T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
| G Ü N D E M | 23 MAYIS 2006 SALI | ||
|
|
Talu'dan Özkök'e 'Andıç Kuşu'
Danıştay'a yapılan saldırının ardından ulusalcı bir çetenin çıkması, gözleri, saldırıyı irtica eylemi olarak lanse eden basın yayın kuruluşlarına çevirirken, bu kuruluşlara en ciddi tepki Sabah Gazetesi yazarı Umur Talu'dan geldi. Talu, Andıç Kuşları başlıklı yazısında Ertuğrul Özkök'ü ismini vererek eleştirirken, "Andıç çeteleri" elinde kukla ve oyuncak olmayın, olmayalım" diye yazdı. Saldırının ardındaki gerçeği sorması gereken asıl kişiler olan hukukun en üstündeki kişilerin hemen yargıda bulunup karar vermelerini de eleştiren Talu, "Ama mesela "Biz" ; medya, gazeteciler, haberciler, yazanlar, yorumcular filan. Daha görevinizi yapmadan, gerçek için didinmeden, rüzgara karşı ısrarlı soru sormadan "Katillerin istediği" ne yazılmanız şart mıydı?" diye sordu. DAİMİ ANDIÇ MEDYASI Talu, bu tutumu yansıtan medya kuruluşlarını "Daimi andıç medyası" olarak nitelerken şunları söyledi: "İçimizdeki andıççılar" ne bitmek bilmez bir enerjiye, "tuhaf örgütlenmeler" in cinayetleriyle, saldırılarına kapılan ne acul bir linç kültürüne sahipmiş." Talu yazısına şöyle devam etti: "Andıççı arkadaş", aklını başına topla, bu katiller, büyük infial yaratmak üzere, sözde kendilerine yakın görünenleri, kendileri gibi hassasiyetleri olanları da öldürmekten çekinmiyor. Kim bunlar, Bursa çeteleri, sahipsiz bombalar, sauna çeteleri, bilmem ne kuvvetler filan, biraz merak etsenize. Elbette yine iktidara muhalefet edin; fikrinizi, ideallerinizi savunun ama "Andıç çeteleri" elinde kukla ve oyuncak olmayın; olmayalım. Ertuğrul Özkök, "İslamcı medya biat kültüründen geliyor, her şeyi yazamaz, kendi cemaatini sorgulayamaz" filan derken belki kısmen doğru şeyler de söylüyordu; ama Biat medyası" eleştirisini yapabilecek "biat etmeme, boyun eğmeme, direnme kültürü" açısından en son konuşabilecek isimlerden biri kendisi. Önce kendin "Andıç kuşu" olmayacaksın; hiçbir kuvvet ve kudrete boyun eğmeyecek, hiçbir manipülasyona gelmeyecek, gizlemeyecek, tuzak kurmayacaksın; okurunu, halkı kuklalaştırmayacak, yanıltmayacak, birbirine düşürmeyeceksin. Sonra ne dersen de!"
Cumhuriyet'in 11 Eylül'ü Ertuğrul Özkök, Danıştay'a yapılan kanlı baskını kaleme aldığı 18 Mayıs tarihli yazısının girişinde olayın henüz aydınlamamış olduğunu belirtmesine rağmen, vermek istediği mesajı değiştirmeyeceğini yazmıştı. Özkök, yazısında Danıştay saldırısına 'türban ve laiklik' tartışmalarının neden olduğunu ima etmişti.
|
![]()
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |