T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
G Ü N D E M 19 OCAK 2006 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

SARAYDA FACİA VAR

1 Nisan 1924'ten beri müze olarak kullanılan Topkapı Sarayı'ndaki eserlerin çürümeye terkedildiği yolundaki haberleri değerlendiren Müze Başkanı Prof. Ortaylı, "Olay skandal değil bir facia" dedi

Şamil
Kucur
Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, Türkiye'nin en önemli tarihi varlıklarının saklandığı Topkapı Sarayı'nı ve Türkiye'de müzeciliğin ne aşamada olduğunu anlattı. Prof. Ortaylı, sarayda müze depoculuğuna uygun olmayan ama eski eserlerin muhafaza edilmesi için konumlandırılan depoların bulunduğunu ayrıca depreme dayanıklı hale getirilmesi gereken bölümlerin olduğunu belirtti. Prof. Ortaylı, Topkapı Sarayı'na ilişkin haberlerde, 'Skandal' ifadesi kullanıldığını, ancak burada skandal değil bir facianın olduğunu ifade ederek, "Bunca eser için sadece 11 uzman görev yapıyor. Devlet sahip çıkmıyor, 18 yıldır hiç uzman kadrosu verilmemiş" dedi. Sarayın baş sorunlarından birinin güvenlikmiş gibi gösterildiğini anlatan Ortaylı, "Bazı gazetelerde, hırsızlara yol gösterecek şekilde planlar ve krokiler çiziliyor. Hırsızlara tavsiyem, sakın ola o güzergahı takip etmesinler, çabuk şişlenirler" diyor.

19 YILDIR BROŞÜRSÜZ

Prof. Ortaylı, sarayın içinde bulunduğu durumu, "Sarayın bir broşürü ve kataloğu bile yok. En son broşür, 1986'da basılmış" ifadesiyle dile getirdi. Birtakım insanların Topkapı Sarayı'nın sırtından geçindiğini ileri süren Prof. Ortaylı, bu durumdan oldukça rahatsız. Ortaylı, bu sıkıntısını şöyle dile getiriyor: "Başka bir müze değil de hep Topkapı. Neden sergi talebi için hep bize talep geliyor? Dışişleri, sergi için yurtdışına eser istiyor. Sigorta yapılacakmış. Neyin sigortası? Topkapı'daki eserlerin hangisini hangi sigorta bedeli karşılar? Tahrif olan, yırtılan, kırılan ya da kaybolan eserlerin bedeli hangi maddi değerle yerine getirilebilir? Ama anlatamıyorsunuz. Topkapı Sarayı zamanla, 'paket yap gönder' anlayışına teslim olmuş. Bu yüzden biz artık kendi sergilerimizi açacağız. Beynelminel ilgi çekecek sergi ve projeler yapmak istiyoruz. mahzenleri ve depolarımızda sergilenmeyi bekleyen çok sayıda eserimiz var. Ancak maalesef bakanlığımızın bu organizasyonları yapabilecek mali imkanları sınırlı. Buraya beynelmilel adamlar ziyarete geliyor, hediye edecek, saraya ait bir kitabınız, kataloğunuz yok. Ben de kendi kitaplarımı hediye ediyorum."

BAKAN KOÇ TALİHSİZ

Kültür ve Turizm Bakanı Atila Koç'un talihsiz bir dönemde göreve geldiğini anlatan Prof. Ortaylı, sarayın depolarında çürüyen tarihi eşyalar için ise, "O görüntüler bir günde oluşmadı" diye tepki gösteriyor. Bu manzaranın Koç'un bakanlığı döneminde çürütüldüğü izlenimi verilmek istendiğini ifade eden Ortaylı şunları söyledi: "Profesör bir arkadaşım, depolardaki 'skandal' başlıklı haberler yayınlandıktan sonra, bilmiyormuş gibi 'Topkapı'da neler varmış' diyebiliyor. Halbuki kendisi, 40 yıldır bu saraya girip çıkar, buradaki eserlerin yurtdışında sergilenmesine aracılık eder ki bu bizim için büyük bir derttir. Kitaplarının büyük bölümünü bu sarayda yazar, saraydan ve personelinden yıllarca istifade eder. Bu sarayı ve halini herkesten daha iyi bilir. Evin insanı gibi olan ve yıllarca buraya girip çıkan bu akademisyenimiz, olumsuzlukların hiç birinden haberi yokmuş gibi demeç veriyor. Bu karakteri anlamakta zorlanıyorum."

