T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 21 OCAK 2006 CUMARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Haldun DOMAÇ

Fark açılıyor

Başlığa bakıp da skor ve futbol üzerine yorum yaptığımı düşünmeyin. Hele Galatasaray'ın Konya'da puan kaybedeceği üzerine kehanette bulunduğumu hiç düşünmeyin. Fark hakem düdük çalmadan önce açılıyor.

Fenerbahçe orta alanda sıkıntı yaşayınca Appiah'ı Afrika Kupası'ndan Gençlerbirliği maçına getirebiliyor. Ligin ikinci yarısı başlarken, futbolcular ve teknik ekibin 4.5 milyon dolar tutan transfer taksitleri bankaya yatıyor. Fark işte burada açılıyor.

Peki hakem düdük çaldıktan sonra?... Orada değişen birşey yok. Fenerbahçe, ilk yarıyı Gençlerbirliği karşısında 2-0 önce kapatıyor. Gollerin ikisi de duran toptan. Her zaman olduğu gibi Alex ortalıyor, sahneye Önder ve Nobre çıkıyor. Denilebilir ki, duran toptan gol atmak hata mı? Kuşkusuz değil. Ama Fenerbahçe, kendi sahasında oynadığı maçta koca ilk 45 dakikada hiç pozisyon bulamıyorsa, ilk organize atağını 65. dakikada Ümit-Tuncay işbirliğiyle yapabiliyorsa, Daum'un başını ellerinin arasına alıp kara kara düşünmesi lazım. Çünkü Fenerbahçe, futbol adına ortaya birşey koymuyor. Gençlerbirliği karşısında Fenerbahçe'nin organize tek kanat atağı yapamaması, rakip savunmayı hiç zorlamaması, pas yüzdesinde de sınıfta kalması geceyi futbol adına soğutan en önemli noktalardı. Fenerbahçe, dün gece takım olarak kötüydü. Ancak bireysel olarak da vasata yaklaşan futbolcu bulmak zordu. Sözgelimi kafası transfer dedikodularıyla karışan Anelka, sahneye ilk kez maçın 58. dakikasında çıktı. Nobre ve Tuncay'ın gayretlerini saymasak koca 90 dakikadan geriye hiçbir şey kalmayacak. Bu arada Gençlerbirliği takımının da ikinci yarı için henüz hazır görünmediğini vurgulayalım. Ankara ekibi, böylesi bir Fenerbahçe karşısında daha etkili görüntü verebilirdi.

Son sözümüz hakem Yunus Yıldırım'a. Sanıyorum bu maça çıkarken kart göstermeme konusunda bir karar almış. En az 3-4 sarı kartlık pozisyonu dikkate bile almadı. Nobre'nin golü tartışmaya açıktı. Ama Yunus Yıldırım'ın faullerdeki inanılmaz tutarsızlığı bu pozisyon için de tereddüt yarattı.


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi