Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, "Türkiye'nin AB süreci çerçevesinde üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini" söyledi.

Yunanistan Dış İşleri Bakanı

Bakoyanni, Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis ile yaptığı görüşmenin ardından gazetecilerin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir Avusturya dergisine verdiği demeçte yer alan Gümrük Birliği Ek Protokolü konulu açıklamalarına ilişkin sorularını yanıtladı.

"Bu tür açıklamaların Türkiye'yi AB'ye yaklaştırmadığını" söyleyen Bakoyanni, Türkiye'nin 2006 yılı içinde üstlenmiş olduğu yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini savundu.

Bu arada, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Yorgo Kumuçakos, Bakoyanni'nin 23-27 Mart tarihleri arasında yapacağı ABD ziyaretinde, ABD Başkanı George Bush tarafından kabul edileceğini, Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Dışişleri Bakan Yardımcısı Nicholas Burns ve büyük bir olasılıkla BM Genel Sekreteri Kofi Annan ile bir araya geleceğini açıkladı.

Kumuçakos, yaptığı basın toplantısında, Bakoyanni'nin ABD ziyaretinin gündeminde iki ülkenin ilgi alanına giren tüm konular ve bu arada Türk-Yunan ilişkilerinin de bulunduğunu söyledi.

Gazetecilerin "Türkiye'nin Yunanistan'ın Ege'de karasularını genişletmesini halen savaş nedeni (casus belli) saydığına" ilişkin haberleri konu alan sorularını da yanıtlayan Kumuçakos, bu tür tutumların geçmişte kalması gerektiğini belirtti.

Kumuçakos, "AB'nin 3 Ekim kararı, bölgede barış ve istikrara yönelik bir gelecek ve Türk-Yunan ilişkilerinde de yeni bir dönem getirmiştir. Bu tür geçmişte kalmış tutumlar bu yeni döneme ait değildir" dedi.

AB'nin 9 Ekim 2005 tarihli raporunda casus belli konusuna değindiğini de hatırlatan Kumuçakos, bunun AB'nin konuya ilişkin hassasiyetini ve ilgisini kanıtladığını savundu.

Kumuçakos, Atina'nın uluslararası hukuk temelinde karasularını genişletme hakkına sahip olduğunu da iddia etti.

Başbakan Erdoğan, Avusturya'da yayımlanan haftalık Profil dergisine verdiği demeçte, Kıbrıs Türklerine uygulanan yaptırımlar kaldırılmadıkça, Türkiye'nin limanlarını ve havaalanlarını Kıbrıs Rumlarına açmayacağını söyledi.

Erdoğan, Gümrük Birliği Ek Protokolü'nün uygulanmasına ilişkin bir soruya şu yanıtı verdi:

"AB ülkeleri sözünde durmadı. Gümrük Birliği bazında buna hakkımız var. 1996'da Gümrük Birliği'ne katıldık. 1 Mayıs 2004'te Kıbrıs Rumları AB'ye katıldı. Gümrük Birliği'ne üye olmalarına karşı çıkabilirdik, ama 'Hayır' demedik. Öte yandan, Kıbrıs Türklerinin izolasyonuna son verilmediği sürece, parlamentomuzun limanların ve havaalanlarının açılmasını öngören Ek Protokolü onaylamayacağını da söyledik. Bu konuda ısrar ediyoruz. Kuzey Kıbrıs'a ilişkin yaptırımlar kaldırılmadıkça, limanlarımızı ve havaalanlarımızı Kıbrıs Rumlarına açmayacağız. Bu, ne kadar masrafa yol açarsa açsın. Sayın (Kıbrıs Rum yönetimi lideri) Tasos Papadopulos'a da aynı şeyleri söyledim."