Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Yurt Haberler
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Taha KIVANÇ t.kivanc@yenisafak.com.tr

Küçük bir köy 50 yılda ne kadar büyür dersiniz? 10 haneliyse 100 haneli olur, 500 nüfusu barındırıyorsa nüfusu 5000'i bulur, değil mi? Üluh isimli köyümüzün 50 yıl önce 11 hanesi varmış; âzami 1000 nüfus... Bugün orada 300 binden fazla insan yaşıyor ve köy Batman adıyla il olmuş...

Küçücük bir köyden 50 yılda hatırı sayılır büyüklüğe sahip bir il haline gelmeyi başaran Batman ilgi çekici bir örnek... Bunu sağlayan sihirli bir sözcük: Petrol... Batman'da hayat rafineri etrafında gelişmiş...

D. Neşe Pekin	S. Demirel

Süleyman Demirel Batman'da okula giden öğrenci sayısının 130 bin olduğunu işitince, "Cumhuriyet kurulduğunda bütün ülkede yalnızca 340 bin öğrenci vardı" hatırlatmasını yaptı. Tam okullaşma neredeyse tutturulmuş (erkeklerde yüzde 96, kızlarda 93). Bu da doğal olarak eğitimle ilgili ihtiyaçları artırıyor. 1500 civarında derslik açığı var, öğrenci yurtları gerekiyor...

Alanında 'vergi rekortmeni' unvanını taşıyan hukukçu Ahmet Pekin'in kazandığını toplumla paylaşma arayışı yolunu Batman'a düşürmüş... "Burayla herhangi bir irtibatım yoktu, olması da gerekmiyordu" dedi bana. Eşi Düriye Neşe Pekin adına yaptırdığı 'kız öğrenci yurdu' Pekin Ailesi'nin Batman'a hediyesi...

Eskiden bu tür projeler başlar, bitmesi yılları bulurdu. Önceki gün bizim de tanıklığımızla temeli Süleyman Demirel tarafından atılan 'Düriye Pekin Kız Öğrenci Yurdu' inşaatı ağustos sonunda bitecek. Tepeden tırnağa donatacakları yurdun inşaatını eline çabuk bir müteahhitlik firmasına bırakmış Pekin Ailesi. Ahmet Bey, "Ders yılı başlamadan açılışa da geleceğiz" dedi.

Böyle hizmetlere merakı bilinen Demirel, Düriye Pekin'e dönerek, "Her yıl yeni bir eğitim projesi bekliyorum sizden" dedi Ankara'ya geldiğimizde; "Bunun yılda bir milyon doları hayır işlerine ayırmak anlamına geldiğini biliyorum" diye ekleyerek... Gün boyu çocukların heyecanını paylaşan Düriye Hanım, gözlerinin içine kadar gülerek, "Gerekirse geceleri de çalışsın, her yıl bir okul veya yurt yaptırsın" dedi eşi Ahmet Pekin için...

Batman'ı köy irisi bir kent görüntüsünden kurtaracak daha pek çok yatırıma ihtiyaç var. Yeni okullar, hastaneler yapılıyor, ama daha pek çok okul ve hastane ihtiyacı olduğu da belli. Eğitim çağındaki gençlere spor salonları, yüzme havuzları, gençlik merkezleri de gerekiyor. Genç nüfusu akıl ve beden geliştirmeyle ilgilendirmezseniz, enerjiler ülkeye zararlı etkinliklerde harcanabiliyor.

Her dört seçmenden üçünün oyunu alarak seçilmiş DEHAP'lı belediye başkanı, Süleyman Demirel'i karşısında görünce, kentin ihtiyaçları yanında bölgenin bütününe yapılması gerekenleri de anlatmak ihtiyacı duydu. Dediğinin özeti şu: "Bölücülüğe ilk biz karşı çıkarız; yeter ki, adı konulan Kürt sorunu ile ilgili adımlar atılmaya devam edilsin..."

Temel atma töreni sonrasında bizlerle konuşan Süleyman Demirel, "Burada tek görüş dışında siyasî bir söylem de faaliyet de yok, kimse fikrini ifade edecek kadar serbest hissetmiyor kendini; bölge halkının cesaretlendirilmesi şart" dedi. Halkı Türkiye'nin bölünmeyeceğine inandırmanın devletin görevi olduğunu söyleyen Demirel'in istediği 'üniter, lâik Cumhuriyet etrafında birleşilmesi'... Formulü de şu: "Daha iyi yönetim, daha iyi demokrasi, halkın demokrasi ve yönetime katkısının sağlanması..."

Bir süre önce "1960 ve 1980 darbeleri ülke seçime götürülemediği için oldu" sözleriyle şaşırtan Süleyman Demirel'in, o sözünden sonra meydana gelen gelişmeleri nasıl değerlendirdiğini sizler de merak ediyorsunuzdur.

Demirel Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu sorunları dört başlık altında özetliyor:

1. Temsilde adalet: 3 Kasım 2002'de böyle bir sorun yoktu, ama iki yıl sonra sorun olmaya başladı. 41 milyon seçmenden 17 milyon dışındakiler Meclis'te temsil edilmiyor. Bu ciddi bir sorun. 2. Bazı çevrelerde varlığı hissedilen Türkiye'nin bölüneceği korkusu. 3. Siyasî iktidar mensupları Milli Görüş geçmişlerini reddetse de bazı çevreler her yaptıklarına, "Acaba bunun altında başka bir niyet mi var?" kuşkusuyla bakıyor. 4. Anayasal kurumların tepkilerine bakıp, halk, geçmişte yaşanan fırtınalı dönemleri hatırlıyor... 5. Köşke hangi kimlikten bir adam çıkaracakları da bir başka sorun.

Çözüm? "Seçim paklar" diyor Demirel; "Seçim süresiyle ilgili kuralı '5 yıl' olarak değil, '5 yıla kadar' olarak anlamalılar. Yarın 'Cumhurbaşkanını halk seçsin' deyin, halk rahatlar." Hükümetin 'erken seçim'i telâffuz etmek istememesini de anlıyor ve "Seçim dediğinde icraat yapamaz hale gelir" diyor...

Kendisini seven, sözünü dinleyen işadamlarını ülkenin ihtiyaç duyan köşelerine hayır yapmaya teşvike devam etmeli Süleyman Demirel...

Geri dön

Yazdır

Yukarı