Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
Son Dakika
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Vecdi AKYÜZ vecdiakyuz@yenisafak.com.tr

Hocam ben şu an yurt dışında yaşıyorum. Kısmet olursa burada bir yabancı bayanla evlilik düşünüyoruz. Kendisi Katolik. Benim evlilik konusunda yükümlüklerim nelerdir? Evlenmeden önce çocukların Müslüman olarak yetiştirilmelerini şart güdebilir miyim? Bu tarz evliliğin mahzurları var mı? Kendisine İslâm'la ilgili kitaplar verdim. Birçok şeyimizin ortak yanı olduğunu din açısından görüyoruz. Fakat tabiî ki tevhid hususunda büyük bir fark var. Bana bu konuda bir cevap verebilirseniz çok sevinirim. Neler yapmam gerekli? (Emrah Limon)

Müşrik kadınla evlilik

İslâm'da din farkı dolayısıyla evlenme engelinin bulunup bulunmaması, doğrudan Kur'an-ı Kerim'de belirlenmiştir. Bu açıdan, erkeklerle ilgili olarak, evlenilecek kadının müşrik veya ehl-i kitap olması dikkate alınmıştır. Müşrik (Allah'a inanmayan/ateist veya Allah'a ortak koşan/putperest, Allah'ın birliğine inanmayan) kadınla evlilik, kesinlikle yasaktır: "Allah'a eş koşan (müşrik) kadınlarla onlar imana gelinceye kadar evlenmeyin. İnanan bir cariye, hoşunuza gitse de ortak koşan bir kadından daha iyidir. İnanmalarına kadar; ortak koşan erkeklerle, mümin kadınları evlendirmeyin. İnanan bir köle, hoşunuza gitmiş olsa da, ortak koşan bir erkekten daha iyidir. İşte onlar ateşe çağırırlar, Allah ise izniyle cennete ve mağfirete çağırır ve insanlara ibret alsınlar diye âyetlerini açıklar." (Bakara, 2/221. Ayrıca bk. Mümtehine, 60/10) Müslüman erkeğin din farkı açısından tek evlenme engeli, kadının müşrik olmasıdır.

Ehl-i kitap kadınla evlilik

Müslüman erkek, ehl-i kitap olan bir kadınla evlenebilir: "Bugün, size temiz olanlar helal kılındı. Kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin yemeğiniz de onlara helaldir. İnanan hür ve iffetli kadınlar ve sizden önce kitap verilenlerin hür ve iffetli kadınları -zina etmeksizin, gizli dost tutmaksızın ve mehirlerini verdiğiniz takdirde- size helaldir. Kim imanı inkâr ederse, şüphesiz amelleri boşa gider. O, âhirette de kaybedenlerdendir." (Mâide, 5/5) Bu âyette temel vurgu, 'daha önce kitap verilenlerden olmak' ve 'ahlâkî/hukukî ilkelere uyulmuş evlilik' noktalarınadır. Ehl-i kitap terimi, dar anlamda öncelikle Yahudileri ve Hıristiyanları içine alır. Müslüman bilginler, zamanla diğer Mecusî (ateşperest), Budist, Sâbiî (güneşe ve aya tapar) gibi, muhtemelen ilk doğuşlarında bir peygambere dayanan dinlere bağlı olanları da ehl-i kitap kavramı içinde ele almışlardır.

Ehl-i kitapla ilgili bu geleneksel genişletici yoruma karşılık, kavram içine öncelikle girdiği varsayılan Yahudi ve Hıristiyanlar konusunda daha çok modern daraltıcı yorumlar da yapılmaktadır. Sizin de belirttiğiniz gibi, bu yorumlar, özellikle tevhid (Allah'ın birliği) inancı açısından ortaya çıkan farklılığa vurgu yapar.

Gayr-i müslimlerle evliliğin en önemli sakıncası, kültürel farklılıkların bulunmasıdır. Bu durum, evliliğin sürdürülmesinde bayağı zor şartlar ortaya çıkarabilir. Bu evliliği yaptığınız takdirde, eşinizi Müslüman olmaya zorlama hakkınız yoktur. Elbette, İslâm dininin özelliklerini ve güzelliklerini tanıtan kitaplar vermeniz, en azından kocasının dinini tanıması açısından çok yararlı. Ama öncelikle sizin samimi bir Müslüman olarak düzgün davranışlarınızın daha etkili örnek olacağını unutmamalısınız. Çünkü daha önceleri yapılan bu tür evliliklerde, çoğu defa toplumsal şartların dayattığı zoraki "aşk ihtidası" olmamışsa, "gavur gelin" nitelemesi vardı, ama zamanla Müslüman olup maalesef dini konusunda câhil Müslümanlara sonradan girdikleri dini öğreten gelinler de çok olmuştur. Hidayetin kime, nasıl, ne zaman ve nerede nasip olacağını bilemeyiz. Evlenmeden önce çocukların Müslüman olarak yetiştirilmelerini, İslâm açısından şart koşmanıza gerek yok, çünkü çocuklar zaten babanın dininde kabul edilir. Çocuklara dini bilgi verilmesi konusunda doğal olarak sizin de çok çaba harcamanız gerekir. Ancak, bazı Avrupa ülkelerinde -hatta dindarlığın çok zayıf olduğu varsayılan Protestan ülkelerde bile-, çocuğun dini, o ülkenin çoğunluğunun dini olarak kabul edilir. Ayrıca, müstakbel eşinizin ne düşündüğü de çok önemlidir. Eşlerin din farklılığı durumunda ortaya çıkan en önemli anlaşmazlık sebepleri arasında, çocuğun din eğitimi yer alır. AİHM'ye götürülen bu gibi anlaşmazlıklar çoktur. Konunun bu yönlerini de önceden bilmekte ve düşünmekte yarar var.

Geri dön

Yazdır

Yukarı