T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
| Y A Z A R L A R | 19 TEMMUZ 2006 ÇARŞAMBA | ||
|
|
Hayatın anlamını aramak için yollara düşen bir adam... Dağları tepeleri dolaşan, çöller aşan, nehirler geçen adamın karşısına, günün birinde "ölümün anlamı" çıkarsa ne yapar? Ne yapacağı adamına göre değişir elbette. Aradığını bulmuştur diyenler bu tarafa ayrılsın, bulmamıştır aramaya devam etsin diyenler şu tarafa.
Kafasına taktığı meseleye çözüm bulmak için yola koyulan adam, yolculuğu boyunca yedi iklim dört bucak dolaşsa, nelerle karşılaşır kim bilir... Türlü türlü ağaç ve bitki...
Ama onun aradığı bitki, hayvan ya da insan değil. Hayatın anlamını arıyor. Pek çokları için 'sır' olan bir husus. Belki daha çoğu, öyle bir sırrın varlığından da habersiz.
Büyük bir zihin sancısıyla, merakla, tecessüsle ve belki hepsinden önemlisi sabır ve tevekkülle dolaşırken karşılaştıkları, onun bilgisini, görgüsünü, tecrübesini artıracaktır muhakkak. Sözler duyacak, olaylar görecek, maceralar yaşayacaktır. Bir ihtimal, yolculuğunun bir yerinde durup acaba diyecektir, dolaşmadan da arayabilir miydim? Danıştıkları akıl verecek, danışanlar akıl alacaktır da arayış kolay kolay son bulmayacaktır.
Yoluna çıkanların inançları, âdetleri, gelenekleri onu da birer çentik etkileyecektir muhtemelen. Barışlar savaşlar görecek, mutluluklar hüzünler görecek, doğumlar ölümler görecek ve o gördükleriyle sevinip üzülecek, onlarla beraber doğup ölecektir. Duydukları gördükleri, bildikleriyle harmanlanacak ve harman zamanla büyüyecek ama arayış devam edecektir.
O sırrın varlığından habersiz olanlar da dâhil, her insan, aslında o arayışını bilerek ya da bilmeyerek devam ettirmektedir. Bilinç seviyeleri farklı olarak seyretmekte akışlar. Merhum Arvasi Hoca'nın dediği gibi, insan kendini aramaktadır belki de. Bendeniz de kendimi bildim bileli bir şeyler arayıp duruyorum, bulduğum birkaç kırıntı sadece. Daha fazlasını bulursam, söz, haber vereceğim.
Arayışını sürdürmekte olan o kişi, bizim buralara da uğrarsa pek çok şeyle ve pek çok sözle karşılaşacaktır. Bu sözlerden bazı örnekler verelim: Var evi kerem evi, yok evi verem evi.
Bugünkü yazımızı bir dörtlüğün yarısıyla bitirelim. Yâr saçların lüle lüle,
|
![]()
| ||||||||||||||||
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |