama bugün ekonomimiz açısından çok tartışılan ve işletmeler açısından önemli yük haline gelen, 50 den fazla işçi çalıştıran işyerlerinde uygulanan zorunlu istihdam konusudur. 100 kişilik bir işletmede zorunlu istihdam edilmesi gereken kişi sayısı 17'ye kadar çıkıyor. Bunları hemen değerlendireceğiz ve gerekli olmayanların tamamen gündemden çıkarılması ile ilgili kararı alacağız. Bakanlar Kurulu'nda ilgili arkadaşlarla da konuşacağım, beraber bir toplantı yapacağız. Muhtemelen Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda bu konuyu ele alabiliriz."

TÜSİAD İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRME

Şener, daha sonra gazetecilerin çişitli konulardaki sorularını yanıtladı.

TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı'nın açıklamalarının "ekonomide gidişatı olumsuz etkileyip etkilemediğine" ilişkin soru üzerine, ekonomik aktörlerin hiç bir beyanı, hiç bir açıklamayı olumsuz olarak algılamaması gerektiğini, ülkede olumlu gelişmelerin ortaya çıkabilmesi için söylenmiş veya ifade edilmiş sözler olarak değerlendirmesi gerektiğini söyledi.

Şener, 'dolayısıyla neyin, ne zaman, kim tarafından söylendiğinden öte, bu nasıl algılanıyor önemlidir Ve ben Türkiye'de insanların, bireylerin kurumların, sivil tolum kuruluşlarının görüşlerini ve değerlendirmelerini rahat olarak ifade edebilmelerini ve bu rahat ifadelerinin de çok rahat bir şekilde algılanmasını beklerim temenni ederim" dedi.

Şener bu çerçevede, hiç bir değerlendirmenin ekonomiyle ilgili olumsuz bir değerlendirme ortaya çıkarmaması gerektiğini düşündüğünü söyledi.

2006 ENFLASYON HEDEFİ

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın, 2006 enflasyon hedefinin tutturulamayacağına ilişkin sözleri ve faizlerde artış sinyali verdiğine ilişkin sorular üzerine Şener, Merkez bankası'nın bağımsızlığının esas olduğunu belirterek, bu konuda bir değerlendirme yapmasının gerekmediğini bildirdi.

Şener, Anadolu yaklaşımından ne kadar firma veya yapılandırılacak borç miktarı ile ilgili sorusu üzerine ise bu konuda çerçeve bir yasa hazırlanacağını, kaç firmanın yararlanacağı ile yapılandırılacak borç miktarı konusunda bilgisi olmadığını söyledi.

MORTGAGE SİSTEMİ

Bir başka soru üzerine Şener, mortgage (tutsat) sistemi ile ortaya çıkan kredilerin kendi mantığı içinde özel bir finansman mekanizması doğurduğunu söylerken, yasallaştıktan sonra bu çerçevede yeni bir konut kredilendirme sistemi ortaya çıkacağını, dolayısıyla bugünkü faiz oranları ile bağlantılı bir değerlendirme yapılamayacağını söyledi. Şener, "o, kendi finansman mekanizmalarını zaten ortaya çıkarıyor" dedi.

Enflasyonun yüksek çıkmasında rol oynayan unsurlara ilişkin bir diğer soruya verdiği yanıtta Şener, gerekli değerlendirmelerin yapıldığını, mayıs enflasyonunun yüksek çıktığnın söylendiğini bunda da "hammadde fiyatlarının yüksek oluşu, petrol fiyatlarındaki artışın ve özellikle Nisan-Mayıs aylarındaki konfeksiyon fiyatlarında yüzde 10'a varan artışın etkili olduğunu" söylediklerini bildirdi.

Bu çerçevede konuyu takip ettiklerini anlatan Şener, (bir şey tam öngürüldüğü gibi çıkarsa açıklama yapıyorsunuz , çıkmazsa yapmıyorsunuz) gibi bir değerlendirmeye katılmıyorum. Bana ne sordunuzda cevap vermedim" dedi.

ASO'nun "bölgesel asgari ücret" önerisi hakkında ne düşündüğünün sorulması üzerine Şener, Türkiye'de bölgesel asgari ücretin uygulandığına inandığını söyledi.

49 ilde bölgesel teşvikler bulunduğunu ve bu bölgelerde asgari ücret üzerindeki vergilerin alınmadığını, yine SSK pirimlerininde bir kamsının alınmadığını hatırlatan Şener, şöyle konuştu:

"Dolayısıyla işverinin maliyeti açısından, teşvik kapsamındaki illerde düşük bir asgari ücret uygulanmaktadır. Diğer ülkelerdeki asgari ücret daha yüksektir işverene maliyeti açısından. Net asgari ücret 380 YTL'dir. (Türkiye üç gruba ayrılsın, bir kısım yerlerde 380 YTL, bazı illerde 350 YTL uygulansın, bazı illerde de 300 YTL olarak uygulansın) derseniz, bu tek başına ASO ile başbaşa alabileceğimiz bir karar olamaz. Burada sendikalarla birlikte değerlendirmek durumundayız. Olayın çok yönlü değerlendirilmesine ihtiyaç vardır."

Bir gazetecinin dün yapılan 2. Büyük İmam Hatipliler Kurultayı'nda bir konuşmacının, "Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, peygamber ismi olduğu için adını değiştirmesi gerektiğine" ilişkin ifadelerde bulunduğu hatırlatılıp görüşünün sorulması üzerine Şener, konuşmacıların ne tür açıklamalar yaptığını bilmediği için, "konuyu tek bir bakış açısı ile değerlendirmesinin yanlış olacağını" söylemekle yetindi.