EK GELİR ŞART

Ortaylı, Erkan Mumcu'nun bakanlığı döneminde saraya gelir getiren müze derneğinin kapatılmasının, saray için büyük bir gelir kaybına yol açtığını vurgulayarak, "Neden kapatıldı? Bir problem varsa denetlersiniz. Kapatıyorsanız çözüm üretirsiniz. Burada kapasiteli elemanlar var ama bu kapasiteyi değerlendirecek neşriyat ve proje üretkenliği sunmak ve arttırmak için imkanlar hazırlanmalı. Bakın Metropolitan ve dünyaca meşhur birçok müze dernek ya da ek gelir kaynakları olan hediyelik eşya ve neşriyat gibi birçok gelir kaynaklarına sahipler" diye konuştu.

Ortaylı: Türk halkı müzeden anlamıyor

Dünyanın her tarafında, müzelerin, ziyarete gelen halk tarafından yaşatıldığının altını çizen Prof. Ortaylı, Türk insanının müzelere ilgi göstermemesinden yakınıyor. Ortaylı bu durumu, "Okumuş, zeki, kültürlü ve her türlü imkana sahip öğrenciler bile müzeye, Topkapı Sarayı'na gitmiyor. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum" sözüyle dile getiriyor. Müzeye ve tarihe dayanmayan bir eğitim sistemini anlamakta zorlandığını ifade eden Ortaylı, "Talebi olmayanın sorunları da çok olur ve sahipsiz kalır. Oturduğunuz yerden skandal aramaya, yazmaya gerek yok. Burada skandal değil bir facia var. Milletçe müzeden anlamıyoruz" diye yakınıyor. Topkapı, Ayasofya ve Efes dışındaki müzelerin fazla gelir getirmediğini anlatan Ortaylı, "Bu açıdan bakanlık üzerindeki yükü devretmeli" diyor.

TİYATRO ÖDÜLLÜ- Kırımlı bir aileden gelen Prof Dr. İlber Ortaylı, 1947'de Avusturya'da doğdu. Chicago'da master yapıp 1989'da profesör olan ve yayınlanmış birçok eseri bulunan Ortaylı, İngilizce, Fransızca, Almanca, Latince, Rusça ve Arapça biliyor. Galatasaray Üniversitesi'nde ders veriyor. Nuri Çolakoğlu'nun tiyatrosunda, Aristotatales'in barış oyunundaki rolüyle ödül kazandı.

8 PARÇA ESERİ ÇALIP 9 ESERİ BIRAKTILAR

Geçtiğimiz haziran ayında Topkapı Sarayı'ndan çalınan 8 tarihî eser, Fatih'teki Hüsambey Camii'nin avlusunda cemaat tarafından iki çanta içinde bulundu. Polis eserleri çalan hırsıza ait olduğu sanılan çantalardan birinin içinde "Vicdanım rahat değil. Eksiksiz bırakıyorum. Lütfen bu eserleri yerine teslim edin" yazılı not bulmuştu. Çantalarda bulunan tarihi eserlerden biri, Topkapı Sarayı'ndan çalınanlardan değilmiş. Yani saraydan 8 parça eser çalınıyor, yerine de 9 adet bırakılıyor. Bir uzman, 8 parça eserin Bağdat Köşkü'nden çalınanlar olduğunu, Fatih'teki cami avlusuna teslim edilen bir şalın da sarayın kayıtlarında bulunduğunu ancak çalıntı kaydının olmadığını açıkladı.

Sponsorları göreve çağırdı

Topkapı Müzesi'ndeki bazı bölümler için sponsorları devreye sokmak istediklerini anlatan Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Türkiye'de o kadar çok para sahibi insan var ama böyle kültürel olaylarda sponsor bulmak çok zor. Yakında, 'Hamam' ve 'Berber' adlı sergi açacağız, sponsor arıyoruz" dedi.

Yılda 2 milyon kişi ziyaret ediyor

Topkapı Sarayı, Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethinden 20 yıl sonra bitti. Osmanlı hanedanı, burayı 19. yüzyılda Boğaziçi saraylarına yerleşene kadar kullandı. Saray, Cumhuriyet'in ilanından sonra, 3 Nisan 1924'te, Atatürk'ün emriyle müze haline getirildi. Sarayı, yılda yaklaşık 2 milyon kişi geziyor.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


 ANKET

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi