T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 8 ŞUBAT 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Tahsin SINAV

Bedelli askerlik

Askerliğin ülke ve birey ekonomisi üzerindeki etkileri hakkında, bilimsel temellere dayanan bir araştırma yapıldığını hatırlamıyorum. Ya da ben böyle bir araştırma okumadım. Halbuki erkek bireylerin askerlik eğitimine tabi tutulmasının tüm ekonomik ve sosyolojik etkilerinin araştırılması, kanımca sağlıklı karar alınmasının temel şartıdır.

Bu doğrultuda askerliği öğrenen her bireye yapılan iaşe ve ibate giderlerinin, eğitim ve öğretim masraflarının, askerlik yapan bireylerin katlandığı iktisadi ve sosyal maliyetlerin toplam tutarları; hatta bu tutarların indirilip indirilemeyeceği hakkında etraflı araştırmaların yapılması gerekmektedir. Çünkü birey başına düşük üretim gerçekleşmesini artıran bu yapıdan milli gelir artışı bekleyemezsiniz. İşte bunun için bireyi üretimden koparmadan askerlik eğitimini vermenin bir yolu bulunabilirse, sanırım çok olumlu bir gelişme sağlayabiliriz. Örneğin hafta sonlarında ve istisnaen hafta içerisinde izinli olarak, çalışan gençlerimize ikametgâhlarından ayrılmadan askerlik eğitimi verilemez mi? Yakın tarihimizde örnekleri bulunan "bedelli askerlik" de kanımca bu meyanda değerlendirilmesi gereken bir konudur. Çok sayıda okuyucumdan "bedelli askerlik uygulaması yapılması" hakkında e-mail aldım. Şimdi bunlardan birkaçının özetini sizlere sunmak istiyorum:

Mesut KOPARAN: Ben çeşitli zorluklar ve hayat şartları yüzünden hayatında askerlik yapacak zamanı ayırabilme lüksüne sahip olamamış bir vatandaşım. Son zamanlarda gündeme gelen vicdani ret fikrine de şiddetle karşıyım. Herkes bir şekilde temel askerlik eğitimini alıp vatanını gerektiğinde savunabilecek askeri bilgiyi almalıdır.

Fakat bu borcun bizim durumumuzda olan yani yaşı otuzlarda ve ailesini kurmuş, çoluk çocuk sahibi, bir ailenin sorumluluğunu taşıyan; kimimizin işyeri sahibi, vergisini veren ve çalıştırdığı insanların sorumluluğunu taşıyan insanlar için 15 ay olarak ödeme gerekliliği, karşılanması çok zor olan ve birçok şeyin alt üst olmasına neden olabilecek bir istektir. Bunun yerine şimdiye dek defalarca çıkartılmış, hatta Atatürk döneminde 2 kez çıkartılmış bedelli askerlik uygulamasıyla, temel askerlik eğitimimizi alıp, bizden toplanan paraların da ülkemizin birçok ihtiyacı için kaynak olmasını istiyoruz.

Kenan CANBAY: Merhaba, Vicdani Red hakkının konuşulduğu bu günlerde sizlere daha önce verilmiş olan bir sözü, "bedelli askerlik" sözünü hatırlatmak istiyorum. Bedelli Askerliğin yurtdışındaki vatandaşlara uygulandığı gibi, yurt içinde çalışanlara da devamlı bir uygulama olarak getirilmesi durumunda hem devlet, hem de vatandaş kazançlı çıkacaktır. Böyle bir uygulama AİHM içinde bir çözüm olacağından devlet ve ordu üzerindeki olumsuz baskı sona erecektir. Emekli askerlerin televizyonlarda boy gösterip, ülkemizin ateş çemberi ile çevrili olduğu sözlerine inanmıyorum -ki öyle olmasa bile daha güçlü bir orduya sahip olmak hepimizin ortak isteğidir. Daha güçlü, daha modern bir ordu için, Bedelli Askerlik iyi bir kaynak olacaktır."

Kayıtları sıkıştırılmış olarak 20 sayfayı bulan bu okuyucu e-maillerinin anafikri, yukarıdaki e-maillerde mevcut. Kamuoyunun ve yetkililerin değerlendirmesine sunuyorum.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi