T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 12 OCAK 2006 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Özlem ALBAYRAK

Hasta ve utanç dolu

Kucağında başı yana düşmüş çocuğuyla hastaneye gelen baba, kuş gribine yakalanmış çocuklarına derman ararken, bir yandan da mikrofona açıklama yetiştiriyordu: "Tavuklar ölünce kestim, hem kendiminkilere, hem komşu çocuklarına yedirdim."

Belki yoksulluktan, belki cahillikten çocukların bedenine dolanmış bu ölüm tehlikesinden hiç de korkmuş bir hali olmayan baba, kendi kabahatinden dehşete düşmüş gibi değil de, kendisi dışında gelişen bir doğal afetin şaşkınlığına uğramış gibi bakıyordu etrafa.

İhtimal, "adam sende altı üstü grip" diyerek bu küçük soğuk algınlığı benzeri hastalığı başta önemsememiş, "nasılsa bir iğne yapılır, yürüyerek eve gideriz"lerle halsizlikten ayakta duramayan çocukları kuçaklayıp hastaneye getirmişti. Belki de şimdiye kadar askerlik dışında köyünden hiç çıkmamış baba, ihtimal ki, kuş gribini pek de ciddiye almadığı için sonradan kameralara takılan diğerleri gibi yüzünü kapatmamıştı.

Ancak, günler ilerleyip hastalığın tehlike ve boyutları ortaya serilmeye başlandıkça, ajanslara servis yapılan fotoğraf kareleri farklılaşmaya başladı. Ambulansla hastanelere taşınan kuş gribi şüphelisi onlarca kişi, bırakın muhabirlere dert anlatmayı, elleriyle yüzlerini kapatıyor, hatta ellerindeki giysileri başlarına sararak kameraların gözüne yakalanmamak için koşar adım hastane binasına ilerliyordu.

Köylü babanın doğallığına oranla çok daha şaşırtıcı bir manzara sunan bu durum, toplumsal davranış kalıplarımız hakkında hakikaten ilginç veriler sunuyordu seyredenlere.

Yüzlerini kapatan insanlar, hastalığını, solgun yüzünü milyonların temaşasına sunmama, dehşetle biçimleri bozulmuş yüzlerini kimsenin görmemesini tercih etme gibi estetik kaygılarla saklanmaya çalışmıyordu herhalde.

Kuş gribi olup olmadığını test ettirmek isteyen insanlar, neden gözlerden saklanmak isterdi acaba? Şöyle sormalı: Avrupa ya da Amerika'nın bir şehrinde, insanlar yüz kızartıcı bir suç işlemediği halde, yüzünü saklamaya çabalar mıydı?

Kendi kendine hastalık şırınga etmeyen, hatta AİDS gibi genellikle utandırıcı bulunan bir hastalığa değil, kazaen bir kanatlı kuşa dokunmakla geçen bir grip türü sebebiyle hastaneye taşınan bu insanların yüzünü kapatma refleksinin, başına gelen her türlü sevimsiz olayı kendi kabahati, işlediği eski bir hata ile açıklamaya duran eski ve köklü bir bilinçaltıyla ilgisi var mutlaka.

Bu toplumun çocuklarının önemli sorunlarından biri, özgüvendir. Zengini de yoksulu da, okumuşu da okumamışı da, kadını da erkeği de, toplumun bütün katmanlarından hayata yansıyan her insanlık hali, özgüven konusunda yaralı bir toplum olduğumuzu kanıtlar mahiyet taşır. Oturma odası misafirliğinde, ortam biraz kalabalıklaşsa, sıkıntıdan elleri terleyen, ferah feza bir dimağ ve dile sahip olamayan, fobi üstüne fobi yüklenmesinden bildiğini de konuşamayan, en arka sırada durmayı şiar edinmiş insanlardan müteşekkil bir toplumun üyeleriyiz.

Bu toplumda çünkü, beden ya da ruhtaki en küçük bir sağlık sorunu, onu toplumsal bellekte sakatlamaya, sakatlanandan da acilen uzaklaşmaya yeter artar bir sebeptir.

Bireylerin ruhundaki ya da bedenindeki defolar acilen yokedilmeli, olmadı kimselerin görmeyeceği şekilde kilitlenmelidir. Değilse, toplumsal hayat onları merdivenin durması gereken basamağına gönderiverir.

Bu yüzden işte, tam parmak kaldırıp söz alacakken avuçları terleyip vazgeçen insanlar ülkesinde, kuş gribi hastalığına yakalanma ihtimali, sağlam raporu alana dek, utançla yüzünü saklayarak hastaneye koşmayı gerektirir.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi